Şanlıurfa’nın Hilvan İlçesinde diğer köylere göre nüfusu daha fazla olan Gölcük köyü sakinleri, yıllardır devam eden sorunlarının çözülmesini istiyor.

Yaklaşık 2 bin nüfusa sahip Gölcük köyünde elektrik başta olmak üzere alt ve üst yapı sorunları ile içme suyu problemi yaşanıyor.

Gölcük köyü Muhtarı Fevzi Akpolat, DEDAŞ’ın sorunlara geçici çözüm getirdiğini, taleplerinin yeterince karşılık bulmadığını söyledi.

"Elektrik tellerimizin mutlaka değişmesi gerekiyor"

Akpolat “En büyük sıkıntılarımızdan biri elektrik telleridir. Çünkü 1985’den beri bu teller değiştirilmemiş. Tellerimiz hem incelmiş hem de kopuyor. DEDAŞ’ı çağırıyoruz, sadece telleri birbirine sarıp gidiyorlar. Bu şekilde olmaz, bu tellerin mutlaka değiştirilmesi lazım. Teller birbirine çarptığında tehlike oluşuyor. Başvuruda bulunuyoruz fakat bir çözüm bulunmuyor. Köy gittikçe büyüyor. En önemli talebimiz trafo eksikliği, mevcut trafo köyümüzün elektriğini kaldırmıyor. Şu anda köyde yaklaşık 300 hane var.” dedi

Gölcük Köyü Muhtar Heyeti Ahmet Akyavuz ise, yetkili makamlara başvurdukları halde bir çözüm bulunmadığını söyleyerek şöyle konuştu: “Hilvan’ın en büyük mahallesi bizim mahallemizdir. Hiç kimse gelip bizim halimizi sormuyor. Bir tek DEDAŞ geliyor, biz onlara da 'eşkıya' diyoruz. Bazen eve gelip saati kontrol ediyorlar, 15 gün sonra bize 2 bin 500 lira ceza kesiyorlar. Bu resmen soygundur. Trafo talebi için DEDAŞ'a, kaymakama, savcıya çıktım, 'tamam' diyorlar ama değişen bir şey olmuyor. Geçen DEDAŞ köye jandarma ile beraber geldi, neredeyse gençlerimiz kavga çıkaracaktı.”

"Köyde yalnız bir kuyu var, o kuyu da ancak 25 haneye yetiyor"

Köy sakinlerinden Nusret Akdemir de, içme suyu sıkıntısı yaşadıklarını, var olan kuyu suyunun sadece 25 haneye yettiğini belirtti.

Akdemir “Köyde yalnız bir kuyu var, o kuyu da ancak 25 haneye yetiyor. Onun dışında evlerde su yok. Normalde eğer içme suyu için yeterli kuyu suyu olsa elektrikle ilgili de sorunumuz kalmaz. Bunun yanında yolların düzgün olmaması ve çamurlu olmasından dolayı çocuklarımız rahat bir şekilde okula gidemiyor, bu sorunun çözülmesini istiyoruz. Köyümüzün alt yapısında eksiklikler var onu da halletmeye çalışıyorlar.” diye konuştu.

Köy sakinlerinden Ömer Akdemir ise “Yağmur veya fırtına durumunda, en az dört veya beş elektik teli yere düşüyor. Geçenlerde düşen bir tele dokunan hayvan telef oldu, onun yerine bir çocuk da olabilirdi. DEDAŞ’ arıyoruz sadece gelip yama yapıyorlar. Düzgün bir şeyimiz zaten yok, en azından elektrik sorunumuzu halletsinler. Kaymakama, belediye başkanına söylüyoruz 'tamam' diyorlar. Bu böyle olmaz bize yardım etsinler.” dedi.

"Çamur nedeniyle cami ve okula gidemiyoruz"

Âdem Akyavuz ise, yapılan çalışmalarda gerekli kontrollerin yapılmadığını bu nedenle sorunlar çıktığını söyledi. Akyavuz, “İçme suyumuz yok, herkes kendi evinde kuyu kazmış ve oradan su ihtiyacını karşılıyor. Daha önce gelip döşeme yaptılar ama her tarafı berbat ettiler. Kanalizasyon yaptılar ama düzgün yapmadılar. Her taraf patlak, pislik içerisinde, koku da gitmiyor. Müteahhitler gelip yapıyor ama kimse işin üstünde durup gerekli kontrolü yapmıyor. 'İş bitmiş' diyorlar ama normalde iş bitmemiş.” Şeklinde konuştu.

Hasan Akpolat ise, “Köyün sokakları ve yollarına parke taşı döşenmesi lazım. Köyümüz geniş ve dağınık. Ben evden camiye gittiğimde çamur içerisinde kalıyorum, öğrenciler de aynı şekilde. Ama parke taşı olsa bu kadar sıkıntı çekmeyiz.” ifadelerini kullandı.

Mehmet Tekpınar “Yazın su sıkıntısı çekiyoruz, sular akmıyor köyün suyu yok diyebiliriz. Özellikle sokaklar kötü durumda.” derken, Mehmet Akyavuz ise “Kanalizasyonumuz eksik, parke taşlarımız eksik. Bazı yerlerde millet çamurdan çıkamıyor. Yollarımız ve sokaklarımız iyi değil ve köyümüzde su da yok.” dedi.

İLKHA