Adana’da Yasin Börü’nün katillerine lanet yağdı
HÜDA PAR Adana Gençlik Kollarının düzenledi basın açıklamasında Yasin Börü’nün katillerine lanet yağdı.
HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları 6-8 Ekim Olayları yıldönümü dolayısıyla kitlesel basın açıklaması düzenledi. Yapılan açıklamada; Diyarbakır’da fakir ailelere kurban eti dağıtırken şehit edilen Yasin Börü ve arkadaşları rahmetle anılırken PKK/HDP'ye lanet yağdı.
İnönü Parkında gerçekleşen basın açıklamasına kadın erkek yüzlerce kişi katıldı. Sık sık tekbir getiren topluluk, "Yasin’e uzanan eller kırılsın, Zalimler için yaşasın Cehennem" şeklinde sloganlar attı.
Basın açıklaması öncesi kısa bir konuşma yapan HÜDA PAR Adana İl Başkanı Veysel Yavuz, 15 Temmuz darbe girişiminde neye kastedilmiş ise 6-8 Ekim olaylarında da aynı şeyin hedef alındığını, Türkiye’nin kaos ve savaş ortamına sürüklenmek istendiğini söyledi.
"6-8 Ekim olaylarının failleri, azmettiricileri, planlayıcıları ile 15 Temmuz darbe girişimcileri ile aynıdır"
İki yıl önce meydana gelen 6-8 Ekim olaylarında fakirlere kurban eti dağıtırken HDP/ PKK’lilerce şehit edilen Yasin Börü ve arkadaşlarının katilleri ve bu cinayetin azmettiricilerinden hala hesap sorulamamış olmasını eleştiren Yavuz, "Biz biliyoruz ki 6-8 Ekim olaylarının failleri, azmettiricileri, planlayıcıları ile 15 Temmuz darbe girişimcileri ile aynıdır. Bu el değişmemiştir, bunlar bu hedeflerinden hala vazgeçmemişlerdir. Bunlar halkımızın huzurunu kaçırmaya çalışıyorlar. Halkımızın aynı Suriye’deki gibi Irak’taki gibi birbirine düşmesini istiyorlar."dedi. Bu tür emellerinden vaz geçmeyen emperyalistlerin yine bu ve benzeri girişimlerde bulunabileceklerini bu noktada adaleti tesis ederek dikkatli davranmak gerektiğini ifade etti.
Daha sonra basın açıklamasını okuyan HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları Başkanı Murat Kırgıl, 2 yıl önce Kobani olaylarını protesto bahanesi ile HDP’nin eş başkanlarının örgüt taraftarlarını sokağa çağırarak 6-8 Ekim olaylarının fitilini ateşlediğini belirtti.
"6-8 Ekim olaylarında İslami kutsallar hedef alındı"
Çıkartılan olaylarla ülkenin kaosa sürüklenmek istendiğini ve olaylarda ilk olarak İslami yaşantıya saldırıldığını dile getiren Kırgıl, "Yolda gördükleri sarıklı, sakallı Müslümanlara saldırılar olmuştu. Meydana gelen olaylarda HDP/PKK cenahı özelde Cami, Kuran Kursları, İslami STK’lara ve yine referansı İslam olan HÜDA PAR ve uzanabildiği diğer siyasi oluşumlara da her türlü fiili saldırıyı düzenlemişlerdir." dedi.
Yasin Börü ve arkadaşlarının katledilmeleri olaylarına da değinen Kırgıl, "Hiçbir kutsalı olmayan bu güruh, muhtaç ailelere Kurban Bayramı’nda kurban eti götüren, aralarında henüz 16 yaşında olan Yasin Börü ve beraberindeki Hüseyin Dakak, Hasan Gökgöz, Cumali Güneş, Turan Yavaş ve Riyad Güneş’in de aralarında bulunduğu İslami kimlikli gençleri katletmiş, arkalarında gözü yaşlı eşler ve daha doğmamış yetim bebeler bırakmışlardır." dedi.
"Şehitleri anneleri tarafından dahi tanınmaz hale getirildiler"
Diyarbakır’daki vahşeti anlatmaya kelimelerin yetersiz kaldığını ifade eden Kırgıl vahşetin detaylarını ise şöyle anlattı:
"Saldırılarda, taş, sopa, satır, silah, delici ve kesici akla hayale gelen her türlü suç aletleriyle adeta zincirinden salıverilmiş bir şekilde ağızlarından akıttıkları salyalar ile hunharca Müslüman kardeşlerimizi şehit etmişlerdir. Gençler bir eve kıstırılarak, Kürtlerin asla ama asla adet ve geleneklerinden olmayan bir ihanet ile toplu saldırı yapılıp eman verilmemiş, İnsanlık ve annelik duygularını yitirmiş kadınların zılgıtları eşliğinde balkonlardan atılmış, üzerlerinden araçlarla geçilmiş, vücutları yakılmaya, boğazları kesilmeye çalışılmış, öyle ki şehitler anneleri tarafından dahi tanınmaz hale getirilmiştir. Kınadıkları ve sokağa çıkma gerekçeleri olan ve eleştirdikleri IŞİD'den daha cani olduklarını bir kez daha kanıtlamışlardır."
"Katliama devletin kolluk güçleri seyirci kaldı"
Olaylar sırasında işlenen cinayetlere devletin kolluk güçlerinin seyirci kalmasını da eleştiren Kırgıl, "Devletin, sözüm ona ‘güvenlik görevlileri’ olaylara müdahale etmemiş ve kayıtlarda da sabit olduğu gibi saldırılar esnasındaki yardım çağrılarına da duyarsız kalmıştır. Bununla birlikte 6/8 Ekim dosyası ile alakadar yargı süreci ise FETÖ zihniyeti devam mı ediyor sorusunu akıllara getirmektedir. Çözüm sürecinde silah ve mühimmat depolayan örgüt adeta halka karşı amansız bir savaş başlatmış, yüzlerce masum insanı katletmişlerdi" şeklinde konuştu.
"6-8 Ekim olayları bölge gerçekleri açısından bir milattır"
Bölge üzerinde oynanan oyunların 6-8 Ekim olayları ile gün yüzüne çıktığını belirten Kırgıl, "Kanıyla destan yazan Şehit Yasin ve arkadaşları şer güçlerin hesaplarını alt üst etmiş, bölgedeki sessizliği bozmuş ve olaylarla birlikte Yıllardır Kürdistan coğrafyasında Müslüman halkın yaşadığı acıları, sıkıntıları batıdaki Müslümanların da görmesini sağlamıştır.
"Emperyalist uşağı bu topluluk, her fırsatta Kürdistan’da katliam yapmıştır"
Halk için savaştıklarını ve mücadele ettiklerini iddia eden gerçek yüzünün netleştiğini ifade eden Kırgıl, "Bu kan emici halk düşmanları, her fırsatta Emperyalist Batı’dan emir ve talimat alarak Kürt halkına saldırmayı ve her türlü zulmü her zaman kendileri için vazgeçilmez bir görev bilmişlerdir.
Susa, Başbağlar, Xanike, Dürümlü, Yüksekova Mustazaf Der Başkan Yardımcısı Şehit Ubeydullah Durna’nın katledilmesi, 6-8 Ekim Kurban Bayramı Katliamı, Diyarbakır İhya-Der Başkanı Şehit Aytaç Baran’ın katledilmesi, Bingöl’ün Karlıova ilçesinde katledilen Şehit Cengiz Tiryaki ve Şehit Fethi Yalçın’ın katledilmesi Mardin Kızıltepe’de şehid edilen Suudi uyruklu 2 Müslüman, Van’da şehid edilen Abdullatif Şener, Cami-Der’e saldırı yapanların Mahmut Enez’i katletmeleri gibi daha ismini burada saymaktan aciz kalacağımız sayısız katliamları Kürt halkına reva gören bu vahşi örgüt her fırsatta özellikle güçlü olup destek bulduğu bölgelerde katliam yapmaktan asla geri durmamıştır." diye belirtti.
"Müslümanlar var oldukça Kürdistan’da emellerine ulaşamayacaklardır"
"Müslümanlar var oldukça herkes şunu iyi bilsin ki; Kürdistan Coğrafyasını İslamsızlaştırma emellerine asla ama asla ulaşamayacaklardır." diyerek açıklamasını sürdüren Kırgıl, "Haçlı zihniyetinin maşası olan zavallıları sesleniyoruz ki, artık aklınızı başınıza alın, emperyalistlerin kuklası olmaktan, taşeronluğunu yapmaktan vazgeçin. Müslüman halka zulmediyorsunuz. Ama şunu unutmayın ki zulüm devam etmez." uyarısında bulundu.
"Çocuklarınızı ABD/İsrail uşaklarına kaptırmayın"
Anne babalara da seslenen Kırgıl, "Çocuklarınızı İslam fıtratı ile büyütün, onları kendini yarı tanrı olarak ilan eden Müslüman Kürt Halkının değerlerine savaş açan birinin kucağına atmayın, çocuklarınızı kirli savaşlarda namlulara hedef yaptırmayın. ABD/İsrail gibi büyük şeytanların uşaklarına kaptırmayın. Bu ateş sizi de yakar, ciğeriniz yanar, Kürt halkı artık sükûnet ve huzur istiyor. Marksist, komünist ve sosyalistlerin kendilerini kullanmasını istemiyor. Kürtlerin Koruyucusu olan, yerin ve göğün yegâne yaratıcısı Allah azze ve celledir. Çocuklarınızı Kur'anı, efendimizin hayatını öğrenmeleri için camiye gönderin. İslam düşmanlarının sonu cehennem olan devrim fantazileri için ölmeye değil…"diye konuştu.
Yapılan basın açıklamasının sonunda Yasin ve arkadaşları için dua eden topluluk, HDP PKK’lilere lanet yağdırdı.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.