"Adil olmayan baraj ve seçim sistemi partileri ittifak yapmaya zorluyor"

"Adil olmayan baraj ve seçim sistemi partileri ittifak yapmaya zorluyor"

​Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Doyar, adil olmayan baraj ve seçim sisteminin partileri ittifaka zorladığını söyledi.

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Doyar, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Seçim barajı ve sisteminin adil olmadığını niteleyen Doyar, adil olmayan baraj ve seçim sisteminin partileri ittifaka zorladığını belirtti. Parti olarak ittifak konusunda kapılarının seçimlere girme yeterliliği olan partilere açık olduğunu vurgulayan Doyar, hiçbir parti ve oluşum hakkında peşin hükümlü olmadıklarını söyledi.

"Hiçbir parti ve oluşum hakkında peşin hükümlü değiliz"

Toplumun kültürel, maddi, manevi ve içtimai yararını öncelediklerini, bunlara zarar vermeyecek tüm çalışmalarda var olacaklarını dile getiren Doyar, "Adil olmayan baraj ve seçim sistemi partileri ittifak yapmaya zorluyor. Bizim de parti olarak görüşmelerimiz devam ediyor. Görüşmeler ve istişareler konusunda kapılarımız herkese açıktır. Seçime girme yeterliliği bulunan tüm partilere çağrıda da bulunabiliriz. Hiçbir parti ve oluşum hakkında peşin hükümlü değiliz. Bu konuda duygusal reflekslerden ziyade ilkelere önem veriyoruz. Biz İslami referans alan bir hareketiz. Toplumun tüm kesimlerinin faydasını önemsiyoruz. Menfi değil, toplumun faydasını düşünüyoruz. Toplumun kültürel, maddi, manevi ve içtimai yararını önceliyoruz. Bunlara muhalefet etmeyecek, zarar vermeyecek tüm çalışmalara varız. Teklif kimden gelirse gelsin ilkelerimizle ve toplumun menfaatine ters olacak hiçbir ittifakın, oluşumun içinde olmayız. İsterse bunun adı ittifak olsun, isterse başka şey olsun biz yer almayız." dedi.

Cumhurbaşkanlığı adaylığı hakkındaki çalışmalarının devam ettiğini söyleyen Doyar, "Cumhurbaşkanlığı adaylığı için iç mekanizma çalışmalarımız, iç işleyişimiz devam ediyor. Kendi içimizde görüşmelerimiz, istişarelerimiz sürüyor. Şu an için belirlediğimiz bir adayımız yok. Ya kendi adayımızla seçime gireceğiz ya da ilke olarak yakın bulduğumuz, mutabık kaldığımız her hangi bir adayı destekleyeceğiz. HDP ile bugüne kadar bir görüşmemiz olmadı. Biz şu anda sadece seçim çalışmalarımıza yoğunlaşmış durumdayız. 81 ilde tüm teşkilatlarımızla 24 Haziran’da seçimlere katılacağız." ifadelerini kullandı.

"Cumhurbaşkanı, OHAL’in halkın günlük yaşantısına yönelik olumsuz yansıması olmayacağını dile getirmesine rağmen böyle olmadığını görüyoruz"

OHAL’in partilerin çalışmalarına olumsuz etkilerinin olabileceğinin altını çizen Doyar, sözlerine şöyle devam etti:

"15 Temmuz ihanet ve darbe süreci olduktan sonra hükümet OHAL’i ilan etti. O süreç biraz da bunu gerektirdi. Ancak sonraki süreçte OHAL’in uzatılmaması gerektiğini defalarca basın açıklamalarımızla ve yaptığımız toplantılarda dile getirdik, bu konuda hükümete çağrıda bulunduk. Her ne kadar hükümet ve Sayın Cumhurbaşkanı, OHAL’in halkın günlük yaşantısına yönelik olumsuz yansıması olmayacağını dile getirmesine rağmen böyle olmadığını görüyoruz. Menfi tesirlerini hepimiz hissediyoruz. OHAL kesinlikle kalkmalı. Seçime olumsuz etkileri olacak. Elbette partilerin seçim çalışmalarına olumsuz etkileri oluyor."

Seçimlerin 24 Haziran'a alınmasını da değerlendiren Doyar, "15 Temmuz darbe girişiminden sonra taşlar yerinde oynadı. Birçok alanda dengeler değişti. Ondan sonra yasa değişikliğiyle beraber Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi getirildi ve 2019 için seçim kararı alındı. Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri Kasım 2019’da, belediye seçimleri de Mart 2019’da yapılacaktı. Referandumda böyle karar alındı. Şartlar bilindiği halde cumhurbaşkanı her defasında seçimlerin zamanında yapılacağını, erken seçim olmayacağını dile getirdi. Aslında bunları söylerken erken seçim için var olan şartların haiz olduğunu kendileri de biliyordu. Hepimiz de bunları biliyor ve görüyorduk. Fakat her defasında böyle bir şeyin söz konusu olmadığını belirttiler. Ne var ki hükümetle beraber hareket eden MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamasıyla her şey değişti. Bir gün sonra Cumhurbaşkanı 24 Haziran için karar aldıklarını açıkladı." şeklinde konuştu.

"Biz aslında erken seçim kararı bekliyorduk ancak bu kadar erken, kısa sürede olacağını düşünmemiştik" diyen Doyar, "En erken kasım ayında olur diye düşünüyorduk. 24 Haziran bizim için de sürpriz oldu. İktidar partisi ve ittifak ettiği partinin erken seçimle ilgili daha önce hazırlık yaptığı, şartların münasip olmasını değerlendirdikleri görülüyor. Nedir seçime zorlayan şartlar? Cumhurbaşkanı ile hükümet arasındaki sıkıntılar. Hükümetin işleyişi ve karşılaştığı sıkıntılar, Avrupa ile olanlar sorunlar ve Suriye’de cereyan eden hadiseler, oradaki operasyonlar. Hükümet, bunların olumsuz etkilerinden bir nevi kurtulmak adına erken seçim kararı aldı diye düşünüyoruz." dedi.

"Parti olarak 81 ilde seçimlere gireceğiz"

81 ilde seçime gireceklerini vurgulayan Doyar, "Fakat bu kararın kendilerinden başka hiçbir partiye çalışma imkânı, fırsatı yaratmayacak şekilde alelacele alınması manidardır. Zaman açısından çok sıkıntılı oldu. Birçok parti ve aday kendisini, yapmak istediklerini kamuoyuna anlatma imkânı bulamayacak. Diğer partilerin hak ettikleri çalışmaları yapma imkânları ellerinden alma gibi bir pozisyon oluştu. Netice itibarıyla zaman açısından adil bir karar olmadı. Her ne kadar bu değerlendirmeleri yapıyor olsak da öyle veya böyle parti olarak 81 ilde seçimlere gireceğiz. Daha önce erken seçimi öngördüğümüz için hazırlıklarımız, çalışmalarımızı yapıyorduk. Bu konuda haksızlığa uğradığımızı halkımıza anlatıp seçimde başarılı olmak için elimizden geleni yapacağız. İnşallah sıkıntımız olmayacak." ifadelerini kullandı.

"Bölgemiz milliyetçi söylemlerden pek hoşlanmaz"

AK Partinin milliyetçi söylemlerinin doğu bölgelerinde olumsuz yansımalarının olduğunun altını çizen Doyar, "AK Parti nihayetinde hükümettir. Onun yaptığı icraatlar, onun söylemleri ve onun verdiği mesajlar diğer partilerden daha farklıdır. Çünkü hükümettir, nihayetinde devleti idare etmektedir ve dolayısıyla tüm bunlar toplumun bütün kesimlerine, işleyişine doğrudan yansımaktadır. AK Parti, daha önce muhafazakar kesimden oy alıyordu, şimdi de alabilir, bu ayrı bir şey. Fakat bölgemiz milliyetçi söylemlerden pek hoşlanmaz. Bölgemiz bu konuda kendisini mağdur görüyor. Haliyle milliyetçi söylemlerin burada olumsuz yansımaları oluyor. AK Parti hükümeti MHP ile ittifak ettikten sonra milliyetçi tavır ve söylemler içine girdi. Bunu görmek için kâhin olmaya gerek yok." şeklinde konuştu.

"Milliyetçi tutum ve tavırlardan vazgeçilmelidir"

Milliyetçi tutum ve söylemleri olumlu karşılamadıklarını ifade eden Doyar, "Milliyetçiliğin menfi tesirleri, etkileri vardır. Toplumun her kesimine aynı şekilde menfi olarak yansımaktadır. Nihayetinde milliyetçilik söylemi bu açıdan kabul görmemektedir. Bunun olumsuz yansımaları elbette olacaktır. Bu konuda biz daha önce defaatle basın açıklamalarımızda ve salon toplantılarımızda, etkinliklerimizde dile getirmişiz. Milliyetçi söylemler ve tavırlar ayrıştırıyor. İnsanlarımız bunları kabul etmiyor, tasvip etmiyor, bu yüzden milliyetçi tutum ve tavırlardan  vazgeçilmelidir. Daha birleştirici, toplumun tüm kesimlerini kucaklayıcı söylem ve tutumlar sergilenmelidir. Bunu yıllardır söylüyoruz, halen de aynı şeyleri söyleme ihtiyacı hissediyoruz. Milliyetçi tutum ve söylemleri iyi görmüyoruz, olumlu yaklaşmıyoruz." dedi.

İLKHA


 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.