Ağrı'daki STK'lar İsrail'i lanetledi
Ağrı'daki STK'lar İsrail'i lanetlediİsrail'in Mescid-i Aksa ve Müslümanları hedef alan saldırılarını, Ağrı'daki STK'lar yaptıkları basın açıklaması ile lanetlediler.
AĞRI – Mustazaflar Cemiyeti, IHH, Diva-Sen Ağrı Şubeleri ve Ağrı’da faaliyet gösteren İHYAD, tarafından İsrail’in Mescid-i Aksa ve Müslümanları hedef alan saldırılarını lanetleyen açıklama yapıldı.
Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi tarafından yapılan açıklamada, Mescid-i Aksa’nın esaretinin tüm ümmetin esareti olduğu belirtildi.
“İslam düşmanlarının bu cüreti, Müslümanların bölünmüşlüğünden geliyor”
Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi Başkan Yardımcısı Şaban Gökhan tarafından yapılan açıklamada, Mescid-i Aksa’nın içinde bulunduğu durumun Müslümanların bölünmüşlüğünden kaynaklandığı belirtildi.
Gökhan; “Mescid-i Aksa, ilk kıblemizin esareti ümmetin esaretidir. İlk kıblemiz esaretten kurtulmadan ümmet kesinlikle gerçek anlamda özgürlüğüne kavuşmayacaktır. En son Mescid-i Aksa’nın gaz bombalarıyla bombalanması, necis siyonist Yahudi askerlerinin postallarıyla o mübarek mekâna girmeleri, içler acısı bir durumdur. İsrail ve tüm İslam düşmanlarının bu cüreti Müslümanların bölünmüşlüğünden geliyor. Müslümanlar birbirleriyle uğraşmaktan vazgeçmeli ve ihtilaf sebebi konuları gündeme getirmemelidirler.” dedi.
“HDP’nin yaptıkları, İsrail’in yaptıklarını gölgede bırakacak boyuta geldi”
6-8 Ekim olaylarına da değinen Gökhan, son dönmede Kürdistan’da yaşananların İsrail’i gölgede bırakacak boyuta geldiğinin altını çizdi.
Şaban Gökhan, “Bölgemizde 6-8 Ekim tarihlerinde HDP’nin çağrısıyla sokaklara inen canilerin, cami yakmaları ve yüzlerce Kur’an-ı Kerim’i ateşe vermeleri, medreseleri yakmaları, İsrail askerlerinin yaptıkları kötülükleri gölgede bırakacak nitelikteydi.” şeklinde konuştu.
“Mescid-i Aksa’nın ayakta kalması Filistinlilerin ortaya koyduğu mücadeledendir”
İnsani Yardım Derneği (İHH) Ağrı Şubesi Başkanı Kerem Anığı ise yaptığı açıklamada, dikkat çekilmesi gereken noktanın İsrail’in saldırısının değil İslam dünyasının suskunluğu olduğunu belirtti.
Anığı, “Dikkat çekilmesi gereken nokta İsrail’in gücü değil, bu çeteye mübarek mekânlarımızı kirletme cüretini, suskun İslam dünyasının veriyor olmasıdır. Daha önce değişik zamanlarda da fanatik Yahudi teröristler, Siyonist İsrail devletinin teşviki ve işbirliği ile Mescid-i Aksa'yı patlatmaya ve kundaklamaya yönelik birçok girişimde bulundular. Son saldırı eğer, kalıcı bir önlem alınmazsa bu tür girişimlerin bundan sonra da devam edeceğini bizlere göstermektedir. Bu saldırının asıl amacı, Dünya kamuoyunu uyandırmadan, Mescid-i Aksa'nın bazı bölümlerini tahrip edip, azar azar Mescid-i Aksa'yı yok etmektir. Ama Filistin halkı bu oyunu canları pahasına hep deşifre ettiler ve bu uğurda elden gelen ne varsa hepsini yaptılar. Bugün Mescid-i Aksa hâlâ ayakta ise bunun en önemli nedeni Filistinlilerin yaşlı, kadın, çocuk demeden ortaya koydukları mücadele azminin bir sonucudur.” dedi.
Kerem Anığı, “Bu noktada Ağrı İHH olarak bizler hem İslam âlemine hem de yeryüzünde adalete, hakka, hukuka ve vicdana olan inancını kaybetmemiş herkese çağrımız şudur; Yeryüzünde her türlü işgalin, cinayetin ve fitnenin baş aktörü olan Siyonist İsrail’in yaptıklarının yanına kar kalmaması için her platformda bu Siyonist çete ve onun destekçilerinin yaptığı insanlık dışı uygulamalar deşifre edilmeli ve onlarla mücadele edilmelidir.” diye konuştu.
“Irkçılık kokan materyalist İslam karşıtı düşünceler Mescid-i Aksa’yı çiğner duruma getirmiştir”
Diva-Sen Ağrı Şube Başkanı Mustafa Sayın, yaptığı açıklama ile Müslümanların söylemden eyleme geçme vaktinin geldiğine dikkat çekti.
Sayın, “Tarih bir kez daha göstermiştir ki; her alanda güçlü olmadığınız zaman, namus dâhil bütün değerler ayaklar altına alınır ve sadece bağırmaktan başka bir şey yapamazsınız. Meydanlara çıkıp “kahrolsun” naraları atmakla hiçbir şekilde muhataba korku salınmadığını ve salınamayacağını görmenin zamanı gelmedi mi? Öyleyse kuru mücahitlik yapmanın zamanı da çoktan geçmiştir. Müslümanların kendi aralarında ihtilafa düşmeleri ve bölünüp parçalanarak güç kaybetmelerinin sonucu ortaya çıkan vahim durumlar her geçen gün artarak devam etmektedir. Hazin tabloların yaşandığı yerlerin tamamı maalesef Müslümanların olduğu bölgelerdir. Din ve mukaddes değerlerden daha ziyade ırkçılığa dayalı duyarlılık, kaçınılmaz sonucu getirmiştir. Sürekli eleştirilen materyalist düşünceleri içimize sokan Müslüman karşıtı hareketler aşama aşama ilerleyerek neticede Mescid-i Aksa’yı çiğner duruma gelmiştir. Ve her inanan bugüne kadar ortaya koyduğu nefret dili ve caydırma metodunu yeniden gözden geçirmeli, İsrail mallarını boykot dışında, devlet ve millet olarak daha kalıcı stratejiler üretip, geçmişimizde olduğu gibi “dur” denildiğinde durdurma başarısını yakalamalıdır. Bunun için de; her alanda güçlenmek, geleceği şahsi çıkarlardan daha ziyade ‘Ey İman edenler, siz Allah’ın dinine yardım edin ki, Allah’ da size yardım etsin ve ayaklarınızı düşmanlarınız karşısında kaydırmasın’ prensibi ile hareket etmektir.” ifadelerini kullandı.
Ağrı’da faaliyet gösteren İnsani ve Yardımlaşma Derneği (İHYAD) Başkanı Mehmet Aslan “Mescid-i Aksa üzerinde kirli oyunlar düzenleyen ve vahşetin her çeşidini uygulayan İsrail, son on günde Müslümanlar için kutsal olan bu mekânda bir başka skandala daha imza atmıştır. Mescid-i Aksa`nın içerisine postallarıyla giren 100 kadar İsrail askerinin Filistinlilerin üzerine plastik mermi, ses ve gaz bombalarıyla müdahalesi üzerine 27 kişi yaralanmıştır. İsrail askerleri, Kıble Camii içerisinde gezerek göstericileri tartaklamış, bu esnada cami içerisindeki Kur`an-ı Kerim’lerin etrafa saçıldığı görülmüştür. Yine bu Yahudi terör örgütü İsrail, Haziran ayından bu yana bin 300 Filistinliyi gözaltına almıştır ve bunların yüzde 40’ının çocuklardan meydana geldiğini belirtelim. Üstelik kışa girmek üzere iken, hasar gören ev ve okullarda yaşam ve eğitim bir drama dönüşmüştür.” açıklamalarında bulundu. (Ömer Adıgüzel - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.