Akide zayıflığının toplumsal yansıması

 Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı sürecinin tamamlandığı bu dönemde aşırı kaygı, stres, heyecan, bayılmalar gibi problemlerin ön plana çıkması ya da yaşanmasında verilen emekten ziyade zihinsel ve kalbi problemler olduğunu söyleyebiliriz.

Bu konuyu irdelediğimizde akide zayıflığı ön plana çıkmaktadır. Akide zayıflığının toplumsal yansımasına baktığımızda toplumsal durumu daha rahat analiz edebiliriz. Bunun en belirgin örneği iman-i eksikliklerdir. Bu eksiklikler sosyal ilişkilerde kendisini farklı gösterir. Bu bazen bencillik bazen telaş bazen heyecan bazen de sabırsızlık olarak ortaya çıkar.

Herkesin gözlem konsensüsü, Müslüman kardeşlerimizin cuma çıkışındaki telaşı ya da bir meytin defnedilmesindeki kararsızlık ve telaş konumuza örneklik teşkil eder. En ufak durumlarda bile panikleyen bir toplumun panik atak çocukları olmuşuz. Bu aşırı telaş kültürü bireylerin kişisel gelişimlerini etkileyip kalp ritimlerini bozmuştur.

Kalp ritminin düzgün çalışmasının formülünü yaratan gönderdiği pak dinde şöyle izah etmiştir. “Kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur.”  Bu konuda İmam-ı Gazali ise İslam imandan daha geneldir. Çünkü her tasdik teslimdir. Fakat her teslim tasdik değildir, diye beyan etmiştir.

Kalplerin Allah'la olmasına, değer nazarıyla bakıldığında insanlar için en yüksek mertebe, Allahtan başka her şeyden gönül ilişkisini keserek onunla alaka kurmak; kalp akıl ve bütün duyularla onunla ünsiyet kurmaktır. Ondan başkasını istemeyen ve kendi günahlarından başka bir şeyden korkmayan bir duruma gelmektir.

Kâinatın ve kâinatta bulunan canlı ve cansız tüm varlıkların tek yaratıcısı olan Allah a iman etmek, iman hakikatlerinin ilki ve temelidir. Allah'a iman edilmeden, diğer iman hakikatlerine iman edilmesi aklen mümkün görülmeyen bir durumdur.

Allah'a gereği gibi ve hakkıyla iman edildikten sonra, O'nun iman etmemizi istediği diğer hakikatlere iman etmemizde kolaylaşacaktır. Bunun yanı sıra, O'nun bize din olarak seçtiği İslam'ın hükümlerine uymamız; helal kıldıklarını yapıp haram kıldıklarından kaçınmamız; emrettiklerine uyup nehyettiklerinden sakınmamız kolaylaşacaktır.

O zaman Rabbi'nin muhabbeti kalbinde kök salarak taht kurar. O'nun sevgisini her şeye tercih edersin. Bu dereceyi elde ettiğinde, ister karada ister denizde, ister düz ovada ister dağ başında, hiçbir şeye aldırış etmezsin. Bütün şevki ve arzusu, tıpkı çok susayan kişinin suya, açlıktan bitap düşmüş kişinin lezzetli yemeklere duyduğu istek gibi sevgiliye kavuşmaktır. O zaman Allah'ı zikretmek baldan tatlı, sıcak yaz gününde susuzluktan çatlayan kişinin içtiği serin sudan daha hoş gelir.

İnsanları rahatlatmak, kaygı düzeylerini azaltacak başarıyı artırmak her şeyi var eden ve bizleri bir annenin çocuğuna olan şefkatinden daha fazla şefkatle seven Allaha olan iyi yaklaşımlarda aramak gerekir.

Bu konuda bana ilham sağlayan hayatımda bir kez gördüğüm nur yüzlü hocamız Rahmetli Ahmet Hilmi el Koği ed- Diyarbekiri'yi rahmetle anarak kitabı tamamlayan ailesine teşekkür ediyorum.

Selam ve dua ile…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.