BURSA - Geçtiğimiz haftalarda Mısır’da 529 kişiye verilen idam kararlarına yurdun dört bir yanından tepkiler gelmeye devam ediyor. Mustazaflar Cemiyeti Bursa şubesi de yaptığı basın açıklamasıyla idam kararlarını sert bir dille kınayarak cunta güçlerinin verilen idam kararlarından vazgeçmesini istedi.

Bursa Orhangazi Parkında düzenlenen idam kararlarını protesto gösterisi halktan büyük ilgi gördü.

Yunus Yaçin’in sunumuyla başlayan programda konuşan Kur’an Nesli Platformu Bursa sözcüsü Adnan Alınç, özelde Mısır’da genelde ise Filistin’de, Suriye’de Irak’ta Patani’de Myanmar’da Orta Afrika’da ve dünyanın farklı coğrafyalarında mü’minlere uygulanan zulümleri tel’in etmek, kınamak ve Müslümanlarla bir olduklarını, kardeş olduklarını haykırmak için toplandıklarını belirtti.

Daha sonra Mustazaflar Cemiyeti Bursa Şube Başkan Yardımcısı Hasan Şenol basın açıklamasını okudu.

“Bursa’daki halk darbecilere karşı olduğu gibi Sisi darbecisine de karşıdır”
Şenol yaptığı açıklamada, Bursa’daki Müslümanların darbecileri sevmediğini söyledi. Şenol, “Buradaki Müslümanlar bütün darbecilere karşı olduğu gibi Sisi darbecisine de karşıdır. Mısır’daki firavun yönetimi 529 Müslüman için idam kararı almış. Bizim kaderimiz ve ecellerimiz Allah’ın elindedir. Biz buna iman ediyoruz. Dolayısıyla Burada yaptığımız en önemli iş şuurluluğumuzu ve şahitliğimizi ortaya koymak ve zulme karşı sesimizi yükselterek Müslüman kardeşlerimizin yanında olduğumuzu haykırmaktır.” dedi.

Yaşananlardan zulme ve haksızlığa karşı duyarsız kalan insanlık sorumludur
Bütün bu olan bitenlerden başta, Suudi Arabistan, Körfez ülkeleri, ABD, Rusya ve Avrupa Birliği'nin sorumlu olduğunu ifade eden Şenol, “Ayrıca bu zulme ve haksızlığa karşı duyarsız kalan, ses vermeyen, çığlık olmayan, görmezlikten gelen tüm insanlık da sorumludur. Batılı demokratlar, hümanistler yalnızca seyrediyorlar.”dedi.

“İnsanım diyen herkesi Mısır’daki zulme sessiz kalmamaya davet ediyoruz”
İnanan, düşünen, özgürlüğe sevdalı olan, insanım diyen herkesi Mısır'daki zulme sessiz kalmamaya ve bu zulüm karşısında duyarlı olmaya, çığlık olmaya davet ettiklerini belirten Şenol, “Dünyanın neresinde olursa olsun, her dinden ve her ırktan insanın canını kutsal sayan bizler, Mısır'daki 529 masum insanın idam kararını ve buna sessiz durmanın ötesinde destek veren tüm darbecileri lanetliyoruz. Özgürlük ve adalet yalnız bizim değil; bütün insanlığın hakkıdır.” şeklinde konuştu.

“El-Benna’nın, Kutub’un, Udeh’in şehadeti İslami hareketi güçlendirdi”
Hasan El-Benna’nın, Seyyid Kutub’un, Abdulkadir  Udeh’in ve onlar gibi nice önderlerin şehadetinin İslami Hareketini bitiremediğini aksine güçlendirdiğini kaydeden Şenol, “Bunun sonucu olan Ortadoğu intifadası, 40 yıllık Mübarek saltanatını yerle bir etti, yerine “Anayasamız Kuran’dır, önderimiz Resulullah’tır, Yolumuz cihaddır, Allah yolunda ölmek en büyük gayemizdir. Hepsinin üstünde amacımız Allah’ın rızasıdır.”  diyerek İslam dünyasına ümit veren Muhammed Mursi’nin Cumhurbaşkanı olmasına vesile oldu. Ancak bu durum karşısında panikleyen şer güçleri boş durmadılar, kukla Sisi eliyle bu duruma son verdiler. Sisi çetesi ve onların uluslar arası şer şebekesini uyarıyoruz.” diye konuştu.

“Aklınızı başınıza alın bu kararları iptal edin”
Mısır'daki darbecilere “Aklınızı başınıza alın”, diyen Şenol, “İnsanlık tarihine kara bir leke olarak geçecek ve insanlığın vicdanını yaralayacak bu kararları derhal iptal edin. İdama mahkum edilen İhvan üyelerini Mısır’a teslim eden yöneticiler!  Galiba siz, dünya Müslümanlarının kin ve nefretini, lanetini kazanan İsrailli yöneticilerle yarışmaya çalışıyorsunuz. Sisi ve şebekesinin tahakkümlerinin geçici olduğunu, Mısır’da zaferin er veya geç Müslümanların olacağını müjdeliyoruz. Bu şanlı direnişlerinde kardeşlerimizin yanında olduğumuzu, onları yalnız bırakmayacağımızı haykırıyor, Rabbimizi şahit tutarak söz veriyoruz.” ifadelerine yer verdi.

Programda Grup İkra sanatçıları Ömer Faruk Arslan ve Nurullah Aslım, Ahi Ente Hurrun şiirini de seslendirdi.

“Ne idam, ne zindan yıldıramaz hiçbir an”, “Kahrolsun Sisi yaşasın Mursi” gibi sloganların ve sık sık tekbirlerin getirildiği program, Muhammed Mursi, İhvan yöneticileri ve diğer ihvan mensuplarına gönderilen selamlarla son buldu.  (Zeki Aras/Veysi Siyah - İLKHA)