AKS'ye son verilmeli

AKS'ye son verilmeli

​Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Mehmet Ali Uca, çok iyi bir öğretmenin dahi Adaylık Kaldırma Sınavı'nda kalabildiğine dikkat çekerek öğretmenlik mesleğinin hiçbir sürecini ölçemeyen bu sınavın kaldırılması gerektiğini belirtti.

Eğitim-Bir-Sen Van Şubesi Başkanı Mehmet Ali Uca ile Başkan Yardımcısı Erman Adanaş, Milli Eğitim Bakanlığının (MEB), her yıl asil öğretmenliğe geçiş için uygulanan Adaylık Kaldırma Sınavı'na (AKS), tepki gösterdi. Uca ve Adanaş, öğretmenlik mesleğinin hiçbir sürecini ölçemeyen bu sınavın kaldırılması gerektiğini belirtti.

Son zamanlarda aday öğretmenlikten asil öğretmenliğe geçiş süreçlerinde çok sık değişiklikler yapıldığını belirten Uca, birkaç yıl öncesine kadar 'temel', 'hazırlayıcı' ve 'uygulama' eğitimlerine tabi tutulan aday öğretmenlerin, sonrasında idareciler tarafından değerlendirme ve mülakata girme durumuyla karşı karşıya geldiklerini, daha sonra yazılı sınav ve mülakat şartları getirilirken en son olarak da sadece yazılı sınava tabi tutulduklarını belirtti.

"60 ve altında puan alan aday öğretmenlerin görevlerine son verilecek olması büyük bir garabettir"

Uca, "En önemli kısım ise geçmişten bu yana bu süreçlerin hepsinde iki yıl üst üste geçemeyen adayın devlet memurluğuna geçiş işlemi durdurularak görevlerine son verilmesidir. Şimdiye kadar hiçbir öğretmen bu sınavların hiçbirinde bırakılmayarak asil öğretmenliğe geçiş hakkını kazandılar. Ancak son iki yılda yapılan sınavlar neticesinde üst üste 60 ve altında puan alan aday öğretmenler yönetmelik gereği görevlerine son verilecek olması büyük bir garabetin göstergesidir. Bu garabetin bir diğer yönü de sınavlarda 4 yanlışın bir doğru cevabı götürmesidir ki bu durum da maalesef hiçbir ölçüm değeri olmayan bu sınavlarda başarısızlık payını arttırmaktadır." dedi.

"Diğer kurumların personel alımında adaylık sınavı yapılmamaktadır"

2018 Aralık ayında yapılan sınava ilk kez girip 60 ve altında puan alan yaklaşık 600 öğretmenin,  2019'da yapılacak AKS'ye büyük bir stres içinde gireceğini ve bu stresle kendi işini yapamayacak duruma geleceğini vurgulayan Uca, "Diğer taraftan 2017 yılında sınava girip barajı aşamayan öğretmenler arasından yaklaşık 100 kişi de 2018 yılında yapılan sınavı da geçemeyerek görevlerinin son verilmesiyle karşı karşıya kaldılar. Çünkü yönetmelik gereği iki yıl üst üste yazılı sınava girip 60 ve altı puan alan tüm aday öğretmenlerin görevlerine son verilmektedir. İlginçtir ki diğer kurumların adaylık sistemine bakıldığında hiçbir kurumun personel alımında adaylık sınavı yapılmamaktadır." ifadelerini kullandı.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununa göre öğretmenlik mesleğine hazırlığın genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlandığını hatırlatan Uca, belirtilen bu özelliklerin hiçbirinin yazılı sınavlarla sağlanamadığını belirtti.

"En doğru ölçüm, işin başında yapılan gözlemlerdir"

Uca, "KPSS'de en yüksek puanı alarak atanan bir öğretmen, sınıfında çok iyi olmasına, öğrenci ile iletişimini üst düzeye çıkarmasına ve eğitim-öğretim sürecinde de velilerin vazgeçilmezi haline gelmesine rağmen ne yazık ki öğretmenlik mesleğinin hiçbir sürecini ölçemeyen bir sınavda kalıyor ve öğretmenlik mesleğine son verilmek zorunda bırakılıyor. İnsanları bir mesleğe alırken işiyle alakalı en doğru ölçüm, işin başında yapılan gözlemlerdir. Devlet memurlarını işe başlatıp bir sene içinde performans değerlendirmesi yaptıktan sonra bir daha sınav yapılan başka bir meslek yok." diye belirtti.

Uca, şunları söyledi: "Milli Eğitim Bakanlığından bir an önce bu tuhaf ve ölçüm niteliği olmayan yazılı sınav uygulamasına son vermesini, son iki yıl üst üste sınava girip başarısız sayılan öğretmenlerin ya bir yönetmelik değişikliğiyle görevlerine devamlarının sağlanmasını ya da 4 yanlış uygulamasını kaldırarak yeniden değerlendirme yapılmasını ve yapılacak yeni uygulamanın 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanununda belirtildiği üzere öğretmenlik mesleğine hazırlığın genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon ile sağlayacak şekilde gerekli düzenlemelerin yapılmasını talep ediyoruz." dedi.

"Çan eğrisi yöntemine göre değerlendirilmesi gerekiyor"

Eğitim-Bir-Sen Şube Başkan Yardımcısı Erman Adanaş da sınava tepki göstererek, "Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmelik hükümleri doğrultusunda merkez ve taşra teşkilatında norm kadro açığı ile hizmet gereklerine göre belirlenen münhal şef ve memur kadroları için 9.12.2018 tarihinde görevde yükselme sınavı gerçekleştirildi. Sınav sorularının zor olduğuna ve sınava katılanların soruları cevaplarken hayli zorlandığına ilişkin birçok şikâyetin sendikamıza ulaştı. Söz konusu yönetmelik hükümlerine göre sınavlara ilişkin değerlendirmenin 100 puan üzerinden yapılacağı, sınava giren adaylardan 60 ve üzerinde puan alanların başarılı sayılacağı, bu çerçevede, sınava katılan adaylardan 60 ve üzerinde puan alarak başarılı sayılanların sayısının münhal kadro sayısının altında kalması kuvvetle muhtemeldir. Bu sınav eleme sınavı niteliğinde değil. Merkez ve taşra teşkilatında norm kadro açığı ile hizmet gereklerine göre belirlenen münhal şef ve memur kadroları için görevde yükselme suretiyle atama amacını taşıdığı biliniyor. Söz konusu kadroların boş kalmaması için Bakanlıktan, sınav sonuçlarının bağıl/çan eğrisi yöntemine göre değerlendirilmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.