Âlimler Birliği sonuç bildirgesi açıklandı foto video
Diyarbakır’da, Kürdistan âlimlerinin katılımıyla gerçekleşen ‘Âlimler Birliği’ buluşmasının sonuç bildirgesi açıklandı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İTTİHAD) tarafından Türkiye, Suriye, Irak ve İran Kürdistan’ından âlimlerin katılımıyla gerçekleşen ‘Âlimler Birliği’ buluşmasının sonuç bildirgesi açıklandı.
Buluşmanın 2. oturumundan sonra açıklanan sonuç bildirgesi Türkçe
Suat Yaşasın, Kürtçe Molla Mahmut Kılınç, Arapça ise Molla Remzi Uçar okudu.
Sonuç bildirgesinde âlimlerin, peygamberlerin varisleri olarak İslam ümmetinin her halinden sorumlu tutulduklarına vurgu yapıldı.
İslam ümmetinin mevcut durumu nedeniyle âlimlerin daha çok çalışması gerektiğinin belirtildiği bildirgede, toplumsal cehalet, ihtilaf ve fakirlikle mücadele etmek için gerekli imkânların sağlanması gerektiğinin altı çizildi.
Bildirgede, İslam âleminin, birlik ve beraberliği şiddetle arzuladığı hatırlatılarak, şu ifadelere yer verildi:
‘Bu, mühim bir çalışmanın başlangıcını teşkil etmektedir”
Bu buluşma, alanında ilk olması münasebetiyle pek mühim bir çalışmanın başlangıcını teşkil etmektedir. Bu cihetle, sonraki adımların istişare ve prensipler dâhilinde ortak çalışma ve teoriden pratiğe geçme aşaması olduğu yönündeki irade ortaya konmuş; kalıcı, güçlü ve sür’atli bir birlikteliğin adımları atılmıştır.
‘Âlimler, İslam’a davet konusunda birinci derecede mesuldürler’
İslami uyanış ve İslam’a davet konusunda peygamberlerin varisleri olan âlimler birinci derecede mesuldürler. İnsanları Allah’ın diniyle tanıştırmak, davet ve irşadda bulunmak ulemanın öncelikli görevleri arasındadır. İslam ümmetinin mevcut durumu, âlimlerin daha çok çalışması gerektiğini göstermekte; toplumsal cehalet, ihtilaf ve fakirlikle mücadele etmede rol üstlenmesini gerektirmektedir. Bunun için gerekli imkânlar oluşturulmalı ve var olan imkânlar azami şekilde değerlendirilmelidir, herkes elinden geleni tam bir gayret ve fedakârlıkla ortaya koymalı, mes’uliyetinin gereğini yapmaya çalışmalıdır.
Yeni nesillerin İslam’ın emir ve yasaklarına ve kaynağını inancımızdan alan örf ve adabına bağlı yetişmesi için kuşatıcı eğitim programlarının oluşturulması; bu anlamda tam bir islami eğitim seferberliği başlatılması ulemanın acilen el atması gereken hususların başında gelmektedir.
‘İslam âlemi, ümmetin birliğini şiddetle arzulamaktadır’
İslam âlemi ümmetin birliğini şiddetle arzulamaktadır. Bunun en önemli ayaklarından biri; ulemanın coğrafya, mezhep ve meşrep farkını gözetmeksizin kendi arasındaki birliği sağlamasıdır. Ulema ittifak etmediği sürece ümmetin ittifak edemeyeceği müsellem olduğu cihetle, ümmetin birlik ve vahdeti noktasında ulemanın, söylem ve pratiğini ortaya koyması kaçınılmaz bir zorunluluktur. İhtilaf ve zıtlaşma İslam ümmetine sadece felaket getirmektedir. İlmi anlamdaki farklı ictihadların müzakere edilmesi elbette rahmet vesilesidir, lakin İslam’ın kabul etmediği ve müslamanlara hiç bir faydası olmayan, ulema arasındaki zıtlaşmaların çoğalması ümmet için büyük sıkıntılara sebep olmaktan öte bir anlam taşımamamaktadır.
‘Müslümanların gayr-ı İslami akımlara kapılmasının önüne geçmek, Kürdistan ulemasının en önemli görevidir’
Müslüman kavimler içinde emperyalistlerin zulmüne en fazla uğrayan kavimlerden biri de İslami ve insani hakları elinden alınan Kürt kavmidir. Ulema; mutlak adalet olan ve her türlü zulmün kaldırılmasını hedefleyen İslam’ın temsilcileri konumundadır. Bu nedenle; Müslüman Kürtlerin gasp edilmiş İslami ve insani haklarına kavuşmasını sağlamak, İslami yaşantıdan uzaklaşmasını önlemek, gayrı İslami fikir, düşünce ve akımlara kapılmasının önüne geçmek, Kürdistan ulemasının en önemli görevidir.
İslam’a dahil olduğundan beri ulemaya pek mühim bir değer ve konum vermiş bulunan Kürdistan halkının yeniden diriliş ve kalkınmasında, günümüz uleması da, önderliğini tarihten bugüne alimlerin yüklenmiş olduğu gerçeğinden hareketle, taşıdığı misyon ve sorumluluğun hakkını eda ederek, bu mustazaf halkı yeniden ve daha güçlü kalkındırmak için önderlik sorumluluğunu daha kararlı bir biçimde yerine getirmelidir.
‘İslam naslarını yanlış yorumlayan gruplar, İslam âlemine zarar vermektedir’
Günümüzde İslam dışı fikri akımlar ve İslami nasları yanlış yorumlamaktan beslenen gruplar İslam âlemine her zamankinden fazla zarar vermektedirler. Bunlarla ancak ilim yardımıyla mücadele edilebileceği mukarrer bir hakikattir. Dolayısıyla bu mühim vazifeyi sadece ilmi ile amil, vasat çizgideki ulema deruhte edebilecektir.
‘Kürdistan ulemasının İslam dünyasında önemli bir yeri olmuştur’
Tarih boyu Kürdistan ulemasının İslam dünyasında da pek önemli bir yeri olmuştur. Kürdistan âlimleri, ilim ve irfandaki hizmetinin yanı sıra siyasi alanda da ümmetin birliğinde önemli rol oynamıştır. Kendi döneminde İslam birliğini sağlayarak emperyalist güçlere karşı ümmeti yekvücut büyük bir kuvvet haline getiren Salahaddin–i Eyyubi’nin bu mirasını diriltmek, torunları olan günümüz ulemasının da kaçınılmaz görevidir.
‘Bu halk, ümmetin vahdetini yeniden sağlayabilecek potansiyele sahiptir’
Tüm mazlumiyet ve geri bırakılmışlığına rağmen bu halk, tarihin şahadetiyle, ümmetin vahdetini yeniden sağlayabilecek potansiyele sahiptir. Bu potansiyelinin farkına varıp halkın harekete geçmesini sağlayabilecek yegane müessese de medrese ve onun muhterem ulemasıdır. Bu anlamda şimdiki buluşma da, bir bütün olarak İslam ümmetinin vahdetine, iftirakı terk etmek suretiyle âlemin gidişatını değiştirecek başat rolünü yeniden oynamasına vesile olacak potansiyeli barındırmaktadır, inşaallah.
‘Âlimlerin yetiştirildiği medreselere gereken ehemmiyet verilmeli’
Ulemanın misyonunu sürdürebilmesi için, âlimlerin yetiştirildiği medreselere gereken ehemmiyet verilmeli, islami egemen bir üst irade olmaması sebebiyle dağınık kalmış, kıt imkânlarla birbirinden bağımsız bir şekilde ayakta kalmaya çalışan medreseler arasında bir birlik sağlanmaya çalışılmalı, ilim tahsiline gereken ehemmiyet verilmelidir. Bu amaçla medreselerin, burada tespit edilen sorunlarının çözümü için harekete geçilmeli ve medreseler arasında diyaloglar sıklaştırılmalıdır. Bu noktadan hareketle Kürdistanın her bir tarafındaki medreselerin tümünün üst bir çatı ve konuma kavuşmasını sağlamak ve bu yolla asli ve kapsayıcı görevini ifa etmek ana hedefiyle; kısa vadede ortak müfredat, müşterek çalışma, kollektif duruş ve tutum belirleme, talebe mübadelesi gibi seri adımların atılmasında ortak irade beyanında bulunulmuştur.
Bir başlangıç olan bu buluşmanın sonraki adımda bir inisiyatife dönüşmesi, tutum belirleme ve çözüm geliştirmede irade ve pratik geliştiren bir şekle bürünmesi katılımcıların ortak beyanı olarak kararlaştırılmıştır.
Bu hayırlı girişimin devamı için gerekli çabanın gösterilmesi konusunda her katılımcının üzerine düşeni yapacağına inanıyor, hayırlara vesile olmasını Rabbimizden niyaz ediyoruz.İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.