Âlimler ve Medreseler Birliği’nden Ramazan tavsiyeleri
İttihad'ul Ulema, Ramazan ayı münasebetiyle bu ayda yapılması gerekenler ile ilgili tavsiyeler içeren yazılı bir açıklama yayımladı.
Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad'ul Ulema), yayımladığı yazılı bir açıklama ile Pazartesi günü başlayacak olan Ramazan ayı ile ilgili tavsiyelerde bulundu.
Bin aydan daha hayırlı Kadir Gecesini de içinde barındıran Ramazan ayının, içerisinde büyük ecirleri barındırdığı belirtilen açıklamada, Ramazan ayının Kur’an, bereket ve huzur ayı olduğu vurgulandı.
Bu ayla birlikte Allah’a iman eden, onun emirlerini çekinmeden yerine getiren Müslümanların huzur bulup manevi saadete ulaştıkları belirtilen açıklamada, Allah’ın kendilerine gazap ettiği kulların ise bu ayın mağfiret ve rahmet fırsatını kaçırmaları nedeniyle hüsrana uğradıkları ve manevi sıkıntılara duçar oldukları ifade edildi.
Allah’ın müminlere olan rahmetinden dolayı zamanlar ve mekânlar içerisinde, bazılarını daha değerli ve daha kıymetli olarak var ettiği belirtilen açıklamada, “İşte mübarek Ramazan ayı da biz müminler için asla kaçırılmaması gereken çok önemli bir fırsattır. Aynı şekilde son on gün içerisinde yer alan Kadir gecesi de bizler için değerlendirilmesi gereken önemli bir gecedir.” ifadelerine yer verildi.
İttihad'ul Ulema’nın yayımlamış olduğu açıklamada Ramazan ayı ile ilgili şu tavsiyelere yer verildi:
İnsanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa, onu oruçla geçirsin. (Bakara 185)
Sevgili Peygamberimiz (aleyhissalâtu vesselâm) bir hadisi şeriflerde şöyle buyuruyor;
Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur. (Müslim)
Bir başka hadiste Efendimiz (aleyhissalâtu vesselâm) Kadir gecesinin önemini bizlere aktarıyor;
Kim inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek Kadir Gecesi'ni değerlendirirse geçmiş günahları bağışlanır. (Buhari)Bu mübarek ayın iyi bir şekilde geçirilmesi için şunları yapmakta fayda vardır;
1- Her şeyden önce Ramazan ayını en önemli ibadet ayı görüp ibadetlerimizi ona göre ihlâsla ve samimiyetle eda etmeliyiz.
2- Kuran ayı olması nedeniyle bu mübarek günlerde okunan Kuran tilavetinin katbekat daha fazla sevaplandırıldığı bilincinde olup günde en az bir cüz okuyup mukabelelere iştirak etmeliyiz.
3- Özellikle gece ibadetlerine önem vermeyi ihmal etmeyelim. Bu tür ibadetleri sadece Kadir gecesine has kılmayalım.
4- Ramazan ayı ibadet ayı olmakla birlikte bir de ilim ayıdır. Okuduğumuz Kuran’ın manasını da öğrenme adına çaba harcayalım. Bununla birlikte peygamber Efendimizin Hadis-i Şeriflerini de mütalaa edelim.
5- Ramazan ayını birer davet ayı da yapmalıyız. Yakın akraba ve komşularımızı evlerimize davet edip kendilerini İslami açıdan bilinçlendirmek için çaba sarf etmeliyiz. Bu bağlamda Kuran mukabeleleri bizler için önemli bir fırsattır.
6- Ramazan ayı içerisinde olup hangi günde olduğu bilinmeyen ve Yüce Allah tarafından gizlenen bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini bütün Ramazan ayı içinde arayalım, her geceyi kadir gecesiymiş gibi değerlendirelim. Son on geceyi, özellikle de tekli gecelerini daha fazla değerlendirelim.
7- Bu değerli ay içerisinde ihmal etmememiz gereken bir diğer hususta duadır. Mademki bu ay Allah katında diğer aylardan daha kıymetli ve daha değerlidir öyleyse Allah’ın rahmeti de, dualara olan icabeti de çok daha fazladır. Öyleyse bu ayda kendimize ve Müslümanlara dua etmeyi ihmal etmeyelim.
8- Bu ay içerisinde yapılan ibadetlerden sadece Kuran tilaveti değil diğer ibadetlerin de sevabı diğer aylara göre çok daha fazladır. Bu bakımdan bol bol zikir çekerek hadisi şeriflerde varid olan zikirlerden kendimize düzenli virdler edinmeliyiz.
9- Ramazan boyunca camiyi kendimize birer mesken edinmeli, cemaatle teravih namazını kılmalı ve cami cemaatiyle iç içe olmalıyız. Camide bulunan yaşlılara hürmet etmeli kendi mahallemizde bulunan çocukları cami ortamına çekmeliyiz.
10- Bu ayda üzerinde durulması gereken bir diğer mesele de zekât ve fıtır sadakalarıdır. Halkımız Allah’ın bir emri olan zekâtı ehline vermeli ve verdiği kişileri iyice araştırmalıdır. Çünkü bazen verilen bu zekât ve fıtırlar insanın yükünü/sorumluluğunu azaltmaktan ziyade daha da fazlalaştırabiliyor.
11- Aile reisleri bu ay içerisinde kendi fertlerine karşı sorumluluklarını tekrardan göz önünde bulundurmalıdır. Onların İslam’a ve Müslümanlara karşı olan bağlılıklarının gerekliliklerini kendilerine bildirmelidir.
12- İslami Sivil Toplum Kuruluşlarının bu aya özel tertip ettiği etkinliklere katılmalı ve gerekli hizmetlerde bizler de yer almalıyız.
13- Orucun sadece açlık ve susuzluktan ibaret olmadığını bilip öyle niyet getirmeliyiz. Ve ramazan boyunca sağlığımıza dikkat ederek iftar ve sahurlarımızı düzenli ve ölçülü bir şekilde yapmalıyız.
14- Müslümanlar olarak ramazan ayı ile ilgili eksikliklerimizden biride Ramazanı bir şenlik ve keyif ayı yapmamızdır. Özellikle bazı illerde yerel yönetimlerin sözde hayır yapma adına ramazanı anlamsızlaştıran etkinlikler yapması orucun asıl ruhuna zarar veriyor. Mümin kardeşlerimizin bu hususta çok dikkatli olması gerekir.
15- Kuran’ı Kerim ve hadisi şeriflerde de varid olduğu gibi Allah’ı gazaplandıran amellerden biri de israftır. Farklı ülkelerde bulunan kardeşlerimiz açlık ve susuzlukla imtihan edildiği böyle bir zamanda rahat ve bolluk içerisinde olan bizlerin fazlalıklarımızı israf etmemiz haramdır. Bu bakımdan bu hususa dikkat etmeli ve kardeşlerimizi uyarmalıyız.
16- Allah (cc)’ın biz müminler için ölümü ne zaman nerede takdir edeceği belli değildir. Bu bakımdan bu ramazanı son ramazanmış gibi idrak edip ibadetlerimizi en güzel şekilde ifa etmeliyiz. (M. Sıddık Bilge - İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.