Âlim bilendir, ilim sahibi olandır. Âlim, halkla hakikat arasında dürbün vazifesi görendir. Âlim, ilmin kendilerine yüklediği sorumluluk bilinciyle hareket edip insanlığın ufkunu açandır. Gerektiğinde yazdıklarının faturasını kanıyla ödeyen Seyyidler ve Hüseyni yiğitlerdir. Yeryüzünün doğu ve batılarında ordularını hazırlayıp Müslümanların üzerine süren kâfirler karşısında: "Üzülme, Allah bizimledir " ayetiyle Allah'ın yardımına güvenenlerdir.

"Âlimin ölümü âlemin ölümü gibidir." 

İstikameti şaşırıp ümidini yitirmiş mazlum ümmetin kutup yıldızıdır onlar. Onların açtığı çığırda ümmet dirilip yürüyor. Âlimlerin gölgesinin, bir an dahi bu ümmet üzerinde kaybolması ümmeti cahil ve başıboş bırakır. Ümmet onların yokluğunda yetim ve gariptir. Onlar aleme bedel insanlar olduğu için, onların ölümüyle de alemler ölmekte.

"Şayet bilmiyorsanız ilim ehline sorunuz!" ayeti bize ilim öğrenmenin önemini ve âlimlerin görevini bildirmektedir. 

"Ve kaderin ne garip bir cilvesidir ki tarihi meydana getiren büyük şahsiyetlerden çoğu, kendi hanelerinde pek az anlaşılmışlardır" (Mevdudi)

"Ne yapayım, acele ettim, kışta geldim; sizler cennetasa bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır" sözleriyle nesli atiyi müjdeleyen Saidleri kaç kişi anladı? Marmara'nın yanı başında, Beykoz sırtlarında ve belki zemheri şubat soğuklarında açan kardelen çiçeklerinden kim haberdar oldu?

Âlim, ferasetle ümmetin batmakta olan gemisini sahili selamete kavuşturan olmalıdır. Ya da raydan çıkmış ümmet treninin vagonlarını, lokomotif misali doğru yönde sürükleyen olmalıdır. Âlim, hakka yardım edip Müslümanların ortak paydada buluşmasını sağlayan kanaat önderidir. İlmi ile amil olan ve ilmini dünyalık payeler için ucuza satmayandır. 

Kur'an'da ilmiyle amil olmayan âlimler için; "Kitap yüklü merkepler" tabiri kullanılmaktadır. Sırtına kilolarca ağırlıkta kitap vurulmuş bir merkep düşünün; sizce o kitapların merkebe bir faydası olur mu? Kitaplar merkebin yükünü ağırlaştırmaktan başka bir işe yarar mı?

Hz Ali(r. a): "Âlimin hatası geminin parçalanması gibidir. Hem kendini, hem de yanındakileri batırır" buyurmakta. Halbuki âlimler, önderlikleriyle ümmetti ihya edebildikleri gibi ifsat da etmeleri mümkündür. İsterlerse ilimlerini basamak edinip batıla hizmet edebilirler.

İlim ise; Kâinat içinde meydana gelen olayların, sebep, oluş, sonuç ve tesirleri konusunda aklın ölçüleri çerçevesinde-tabi vahyin ışığındaki bir akıl- tahsil ve tecrübe ile edinilen doğru malumat, haber, marifet ve bilgi, bilim gibi anlamları ihtiva etmektedir. Okumak suretiyle elde edilen bilgi de ilimdir.

İlim kelimesi türevleriyle birlikte Kur'an'da 750 yerde geçmekte olup, Allah ve O'nun yarattıklarından şuur sahibi olan insan ve melekler için de kullanılmıştır. Kur'an'dan ilim ile ilgili bazı ayetleri zikretmeden geçemeyeceğim:

"Ve Allah sizi analarınızın karınlarından,(siz) hiçbir şey bilmez bir halde iken çıkardı; şükredesiniz diye de size kulaklar, gözler ve kalpler verdi."   (Nahl:78.)

"Ve Adem'e isimlerin hepsini öğretti, sonra onları meleklere  arz ederek: "Eğer (iddianızda) doğru kimseler iseniz, haydi şunların isimlerini bana bildirin!" buyurdu." (Bakara:31)

Allah, insana nesnelerin adlarını bilme ve sayma yeteneği bahşetmiştir. Meleklerin bile sahip olamadıkları bir bilgi verilmiştir insana. Allah(c. c), Hz. Âdem'e bütün eşyanın kendisini, sıfatını ve neye yaradığını öğretmiştir.

"İnkâr edenler ile onları imana davet edenin misali, çağırma ve bağırmadan başka bir şey duymayan hayvanlara seslenen (çoban)ın hali gibidir. (Onlar) sağırdır (hakkı işitmezler), dilsizdir (hakkı söylemezler), kördür (hakikatı görmezler), bu yüzden onlar akıl erdiremezler." ( Bakara:171)

Zira anlamak insanı şereflendirir. Aklın ideali doğruyu yanlıştan ayırt etmektir. Aklını kullanamayanlar sağır, dilsiz ve kör gibidirler.

Bu dünya hayatı, yaşanılacak hayatın tamamı değildir. Bu dünya hayatı, ölümden sonra da devam edecek hayatın sadece küçük bir parçasıdır. O halde, bilenlerimiz, bu dünya hayatının kısa zevkleri için ebedi hayatlarını akılsızca feda eden kimseler gibi asla olmamalıdır.

Allah'ım, âlimlerimizin ömrüne bereket kat. Onların gölgesini bir an dahi bu ümmetin üzerinden eksiltme.