Almanya'daki Max Plack İnsan Tarihi Bilim Enstitüsü Mısır'da çıkartılan mumyaların genleri üzerinde bir araştırma yapmış. Milattan önce 1400 ile 400 yılları arasında yaşamış mumyaları analiz eden Alman bilim adamları genlerin Akdeniz bölgesinde yaşayan insanların genleriyle benzerlik gösterdiğini belirtmiş. Yani Türkiye ve Suriye de yaşayan toplumun genleri ile Mısır'da çıkarılan mumyaların genleri benzermiş. Burada konu mumyaların hangi toplumun genleriyle benzerlik gösterdiği ya da Türk mü Suriyeli mi değil. Mumyaların hangi ırktan olduklarını öğrenmek… Olay bundan ibaret değil. Olaya bu kadar yüzeysel ve basit bakamayız.  Asıl önemli olan ve dikkat çekilmesi gereken nokta Mısır'da çıkartılan mumyaların geninin hangi toplumun genine benzerlik gösterdiği nereden biliniyor. Bir genin hangi toplumun geniyle benzerlik gösterdiğini bilmek için dünya üzerinde yaşayan bütün toplumların gen özelliklerinin bilinmesi, gen haritasının çıkarılması gerekir. Bu da gösteriyor ki dünya üzerinde yaşayan tüm insanların gen haritası yani gen veri tabanı Alman bilim adamlarının elinde mevcut.

Adolf Hitler'in ırkçılık ile ilgili sapık fikirlerini bilmeyen yoktur. Hatırlayın! Hitler'in kendi tabiri ile üstün ırk yaratmak yani sarışın, mavi gözlü arı Alman ırkı ile ilgili fikirlerini hayata geçirmek için kendi zamanında “Kalıtsal Hastalığa Sahip Çocukların Engellenmesi Yasası'nı” çıkarmıştı. Nazi Almanya'sından kalma alışkanlıkların günümüzde de devam ettiğini görüyoruz. Ve yine insan biyolojisi üzerine çalışıyorlar.

Dr. Josef Mengele Nazi Almanya'sında çocuklar ve esirler üzerinde yaptığı korkunç deneylerle anılır. Hatta lakabı “ölüm Meleği”ydi. Yaptığı korkunç deneyler yüzünden yüzlerce çocuk öldü. Amacı neydi? Yine insan biyolojisi üzerine özellikle de genler üzerine deneylerdi.

Nedir Almanların bu gen merakı? İnsan düşünmeden edemiyor. Eskilerden beri süre gelen bu merakın günümüz teknolojisi ile daha ileri seviyelere taşındığını görüyoruz. Öyle ki; artık bir gen veri tabanına sahip olacak kadar çalışmışlar. Hangi toplumun ne gibi özelliklere sahip olduklarını çok iyi biliyorlar. Kimleri hangi özelliklerinden nasıl vuracaklarını biliyorlar diyebiliriz. 

Günümüz teknolojisinde dahi tam olarak çözülemeyen genlerin insanın karakteristik özelliklerinden tutun da hangi tür hastalık taşıdığından bir sonraki nesle aktarılacak özelliklere kadar özel birçok bilgiyi barındırır. İnsan biyolojisinin gerçek anlamda çözülmesiyle yani genlerin tam anlamıyla bilinebilmesiyle neler yapılabileceğini günümüz teknolojisine bakarak tahmin etmek çok zor olmasa gerek. Günümüzde kullanılan biyolojik silahlar yani kimyasal silahların insanlar üzerindeki etkisine yanı başımızdaki Suriye savaşından aşinayız. Sarin gazıyla yapılan kimyasal silahların insan vücudu üzerindeki tahribatlarını hepimiz gördük. Silah sanayii günümüze gelene kadar birçok evrelerden geçti. Kılıç ve mızraklarla başlayan silahlar günümüzde kullanılan konvansiyonel ve kimyasal silahlara kadar gelişti. Bundan sonra genlere yönelik silahların üretilmeyeceğini kim söyleyebilir?

Zalim elindeki bilgiyi zalimliğinde kullanır. Almanların gen veri tabanı oluşturmasını hayra yoramayız elbet. Herhangi bir topluma yönelik lehte atılacak bir adımda elindeki bilgilerden faydalanacaktır şüphesiz. Herhangi bir topluma yönelik nasıl bir adım atılması gerektiğinde o toplumun özelliklerini bilmekle daha isabetli bir adım atılmış olur. Almanlar Nazi döneminden beri toplumların gen haritası üzerinde çalışıyor. Ve bunu başardıklarını da görüyoruz. Dünya üzerindeki toplumların gen veri tabanı Alman bilim adamlarının elinde nasıl bir sonuç doğuracağını zamanla göreceğiz. Ben çok iyimser görmüyorum.