Mustafa KARAKAŞ

Mustafa KARAKAŞ

Almanya 'Pavlosçu Müslümanlık' peşinde

Alman İslam Konferansını duydunuz mu?

Ben duymamıştım. Gazeteci olsanız da bazen haberi ıskalarsınız. Iskalamıştım.

Taa ki sosyal medyadan bir arkadaşın vesile olması ile haberdar oldum durumdan.

Özelden gönderdiği bilgiler yeterli gelmeyince telefonlaştık.

Verimli bir telefonlaşma idi. Sonra internetten araştırmaya başladım bu yeni projeyi; Alman İslam Konferansını…

2006 yılından beri sürdürülen bir proje…

Pavlos'un Hristiyanlığın başına getirdiğini, Almanya İçişleri Bakanı İslam'ın başına getirmeye çalışıyor.

Para, mevki ve makam ile elde ettiği Müslümanlara korkunç şeyler söyletiyor.

Bi dönemler Zekeriya Beyaz'ın Türkiye'de söylediği sözlere benzer sözler.

Başörtüsü Müslüman kadın için farz değil diyorlar

Domuz eti helaldir diyorlar.

Alman devletinin verdiği destekle Müslüman kadın ve erkeklerin yan yana namaz kılabileceğini iddia ediyorlar.

2006'da başlayan ve Müslümanları Avrupa kültürü ile sözde senkronize etme projesi ilk zehirli meyvelerini verdiğinde pek çoğumuz durumun vahamet derecesini kavrayamadık bile. 2017 yılında Berlin'de açılan ilk liberal/seküler camiye İbn Rüşd-Goethe Camii adını verdiklerinde refleks göstermedik. ‘Bu camide LGBTİ'ler, kadınlar ve erkekler yan yana namaz kılabilir ama burka ve peçe takanlar camiye giremez' dediklerinde tepki göstermedik.

Belki Almanya bize uzaktı. Görmedik. Ama Almanya'da yaşayan Müslümanlar da ciddi bir tepki göstermedi.

Gelelim bu projeyi yönetenlere; Alman devleti partner olarak Ahmedileri seçti. Almanyadaki Müslümanlar arasında bir karşılıklarının olmaması bu projenin en zayıf ayağı… Lakin devletin özellikle ilkokuldan başlayan eğitim alanında hemen hemen bütün din eğitimcilerini (İslamiyet) söz konusu gruptan seçmesi ileride büyük tahribatlara neden olabilir, ancak bu tehlikenin farkında değil. Gereken tepkinin gösterilmemesinin nedeni bu grubu ciddiye almamaktan kaynaklanıyor olabilir.

Bir çift söz de İslam dünyasına!

Alman İçişleri Bakanlığı yanına aldığı devşirmelerle Avrupa'daki Müslümanların geleceğini sabote etmeye başlamışken ulus devletlerin karakteristik özelliği olan homojenik davranma özelliğini ortaya koyarken yani Müslümanları kendi istediği kalıpların içinde şekillendirmeye çalışırken neden ciddi bir tepki göstermiyorsunuz?

2006 yılında başlanan projenin 4. Ayağı da bu Çarşamba günü gerçekleştirildi. Mini etekli kadınların yanına yerleştirilen sakallı adamların da katıldığı konferansta katılımcılara “domuz ürünleri” de sunuldu. Alıştıra alıştıra seküler bir din kuracaklar.

Tehlike sanıldığı kadar uzakta değil… Müslümanlar bir araya gelerek kendi din eğiticilerini kendileri seçmek konusunda Alman devletine baskı uygulamalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.