Terör devleti Amerika, korsanlıklarına devam ediyor. Çağdaş korsan devlet Amerika, elindeki teknoloji ile kanun hukuk tanımadan binlerce kilometre öteden kumanda ettiği hava araçları ile mazlum Müslümanları katlediyor. Katledilen insanlar; kimi zaman kadın ve çocuklar olur, kimi zaman bir düğün evi veya düğün konvoyu olur. Bazen hedefte meskun mahaller olur, bazen de seyir halinde olan bir vasıta… Kısacası her şey, herhangi bir yerde ve hiçbir kural olmaksızın terör devleti Amerika’nın hedefi olabilir. Son bir hafta içerisinde başta Yemen olmak üzere, Somali, Afganistan ve Pakistan’da düzenlenen saldırılarda birçok Müslüman şehit edildi. Daha dün Yemen’de böyle bir saldırı oldu ve masum insanlar katledildi.

Tüm dünya, yıllardır devam eden bu vahşeti kanıksamış durumdalar. Saldırıların düzenlendiği ülkelerin kukla yönetimleri dâhil olmak üzere, kimse ortaya bir tepki koymuyor. Adeta oluşturulmuş olan bu fiili devlet terörü Amerika için bir hak olarak görülüyor. Ulusal güvenlik ve terör tehdidi bahanesi ile mazlum insanların kanı akıtılıyor.

Ulusların ve milletlerin bağımsızlıklarını hiçe sayan ve haklarını göz ardı eden bu saldırılar, tüm insanlığa dönük bir tecavüzdür. Başka bir ülkeden bu kabil saldırıların gelmesi harp sebebi sayılmaktayken, Amerika’nın oluşturduğu fiili duruma ses çıkarılmıyor. Birçok devlet kendi topraklarında icra edilen bu devlet terörü ve uluslar arası korsanlığa tepki gösterecek olursa, teröre destek veren ülke olarak yaftalanmaktan çekinmektedir. Böyle olunca da, kendi topraklarında kendi halkının katledilmesine ses çıkarmamaktadırlar. Hatta kendi meşum otoritelerinin sağlamlaşması için bunca masumun kanını akıtan bu saldırılara bıyık altından tebessüm etmektedirler.

Bazı kukla yönetimler ise, işi daha da ileri götürerek, bu insansız hava araçlarının kendilerine verilmesi durumunda ölçülü kullanacaklarını ve Amerikalıların belirlediği kriterler çerçevesinde hareket edeceklerini taahhüt etmektedirler. Bağımsızlıklarını hiçe sayan ABD eylemlerine gelince de bunları tölere etmektedirler.

Kimse, binlerce km. ötede olan Amerikan topraklarına nasıl bir tehdit yöneliyor da bu topraklarda insansız hava araçları ile bu saldırılar düzenleniyor, sorusunu sormamaktadır. Her defasında El Kaide liderleri ve savaşçıları vuruldu yalanı ile insanlar kandırılıyor. Masum insanların katledilmesi bir yana, savaşçı olsalar bile kendi topraklarında böyle bir saldırının olamayacağı haykırılmıyor.

Savaş ortam ve atmosferinden uzak bir mekânda, herhangi bir Amerikalı terörist, bilgisayar oyunu oynar gibi bu saldırıları düzenlemektedir. Tehdit olarak algıladığı herhangi bir hedefe saldırı düzenlemesi için bir düğmeye basması yeterli olmaktadır.

Çok farklı psikolojik saik bu eğilimler, insanlıktan nasibini almamış görevlilerin bir vahşete ve katliama sebebiyet vermelerine yol açabilmektedir.

Bugün, Müslümanlara karşı işlenen suçların yargılanması şeklinde olmasa bile, insansız hava araçlarının savaşlarda kullanılması teorik olarak tartışılmaktadır. Çünkü savaş atmosferini hissetmeyen bir görevli herhangi bir psikolojik dürtü ile insanları öldürebilir.

İnsan öldürmek bu kadar kolay olunca da, hiçbir insani ölçü tanımayan Amerikan askerlerinden vahşetten başka bir şey beklemek saflık olur.

Özellikle, bu konuda son zamanlarda Amerikan ordusunun askeri ve istihbari unsurlarına verilen yetkilerin genişletilmesi, saldırılarda bir patlama meydana getirdi. Eskiden Amerika başkanına ait olan izin verme yetkisi, artık çeşitli düzeylerde birçok Amerikalı asker ve istihbarat görevlisi tarafından kullanılabilmektedir. İzin verme yetkisi birçok kişiye verildiği gibi, saldırı konsepti de genişletildi.

 İslam ümmeti olarak bu saldırılara karşı sesimizin gür olarak çıkması gerekir. Bir zaman sonra bu saldırıları kanıksamamalı ve sesimizi kesmemeliyiz. Zalimin insafı ile bu saldırılar bitmeyeceği gibi, her geçen gün daha da artacaktır.  Her zeminde, ölçüsü ve terazisi olmayan bu vahşete karşı tavrımızı ortaya koymalı ve Amerika’nın korsanlığını haykırmalıyız.

Ümmetin sessizliğinden cesaret alan siyonistler de aynı korsanlığı icra etmekteler. Yapageldikleri hava saldırılarına, insansız hava araçları ile yapılan saldırıları da eklediler ve bu saldırıları artırmaktadırlar. Amerikanın saldırıları ve ümmetin sessizliği, onları da fazlası ile aynı işi yapmaya sevk etmektedir.

Mazlumların kanlarının ve gözyaşlarının akmadığı yarınlar dileği ile…

 Kurban bayramınızı tebrik eder; bu günün, İsmaili teslimiyete, ibrahimi fedakarlığa, Ümmetin dirilişine ve zaferine vesile olmasını dilerim.