M. Zülküf YEL
Arakan cihadına selam olsun
İslam ümmetinin en mazlum halklarından birisi de Arakanlı Müslümanlardır. Zalim Budist çeteler, uzun yıllardan beri kardeşlerimizi acımasızca katletmekte, temel insani hak ve özgürlüklerini gasp etmektedir. Uzakdoğu'da bulunan bu Müslümanlar, gözlerden ırak, büyük katliam ve zulümlere maruz kalmaktadır. Arakanlı Müslümanların yaşamış olduğu bölgenin stratejik konumundan dolayı, buradaki Müslümanların tehciri için soykırım uygulanıyor. Vahşi Budist çeteler, asrımızda eşine az rastlanır bir zulüm ile buradaki mazlumları imha etmeye çalışıyor. Bütün dünya bu vahşete sessiz kalırken İnsan hakları savunucuları ise üç maymunları oynamayı tercih ediyor.
Amnesty International, yayınlamış olduğu bir raporda;
“Rohingyalıların seyahat özgürlüklerinin kısıtlandığını ve çoğuna vatandaşlık bile verilmediğini belirtmiştir. Ayrıca, Rohingyalıların ikiden fazla çocuk yapması yasaklanmıştır. Rohingyalıların zorla ordu kamplarında ve yollarda çalıştırıldığı belirtilmektedir. Ayrıca, Batı Burma'nın 'İslamlaştırılmasını' önlemek için yerli Müslüman halkın zorla asimile edilmeye çalışıldığını belirtmektedir. Aynı örgüte göre, Bölge Budistleştirilmeye çalışılmaktadır. Müslümanlara ait ibadet alanları yıkılmaktadır.”
Uluslararası af Örgütünün kısaca tespitleri böyle. Ama tabi ki işlenen asimilasyon politikası ve vahşet bununla sınırlı değildir. Özellikle Müslümanların kadınlarının zorla alıkonulması, kendilerine hizmet etmeye mecbur tutulmaları ve namuslarına el uzatılması, Müslümanların en fazla muzdarip oldukları hususlardır. Budistlerin vahşeti bazen öyle boyutlara varıyor ki, yakaladıkları Müslüman çocuklarını şişe geçirip kebap yapacak kadar canileşiyorlar.
Özellikle 1988'de göreve gelen askeri yönetim, Burma'daki Müslümanlara karşı işlenen zulümleri artırmıştır. Her şeyleri ellerinden alınan Müslüman Arakanlılar, çağdaş köleler gibi muamele görmektedir.
Tekbirler eşliğinde birbirlerinin kanını akıtma seremonileri ile meşgul olan Müslümanlar, bu kutsal meşguliyetten başlarını kaldırıp da bu mazlum kardeşlerimizi göremiyor.
Son zamanlarda yeniden hortlayan vahşet dalgası karşısında, Arakanlı Müslümanların cihad ilan ettikleri haberleri geliyor. Oluşturulan askeri mukavemet güçlerinin çok sayıda zalim Budist'i öldürdüğü, silah ve teçhizatlarına el koydukları haberleri geliyor. Cihat saflarının örüldüğü ve zalimlere cihad dili ile mukabelede bulunulduğu konuşuluyor. Hatta buna dair birçok fotoğraf da kamuoyunda paylaşılmaktadır. Ama bu konuda maalesef elimizde yeterince bilgi bulunmuyor. İslami basın kuruluşlarının Arakanlı Müslümanların sesi olması gerekir. Bunca yıldır katledilen ve sürülen mazlum kardeşlerimize sahip çıkamadık. Hiç olmazsa başlatmış oldukları bu kutlu direnişin ve mücadelenin doğru okunması ve doğru bir şekilde kamuoyuna mal olması için harekete geçelim.
İslam ümmetinin, cihadı kuşanmış bu mazlum kardeşlerimize destek verip mücadelelerinin ve haklı davalarının insanlığın gündemine oturması için çaba sarf etmesi lazımdır.
Hem fiili hem de kamuoyu desteği anlamında ciddi bir seferberliğin başlaması gerekir.
Bu vesile ile kardeşlerimizin cihadını tebrik ediyoruz. Allah mübarek kılsın. Rabbim, Müslüman mücahitleri muzaffer kılsın. Cihadı kuşanan ve kenetlenmiş binalar gibi cihad saflarını örenlere selam olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.