Arazileri ellerinden alınan köylüler FETÖ’ye işaret etti
Diyarbakır’ın Ergani ilçesinde arazileri ellerinden alınan köylüler, arazilerinin ellerinden alınmasında, FETÖ/PDY’ye işaret ederek, tarlalarının asker ve korucu eşliğinde hasadının yapılıp başkalarına verildiğini belirttiler.
Ergani’ye bağlı Yukarı ve Aşağı Bitikçi, İncehıdır köyleri ve bağlı mezralarında 2014 yılında başlatılan kadastro çalışmalarında yaklaşık 6 bin dönüm tarla ve 30 bin dönüm merayı başkalarının adına geçirilen köylüler, arazilerinin ellerinden alınmasında FETÖ/PDY’nin rolünün olduğuna işaret ettiler.
Kadastro çalışmasının FETÖ/PDY’ye üye olduğu gerekçesi ile tutuklu bulunan Eski Ergani İlçe Kaymakamı Eşref Yonsuz tarafından başlatıldığını ileri süren köylüler, Ergani Kaymakamlığı görevini vekâleten yürüten ve görevden ihraç edilen Eski Çermik İlçe Kaymakamı Remzi Demir tarafından tarlalarının asker ve korucu eşliğinde hasadının yapılıp başkalarına verildiğini iddia ettiler.
Ellerinde tapuları olan köylüler, yapılan kadastro çalışmalarında haklarının yendiği gerekçesi ile savcılığa şikâyette bulunmuş ve bunun üzerine Ankara’dan müfettişler gelip incelemeler yapmış ve kadastro çalışmaları durdurulmuştu.
Kadastro çalışmalarının yapılmasının ardından belirtilen karar listesini görmediklerini dile getiren Yukarı Bitikçi (Berojek) Köyü Muhtarı Abdullah Güzel, yaşananların arkasında FETÖ/PDY’nin olabileceğini belirtti.
Arazilerinin yapılan kadastro çalışmalarının ardından başkalarının adına olduğunu öğrenmeleri durumunda savcılığa şikâyette bulunduklarını hatırlatan Yukarı Bitikçi Köyü Muhtarı Güzel, “2014 yılında kadastro çalışması başlatıldı. Mahalli bilirkişilerinin de bulunduğu bir komisyon oluşturuldu ve bu komisyon tarlalara baktı. Yapılan çalışmaların ardından karar çıkartıldı ve liste asıldı. Biz bu listeyi hiçbir yerde görmedik. İtiraz hakkının son günü durumu farkedip karara itiraz içeren dilekçeleri verdik. Ardından Ankara’dan bir müfettiş geldi. Bu müfettiş ifadelerimiz aldıktan sonra bu karar durduruldu.” dedi.
“Bu olayın arkasında FETÖ’nün olabileceğini düşünüyoruz”
Kadastro çalışmalarının FETÖ/PDY’ye üye olduğu gerekçesi ile tutuklanan Eski Ergani Kaymakamı Eşref Yonsuz tarafından başlatıldığını hatırlatan Güzel, “Bu çalışmalar 2 kaymakam tarafından yapıldı. Çalışmalar FETÖ’den tutuklu Eski Ergani Kaymakamı Eşref Yonsuz tarafından başlatıldı. Hasat olayı ise Ergani Kaymakamlığı görevini vekâleten yürüten Eski Çermik İlçe Kaymakamı Remzi Demir tarafından yapıldı. Tarla hasat döneminde Kaymakam Remzi Demir, bu ekili arazilerin başkalarının olduğuna dair karar çıkardı. Bunun üzerine asker ve korucularla 10 TIR arpa ve buğday ile 600 ton saman hasadı yapılarak başkalarına verildi. Bu olaylara karışan kaymakamların biri FETÖ’den tutuklu diğeri ise görevden ihraç edilmiş durumda. Biz bu olayın arkasında FETÖ’nün olabileceğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kadastro çalışmalarında mahalli bilirkişi olarak çalıştığını ifade eden Ramazan Kum ise çalışmalarda herşeyin doğru yapıldığı ama daha sonrasında bu arazilerin başkalarının adına yazıldığını söyledi.
“Burada bir haksızlık var, bu haksızlığı kabul etmiyoruz”
Kadastro ekibiyle beraber köylerindeki bütün arazileri dolaştığını aktaran Kum sözlerine şöyle devam etti:
“Ben tapu kadastro ekibine mahalli bilirkişi olarak yardımcı oldum. Bu heyetle beraber bütün köylünün tarlalarını gezerek gösterdim. Çalışmalarımız sona erince kadastro ekibi gitti. Daha sonra kadastrodan bir memur tarafından bir yazı geldi. Bu yazı bana imzalatıldı. İmzaladığımda Aşağı Bitikçi Köyü Muhtarı Mehmet Demirhan da memur ile beraberdi. Benim okumam yazmam olmadığı halde bu kâğıdı imzaladım. Daha sonra öğrendim ki tarlalar başkalarının adına geçmiş. Burada bir haksızlık var, bu haksızlığı kabul etmiyoruz. Yetkililer bu mağduriyeti gidersinler.”
Kendi ektiği tarlası askerler tarafından biçilip hasadı başkasına verilen İncehıdır köyüne bağlı Üçkuyu (Sebırka) mezrası sakini Mahmut Zeybek, Aşağı Bitikçi Köyü Muhtarı Mehmet Demirhan’ın çalışmalarda kendilerini kandırdığını iddia etti.
“Muhtar bizi bir kroki ile kandırdı”
Zeybek, “Köyümüzde kadastro başladığında Aşağı Bitikçi Köyü Muhtarı Mehmet Demirhanbizden parsel başına 20 lira para aldı. Hatta muhtar para verilmemesi halinde tarlaların adımıza yazılmayacağını söyledi. Benim 9 parsel arazim vardı, ben 180 lira verdim. Çalışmalar başladı muhtar bizi bir kroki ile kandırdı. Daha sonra öğrendimki 9 parsel arazimden 3 parseli adıma, diğer parselleri ise başkalarının adına yazılmış. Köyümüz toplam 40 hissedir. Bu 40 hisseden 2 hisse benimdir. Hisse başına 150 dönüm tarla düşüyor. Benim adıma 300 dönüm tarla olması lazımken, 40 dönüm kalmış. Biz muhtara kadastro işini sorduğumuzda her şeyin tamam olduğunu söyledi. Daha sonra olayın farkına vardığımda itiraz etmek için tapuya dilekçe verdim. Arazilerimizi alanların tapuları da yoktur.” diye konuştu.
Aşağı Bitikçi köyünün Bostanek mezrasında oturan Sedat Gedikoğlu da kadastro çalışmalarının ardından her şeyin değiştiğini söyledi.
Gedikoğlu arazilerin kendilerine ait olduğunu ve bunların tapularının ellerinde olduğuna vurgu yaparak, “Kadastro çalışması olduğu zaman mahalli bilirkişiler ve hepimizi tarlalarımızın başına geçtik ve hangi tarlanın kime ait olduğunu yazdılar. Aşağı Bitikçi Köyü Muhtarı Mehmet Demirhan benim adıma olan tarlaları başkasının adına yazmıştır. Muhtar ilk önce bizi tarlaların başına götürdüğünde bize tapu kadastro ekibini kendi getirdiğini söyledi. Bizden parsel başına 20 lira para aldı. Sonra biz duyduk ki bu kadastro devlet tarafından gönderilmiş. Muhtar, 30 bin dönüm merayı kendi, kardeşi ve tanımadığımız kişilerin üzerine yazmış. Köy merasını da çeltik tarlası olarak göstermişler.” dedi.
“Tarlalarımızın üzerinde olan isimleri tanımıyoruz, bunlar burada da oturmuyorlar”
Tarlaların üzerine olan kişileri tanımadığını dile getiren Gedikoğlu sözlerine şöyle devam etti:
“1973 yılında babalarımız bu tarlaları satın almış. Bu tarlaların tapuları elimizde varken bu tapuyu devre dışı bırakmışlar. Ne tapuya, ne de ziraata göre bu kadastro çalışmaları yapılmamış. Tarlalarımızın üzerinde olan isimleri de tanımıyoruz. Bunlar burada da oturmuyorlar.Yetkililere sesleniyoruz bu fakir fukara insanlar ne yapacak. Bu mağduriyeti gidermek için el atsınlar.”
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.