Arvas, musibetlere karşı mazlumların duasını almak gerektiğine dikkat çekti
Dünyada hızla yayılan corona virüs (Covid-19) nedeniyle dünyada binlerce kişi hayatını kaybetti ve yüzbinlerce kişi de karantinaya alınarak tedavi edilmeye çalışılıyor.
Ülkemizde de hızla yayılan corona virüs salgını sebebiyle maneviyatımızı güçlendirmemiz ve mazlumların dualarını almamız gerektiğini ifade eden Eski Van Müftüsü Nimetullah Arvas, yetkililerin tavsiyelerine mutlaka uyulması gerektiğine dikkat çekti.
Sözlerine Allah'a hamd ederek başlayan Arvas, bütün dünyayı tehdit eden bir hastalıkla karşı karşıya olduğumuzu ifade ederek, dünyanın dört bir kıtasında insanların tedirgin olduğunu söyledi.
"Bu virüs ortaya çıkmadan önce insanlar savaş ve silahlardan bahsediyordu"
Bu virüsün dünyanın gündemini değiştirdiğini ifade eden Arvas, "Bu virüs ortaya çıkmadan önce insanlar; savaştan, silahlardan ve dünyanın süper güçleri diye kendilerini ifade edenlerin üretmiş oldukları, netice itibari ile tehlikeli ve insanları topyekûn katledecek ve büyük felaketlere yol açacak kimyevi ve biyolojik silahlardan bahsediliyordu ve insanlar tedirgindi. Süper devletler güçlerini deneme noktasında yarış içerisindeydi." dedi.
"Üstün güç, hak ve adalet için kullanılırsa medeniyettir, ama tersi için kullanılırsa vahşettir"
Arvas, "Silahların geliştirilmesi ve yapılması, üstün güç elde edilmesi, hak ve adalet için kullanılırsa bu medeniyettir. Ama tam tersi için kullanılırsa bu vahşettir. İslam dini caydırıcılık için buna cevaz veriyor ama zulüm ehli olanlar, kendi güçlerini yeryüzünde egemen kılmak için uğraşıyorlar." ifadelerini kullandı.
"Allah'ın ordularını Allah'tan başka kimse bilemez"
Sayıları Allah'tan başkası tarafından bilinemeyecek sayıda mahlûkatın olduğunu söyleyen Arvas, "Allah bu mahlûkları yoktan yaratmış ve biz de bu mahlûklardan bir tanesiyiz. Allah her zaman kendisine iman etmemizi ve tefekkür etmemizi, kendisinin üstünde bir güç olmadığını bize hatırlatıyor ve bizi tefekküre davet ediyor. Düşünmeye davet ediyor. Bu konu ile ilgili Kur'an-ı Kerim'de çok sayıda ayet var. Müddessir Suresi'nde Yüce Allah şöyle buyuruyor: 'Allah'ın ordularını Allah'tan başka kimse bilemez.' Bu mikrop da canlı varlıklardan bir tanesidir. dedi
"Bir şey ancak Allah'ın dilemesiyle olur"
Her şeyin Allah'ın dilemesiyle olacağını ve O istemezse yeryüzünde hiçbir şeyin olamayacağını kaydeden Arvas, "Bu çerçevede ve bu imanla olaylara bakmamız gerekiyor. Meydana gelen her şey Allah'ın dilemesiyle olur. Allah dilerse, sağlam burçlar ve kaleler içinde hayatını sürdüren Nemrut'u bir sivrisineğe öldürtür. Ayet-i Kerime'de Yüce Allah: 'Nerede olursanız olun ölüm sizi bulacaktır. Sağlam burçlar içinde olsanız bile.' buyuruyor.' Bu münasebetle bu virüs de bir salgındır. Bu dokuzuncusudur. Daha önce de salgınlar oldu." şeklinde konuştu.
"Dünya ve ahiret mutluluğunu elde etmek için İslam'a uymak lazım."
Arvas, "Bizim literatürümüzde söyle bir şey var: 'İki cihan saadetini elde etmenin yolu, İki Cihan Serveri Hazreti Muhammed Mustafa'ya tabi olmakla mümkündür.' İslamiyet'in haram kıldığı her şeyde mutlaka bir hikmet vardır. Hikmetini anlamıyorsak eğer daha o işi idrak edecek seviyeye gelmemişiz demektir. Din ve fen bilimleri, Kur'an-ı Kerim ve Hazret-i Resullullah bunun hikmetini bize açıklıyor. Fen bilimleri ile Kur'an hiçbir zaman çatışmaz. Çünkü ikisi de ilimdir ve ilim Allah'u Teâlâ'nın sıfatıdır. O yüzden bu ikisi asla çatışmaz. Müspet ilimler hiçbir zaman Kur'an'a ters düşecek bir şey keşfetmemişlerdir. Dünya ve ahiretin mutluluğu; insanların Allah'ın helal kıldığını yapması ve haram kıldığından da kendini sakındırmasıdır. Haramlar insanın nefsine güzel gelse bile bu ruh için zehirdir. Bunun hikmeti tıp, psikoloji ve sosyoloji ile uğraşanlar tarafından ortaya konulmuştur. Allah'ın bize helal kıldığı ve neticesinde bize faydası olacak yiyeceklerden yememiz lazım. Haram kıldıklarından da kaçınmamız gerekir." şeklinde ifade etti.
"Allah ibadete başlamadan önce temiz olmamızı emrediyor"
İbadetlerin yerine getirilmesi için temizliğin gerekli olduğunu ve abdestte, gusülde ve Allah'ın bizden yapmamızı emrettiği her şeyde bir hikmetin olduğunu ifade eden Arvas, Bu virüs ortaya çıktıktan sonra, Allah'ın emrettiği abdestin aynısının, yetkililer ve sağlıkçılar tarafından tavsiye edildiğini söyledi.
Temiz yerlerde gezmemiz gerektiğini de ifade eden Arvas, "Günahın işlendiği ve insanların ne yaptığını bilmediği yerlerin mikroplarla dolu olduğunu unutmamamız lazım. İbadetin yapıldığı ve güzelliklerin konuşulduğu yerlerde ferahlık vardır. Oralara melekler nazil olur. Günahın konuşulduğu yerlerde de sıkıntı ve şeytan olur." dedi.
Corona virüsün dünyayı tehdit ettiğine dikkat çeken Arvas, Dünya devletlerinin, Avrupa ve Amerika'nın şu an sıkıntı içinde olduğunu, ekonomilerinin de kötü durumda olduğunu söyleyerek, her gün yüzlerce insanın öldüğünü ve binlerce insanın da gözetim altına alındığına dikkat çekti.
Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) zamanından bir anekdot anlatan Arvas, şunları söyledi:
Peygamber Efendimiz zamanında Medine'ye 2 tane doktor geliyor ve 6 ay kaldıktan sonra Peygamber Efendimize gelerek 'Biz ayrılacağız' diyorlar. Peygamber Efendimiz nedenini sorunca 'Biz 6 aydır buradayız hiç kimse tedavi olmak için gelmedi.' diyorlar. Peygamber Efendimiz tebessüm ederek, 'Benim ashabım temiz olanı yer, temiz olanı giyer, acıkmadan ve tıka basa yemezler.' buyuruyor. Peygamber Efendimizin sünnetine de baktığımızda yemekten önce ve sonra ellerimizi yıkamamız gerektiğini anlıyoruz. Yemeğe besmele ile başlayıp sonunda da hamd etmemiz gerekiyor. Bunlar medeni olmanın göstergesidir. Allah Kur'an-ı Kerim'de çok tövbe edenleri ve çokça temizlenenleri sevdiğini söylüyor. Temizlik imanın yarısıdır. Maddi ve manevi anlamda temiz olmamız gerekir.
Batıda temizlik anlayışının değiştiğini kaydeden Arvas, bu virüsten sonra Amerika'da klozetlere taharet musluğu takılmaya başlandığını, temizliğin suyla yapılabileceğini ve kâğıt mendil gibi şeylerle temizliğin yapılamayacağını söyledi.
Arvas, "İslam dini her yerde temiz olmamızı bize emrediyor. Eskiden perşembe günü ikindi namazından sonra haftalık temizlik günüydü ve Müslümanlar sonraki gün olan Cuma namazına hazırlık için temizliklerini ve genel bakımlarını yaparlardı." ifadelerini kullandı.
"Başımıza gelen bu musibetten ders almamız gerekir"
Musibetler karşısında nasıl davranmamız gerektiği ile ilgili de konuşan Arvas, "Bu musibetler karşısında nasıl davranmamız gerektiğini Peygamber Efendimiz bize öğretiyor. O'nun da başına çok büyük musibetler gelmiş ve bu musibetler karşısında tövbe etmemiz ve Allah'a dayanmamız gerektiğini bize bildiriyor. Bu musibetler karşısında bize düşen bu konuda uzman olan yetkililerin dediklerini yapmamızdır." dedi.
Ülkemizde her türlü tedbirin alındığını bu konuda yetkili olanlara da teşekkür eden Arvas, Cuma ve vakit namazlarının cemaatle kılınmaması gerektiği ile alakalı olarak da yine devlet yetkililerinin dinlenilmesi gerektiğini ifade etti.
"Allah, mazlumların bedduasını karşılıksız bırakmaz"
Arvas, "Tövbe etmek lazım. Zaman zaman insanlar kendilerini unutuyorlar. Mazlumlara yardım etmek lazım. Ellerinde güç olan devletlerin mazlumlara yardım etmeleri lazım çünkü mazlumların bedduasını Allah karşılıksız bırakmaz. Küfür devam eder ama zulüm devam etmez. Allah mühlet verir ama ihmal etmez. Biz bugün dünya üzerindeki mazlumların durumunu görüyoruz. 4 milyon insan muhacir olmuş. Bunlara yardım etmek lazım. İnsanlara merhamet edene Allah da merhamet eder." dedi.
"Maddi bütün sebeplere sarıldıktan sonra dua edeceğiz"
Sebeplere sarılmadan bir şeyler beklemenin hayal olduğunu belirten Arvas, "Peygamber Efendimiz de önce tedbir almamızı sonra Allah'a dayanmamız gerektiğini söylüyor. Dinimizde koruyucu hekimlik vardır. Hasta olmadan önce sağlığımızın kıymetini bilip ona göre davranmamız lazım. Temiz olandan yemek-içmemiz, temiz yerlerde yaşamamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Nasıl dua etmemiz gerektiğini de aktaran Arvas, "Allah bize nasıl dua etmemiz gerektiğini de öğretiyor. Muavvizeteyn dediğimiz iki sure var. Bunlar Nas ve Felak sureleridir. İhlas suresi ile de Allah'ın azametine sığınıp kendimizi muhafaza etmemiz lazım. Peygamber Efendimiz bu sureleri okumuş ve bize de okumamız için tavsiyede bulunmuştur." dedi
Arvas, "Felak Suresi ile maddi hastalıklardan, Nas Suresi ile de manevi hastalıklardan bizi muhafaza etmesi için Allah'a sığınıyoruz. Bu süreleri çokça okumak gerekir. Bir de Kur'an-ı Kerim'de adı geçen temiz ve helal olan yiyeceklerden de yememiz gerekiyor." şeklinde konuştu.
"Bu musibetler vesilesi ile Allah'ın güç ve azamet sahibi olduğunun idrakine varıyoruz"
Allah'ın dilediği her şeyi yapmaya muktedir olduğunu ifade eden Arvas, "Allah bir şeyi dilerse kimsenin buna engel olamayacağını ve O bir şeyi dilememişse de hiçbir şeyin olmayacağına iman etmemiz gerekiyor. Bazıları diyor ya 'Biz görmediğimiz şeye inanmayız.' İşte bu virüsü de görmüyoruz. Ama Allah inandırıyor değil mi? Cenab-ı Allah memleketimizi, ülkemizi, insanımızı ve bütün insanları bu musibetlerden muhafaza eylesin ve ülkemizi dünya devletlerinin örnek aldığı bir konuma getirsin. Mazlumların duasını alan bir milletin evlatlarıyız. Bunlar tesadüf değil. Mazlumun dualarıdır bunlar. Biz de başımıza gelen bu musibetten ders almalıyız. Dünyada meydana gelen bütün yıkımların ve bozulmaların müsebbibi insanlardı." ifadelerini kullandı.
Yetkililerin "Evlerinizden mecbur olmadıkça çıkmayın." şeklindeki telkinlerine mutlaka uyulması gerektiğini hatırlatan Arvas, "Bu vesile ile evlerimizde bol zikir yapmamız gerekiyor. 3 ayları vesile kılalım ve evlerimizde maneviyatımızı güçlendirmek için programlar yapalım. Miraç gecesi nasıl ki Peygamber Efendimiz miraca yükseldiyse Allah O'nun ümmeti olan bizleri de maddi ve manevi olarak yükseltsin." dedi.
Son olarak, bu salgından dolayı hayatını kaybeden Müslümanların şehid sevabı alacağını aktaran Arvas, fırsatçılık yapıp da sattıkları malzemeleri fahiş fiyattan veren kişilerin yaptıkları bu hareketin virüsü bulaştırmaktan daha kötü olduğunu ifade etti.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.