Hak Sanayici ve İş Adamları Derneği (HAKSİAD), asgari ücret ile ilgili yazılı açıklama yaptı. İşveren ve işçinin hakları gözetilerek makul bir fiyatın belirlenmesi gerektiği belirtilen açıklamada, asgari ücretin sosyal ve ekonomik boyutlarının dikkate alınması gerektiğini ifade edildi.

7 milyon vatandaşı doğrudan ilgilendiren asgari ücret zammın görüşmelerinin ilk toplantısı geçtiğimiz günlerde sona erdi. Asgari ücret tespit komisyonu ikinci toplantısını 10 Aralık'ta, üçüncü toplantı ise 17 Aralık'ta yapacak.

"HAKSİAD olarak temennimiz toplumun her kesimini rahatlatacak bir ücret belirlenmesi. Türkiye şartlarında yaşadığımızı her iki tarafa hatırlatırız." denilen açıklamada, "HAKSİAD olarak taraflara çağrımız hem emekçi çalışan kardeşlerimizin ve hem de krizin tüm olumsuzluklarına rağmen işçi maaşlarını ödeyen işverenin haklarınıda gözetecek makul bir ücretin tesbit edilip üzerinde uzlaşılmasıdır. Asgari ücretin sosyal ve ekonomik boyutları her şeyden önce dikkate alınmalı. Unutulmamalı ki asgari ücret sadece çalışanı ilgilendirmiyor. Asgari ücretteki artış domino etkisiyle ekonominin her alanını etkiliyor. Bu artış çalışan kadar işvereni de etkiliyor. İşverenin karşılamayacağı bir ücret düzeyi belirlenirse bu durum ülke ekonomisi için hayırlı olmayacaktır. Zira mali yükün ağırlaşması yüksek maliyetlerin çıkması demek oluyor. Global ekonomide rekabet gücü düşüyor. Böyle bir durumda işveren ya işçi çıkaracak ya da işçi maliyetlerindeki artışı ürünlerine yansıtacak hatta daha kötüsü kepenk kapatmak zorunda kalacak." ifadeleri kullanıldı.

İşverenlerin desteklenmesi gerektiği belirtilen açıklamada, "Hükümetten beklentimiz asgari ücret artışında fedakarlıkta bulunup işverene çeşitli teşviklerde bulunması vergi ve SGK gibi benzeri alanlarda indirime gitmesi hatta gerekirse tamamen almaması. Devletin işverenden işçiden dolayı aldığını işçiye yansıtmasını bekliyoruz bu uygulama olursa hem tarafları memnun edecektir hem de piyasaları rahatlatacaktır. Aynı zamanda ekonomide canlanacaktır." denildi.  

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Çalışan tarafından baktığımızda ise yüksek maaş istemeleri tabi ki en doğal hakları. Ancak yüksek asgari maaş tabi ki tek başına bir anlam ifade etmeyecektir. Maaş artığında giderde aynı oranda artacaksa bu çalışan için bir anlam ifade etmeyecektir. Devletin yapması gereken aynı zamanda enflasyonu düşürüp ekonomiyi düzene sokmak. Ücreti yükseltip ertesi gün yapacağı zamlarla ya da yeni vergilerle bunu çalışanın cebinden alacaksa bizim için bu zammın reel hayatta bir karşılığı yoktur. Onun için asgari ücreti belirleyen taraflar hem enflasyonu hem de işsizliği göz önünde bulundurmalı. Ekonominin terazinin bozulmaması için doğru kararlar vermeliler. Aksi taktirde ülkemizin en önemli ekonomik sorunları enflasyon ve işsizlik daha da artacaktır."

İLKHA