Asa; terbiyenin, otoritenin, birliğin ve hareketin sembolüdür.

Asa ve isyan aynı köktendir. Çünkü asa, yaş iken eğilir. Ama sertleşince artık eğilmez olur. Yani sahibine direnir. Bu nedenle söz dinlememeye, itaatten kaçınmaya “isyan” denilmiştir.

Kur’an-ı Kerimde asa, müfret(tekil) olarak geçtiğinde olumlu; çoğul formunda geçtiğindeyse olumsuz bir mana ve sonuç ifade eder. Bu nedenle Musa’nın(a.s) elinde bir tek asa, karşısındaki sihirbazların elindeyse çok sayıda asa vardı. “İplerini ve değneklerini attılar ve firavunun gücüyle üstün geleceğiz dediler.”(Şuara:44)

Asa, otoriteyi temsil eder. Asaların çok olması da gücü elinde bulunduranların çokluğu anlamına gelir. Bu nedenle Musa(a.s) y’a karşı sihirbazlar asalarını ve iplerini attılar. Çünkü firavunun yönetimi çok sayıda kişi(al ve mele’) arasında bölünmüştü. Bunların her birisinin ayrı bir asası vardı. Oysa asıl olan asanın bir elde olmasıdır.

Allah(c.c); “Şu sağ elindeki nedir ey Musa” buyurdu. Musa(a.s); “o benim asamdır…” dedi. (Taha:17-18) Demek ki asa, sağ elde olmalıdır. Çünkü sağ el (yemin); sağlamlığı, bereketi ve güveni temsil eder. Buna göre asa tek olduğunda ve sağ elle tutulduğunda hayır ve bereket kaynağıdır. Yol arkadaşıdır. Taşa vurulur taştan su çıkar. Suya vurulur su taş kesilir.

Sihirbazlar asalarını bıraktığında Musa(a.s), onları hareket eder görerek içinde bir korku hissetti. Aslında zalimlerin asaları hareket etmez. Yani işleri yolunda değildir. Ama göze öyle görünür. Müslümanların asası tek olduğunda ve bu asa emin bir elde olduğunda o asa bütün asaları yutar. Bütün otoriteleri, tüm düzenleri etkisiz hale getirir. Ama eğer asalar çoksa kesinlikle bir şey yapamazlar. Demek ki asaların çokluğu değil, birliği esastır. Bize çok sayıda asa değil, bir tek asa lazımdır. Zalimlerin, kâfirlerin sihirlerini ve otoritelerini etkisiz hale getirecek olan budur.

Amerikan Başkanı Obama, Başbakan Erdoğan’la konuşurken elinde sopayla poz veriyor. Bir kere sopa emin eldeyse terbiye aracıdır.  Hak ve adaletin aracıdır. Eğer kötü ve kuru bir eldeyse o asa asidir. Serttir. Zalimdir. Bu nedenle dünyada asa, Müslümanların elinde olmalıdır. Ama buna hazır olmaları için Müslümanların asalarını birleştirmeleri gerekir.

Peygamber(sav), Medine ağaçlarından asa dışında bir şeyin kesilmesini yasaklamıştır. Çünkü Medine’den kesilen asa terbiye aracıdır. Rahmettir. Medine ağaçlarından sadece asa kesilir. Demek ki Müslümanların gayesi, terbiyedir ıslahtır.

İslam hukukunda kural olarak asayla vurulup öldürülen kimse, hatayla öldürülmüş kabul edilir. Buna kısas hükmedilmez. Çünkü asa; öldürme aracı değil, terbiye aracıdır. Ama bu, asanın emin elde olması şartıyla böyledir. Eğer asa sert eldeyse o zaman terbiye aracı değil, öldürme aracıdır. Silahtır.

Asaya karşı gelmek anlamına geldiği için isyan; olumsuz bir manayı ifade eder. Bu nedenle isyan kelimesi, kıyamdan farklı olarak kötü bir çağrışıma sahiptir. Müslümanlar; yaptıkları başkaldırıya “isyan” adını değil, “kıyam” adını verir. Çünkü terbiye aracı olan asa, sadece Müslümanların elindedir ve ancak onlara karşı gelmek isyandır. Elinde terbiye asası olmayan kimseye karşı gelmek isyan değildir. Yönetimi ve gücü elinde bulunduranlar ellerinin durumuna bakmaksızın kendilerini terbiye edici olarak görür. Bu nedenle kendilerine karşı gelenleri “asi” olarak nitelendirirler. Oysa meşruiyet güçle değil, elin ve asanın durumuyla alakalıdır. Bu nedenle onlar Müslümanların terbiye etme vazifesini kabul etmeyerek asi olmuştur. Beni İsrail, “işittik ve isyan ettik” dediklerinde aslında Musa’nın(as) asasına karşı gelmiş oldular. Yani onun terbiye etme misyonuna ve hükmüne karşı gelerek asi oldular. Çünkü asa onun elindeydi.

Amerikan şefi sopayla zuhur ederken aslında kendini dünyanın terbiyecisi olarak görüyor. Burada şöyle bir mesaj verilmeye çalışılıyor; “Asa elimde olduğuna göre kim bana karşı gelirse asidir.” Eğer asa sağ elde değilse ona karşı gelmek isyan değil, kıyamdır. Cihattır. Çünkü bu durumda o; asa değil, silahtır. O terbiye aracı değil, öldürme aracıdır. Adam asayla zuhur ederek otomatik olarak kendisine karşı gelenleri “asi” durumuna düşürmeyi hesap ediyor. Ama bu, ancak Müslümanların hakkıdır. Ancak onlara karşı gelenler asi olur. Çünkü sağlam ve emin elin sahipleri olarak asa sadece Müslümanların hakkıdır.

Emin eldeki asa sahiplerine selam olsun