Asker aileleri:"Devletten adalet istiyoruz"
Askerlik yaparken birliklerinde şüpheli ölümle hayatlarını kaybeden askerlerin aileleri,İLKHA'ya kouşarak devletten adalet istediklerini dile getirdiler.
BATMAN- Askerlik yaparken birliklerinde şüpheli olarak hayatlarını kaybeden Piyade Er Nihat Özcan, Piyade Er Mahsum Adlığ ve Piyade Er Veysi Fırat’ın aileleri İlke Haber Ajansı’na konuşarak, mağduriyetlerini dile getirdiler.
“Madem ki unutmamışsınız niye şahitlik etmiyorsunuz?”
Hatay'ın Hassa Gökhan Sınır Karakolu'nda 19 yıl önce askerlik yapan Batmanlı Piyade Er Nihat Özcan'ın tezkeresine 3 gün kala firar ettiği iddia edilmiş ve Özcan Suriye sınırında sırtından vurularak katledilmişti. 19 yıl önce kim tarafından öldürüldüğü bilinmeyen Piyade Er Nihat Özcan’ın kardeşi Şeyhmus Özcan, “Benim abim gönüllü olarak tecilini bozup askere gitti, tezkeresine kadar da izin kullanmadı. Kaldı ki tezkere gününde saat 16’yı 55 geçe firar ettiğini söylüyorlar. Yani kuş olsa uçamaz. Benim abimin tek şahidi o Kuran-ı Kerim’dir. Suriye Devleti onu teslim ederken bile heyeti ağlıyordu. Bizim heyet ise sesini bile çıkartmıyordu. Hala da devletin yetkilileri bunu unutmamış. Niğde Valisi ve Bitlis Müftüsü bir ay önce beni aradılar. Diyarlardı ki, hala Nihat’ı ve acısını unutmamışız. Mademki unutmamışsınız niye şahitlik etmiyorsunuz? Niye doğruları söylemiyorsunuz?” diye sitem etti.
Yetkililere seslenen askerin kardeşi Şeyhmus Özcan, “İsterse bu şehitliğe sahip çıksınlar, isterse de hiç şehide sahip çıkmasınlar. Zaten Allah şehitliğini vermiş ona. Asker arkadaşlarına da ulaştığım kadarıyla Nihat 5 vakit namazını kılan, abdestli gezen, sürekli Kuran’ı yanında taşıyan ve okuyan bir insandı. Kesinlikle firar ettiğine inanmıyoruz diyorlar. Yetkililer gelsin onlara liste vereyim. Bu yetkilileri Allah’a havale ediyorum, mahşerde de hepsinin imanlarından davacıyım.” ifadelerini kullandı.
“10 günlük asker iken nöbet başında öldüğünü öğrendim”
2013 yılının Mart ayı başlarında 10 günlük asker iken nöbet başında öldüğünü öğrendikleri oğulları Piyade Er Mahsum Adlığ’ın babası Mehmet Mirzah Adlığ, “Oğlum 2013 yılının Mart ayında ‘Askerde intihar etti’ diye bana bilgi geldi. Benim oğlum 10 günlük askerdi. İkinci nöbeti tutturdular ona. Benim oğlumun iki ayağında menüsküs, bel fıtığı ve sol gözünde 0.9 derecede görme özürlüğü olduğu halde -18 derecenin altında nöbete gönderdiler, tedavi ettirmediler. Benim oğlum iradesi çok yüksek bir çocuktu. Dini inancı çok yüksek bir çocuktu. Benim oğlum intihar edecek hiçbir durumda da değildi. Benim oğlum annesine, babasına, ailesine çok sadık bir çocuktu.” şeklinde konuştu.
“Devletten adalet istiyoruz”
Bunların bilinçli bir şekilde öldürüldüklerini söyleyen baba Mirzah Adlığ, “Bu komutanlar 1 yıl 6 aydır ben ne kadar dava açıyorsam, mahkeme kararı verilmiyor. Bizi mahkemeye çıkarmıyorlar. Bunların sonu nereye gidecek? 2013 yılından beri 2 bin 126 asker öldürülmüş. Bunun 2 bin 126 kişisine intihar diye süs veriyorlar. Bu çocuklar peki evde niye intihar etmiyorlar? 10 günlük asker iken gidip askerde intihar etsin. Devletimizden adalet istiyoruz. Eğer adalet devlette yoksa kimde arayacağız. Bizim sesimizi duyan hiç kimse yoktur. Ben buradan bütün asker ailelerine çağrıda bulunuyorum. Herkes gelsin, buna birlik olup bu olayları çözebilelim.” çağrısında bulundu.
“Oğlumu şehit mertebesine neden koymadılar?”
2011 yılının Aralık ayında nöbet tuttuğu esnada doğal olarak öldüğü iddia edilen Piyade Er Veysi Fırat’ın babası Mehmet Sait Fırat, “Erzincan’da 59. Topçu Piyade Alayında askerlik yapıyordu. 7 aylık askerdi. Akşam saat 20.00’da onunla görüştük. Bütün ailesiyle görüştü. Oğlum sapasağlamdı. Herhangi bir hastalığı falan da yoktu. Diğer gün sabah saat 10.00’da cevap geldi, ‘Oğlun 24.00-02.00 nöbetinde iken vefat etti’. Ama bilmiyoruz. Onlar otopsi yaptılar. Getirip gömdüler. Artık bu nasıl öldü, öldürüldü mü, kalp krizi mi geçirdi? Onlar önce kalp krizi dediler, ondan sonra nasıl oldu artık bilemiyorum. Oğlumun hakkını aramak istiyorum. Bütün yetkililerden olay nasıl olduysa, ne şekilde olduysa devletten istiyoruz. 02.00 nöbetinde vefat ettiği için şehit mertebesine koymadılar, bu görevdeyken niye koymadılar? Oğlumun herhangi bir hastalığı da yoktu.” diye konuştu.
Öte yandan asker aileleri dün de Atatürk Parkında şüpheli olarak öldürülen oğulları için basın açıklaması yaparak, çocuklarının şehit statüsüne alınmasını istemişlerdi. (Veysi Rüzgar-İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.