Mısır’daki askeri darbeyle daha da kızışan ortamAvrupalı  yabancı şirketleri de endişelendiriyor. Yabancılar yatırım planlarını erteliyor.

 

Mısır`ın birçok kentinde olağanüstü hâl hüküm sürüyor. Devlet Başkanı Muhammed Mursi`nin askeri darbe ile devrilip gözaltına alınmasından sonra Müslüman Kardeşler ile Ordu arasında patlak veren çatışmalarda onlarca kişi can verdi.

 

Siyasi gelişmeler iç savaş tehlikesinin arttığına işaret ederken, Mısır`ın ekonomik hayatı da durma noktasına geldi. Kan kaybeden Mısır ekonomisi Uluslararası Para Fonu`nun tahminlerine göre bu yıl sadece yüzde iki oranında büyüyecek. Enflasyonun hızla arttığı Mısır`ın dış borçlarını ödeyebilmesi için yüklü dış yardıma ihtiyacı var.

 

Otomobil parçaları üreten Leoni`nin Mısır`daki tesislerinde 4 500 kişi çalışıyor. Merkezi Nürnberg`de bulunan Leoni Mısır`daki fabrikalarında otomobil kablo tesisatı imal ediyor.

 

Şirketin basın sözcüsü Sven Schmidt Mısır`daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini, üretim faaliyetlerinin şimdilik etkilenmediğini, ancak her türlü olasılığa karşı tedbir aldıklarını söylüyor.

 

Yatırım Planları Ertelendi

Kahire`deki Alman – Arap Sanayi ve Ticaret Odaları`nın başkanı Rainer Herret de henüz telaşlanacak bir durum olmadığını ve Arap Baharı`nı izleyen iki yılda Alman şirketlerinin gösteri ve şiddet olaylarına alıştıklarını belirtiyor.

 

Herret`e göre, üretimin durdurulması ya da tesislerin kapatılmasının neden söz konusu olmadığını şöyle açıklıyor: “Mısır`daki Alman şirketleri yıllardır elemanlarının eğitimine yatırım yapıyor.

 

Bu nedenle tecrübeli elemanlarını kaybetmemeye ve nitelik seviyesini korumaya büyük önem veriyorlar. Üretime son vermeleri kendileri için de büyük kayıp olur.”

 

Mısır`da 700 dolayında Alman şirketinin üretim tesisleri var. Bunların çoğu sanayi sektörünün klasik temsilcileri. Örneğin otomotiv yan sanayi gibi. Bu şirketler doğrudan Mısır piyasasına çalışmayıp, ürünlerini bütün dünyaya satıyor. Mısır`daki ekonomik durgunluk ihracatçı şirketleri etkilemiyor. Rainer Herret, Mısır`daki huzursuzluğun en çok bu ülkede yatırım yapmayı planlayan şirketler açısından önemli olduğunu ifade ediyor.

 

Odalar Birliği başkanı, “İstikrarın bozulması, yatırımları tıkayan en büyük engel. Çünkü ekonomi politikalarındaki tercihlerin hangi yönde gelişeceğini kimse kestiremiyor. Sağa mı kayacak, sola mı, liberalleşecek mi, yoksa yolsuzluk mu başlayacak? Belirsizlik şirketleri ürkütüyor. Üstelik yatırım için yeteri kadar alternatif de var”, diyor Rainer Herret.

 

‘Hukuk Güvenliği Şart`

12 yıldır Mısır`da dalgıç okulu işleten ve yüz kadar personel istihdam eden Alman işadamı Hans Dilthey, turisti en çok siyasi istikrarın bozulmasının etkilediğini belirtiyor ve kendi sorunlarını şöyle anlatıyor: “Her gün birçok turist gelmek istediklerini, ancak güvenliklerinden endişeli olduklarını söylüyorlar. ‘Yoldayız, ama dönsek daha mı iyi olur?`, diyorlar. Kızıl Deniz sahillerinin güvenli olduğunu, buraya doğrudan uçakla gelebileceklerini ve çekinmek için hiçbir neden olmadığını onlara anlatmaya çalışıyoruz.”

 

Mısır`daki endişe verici gelişmeler nedeniyle Almanya Dışişleri Bakanlığı turistleri Nil turlarına katılmayıp, Assuan ve Lüksor kentlerine gitmemeleri hususunda uyarıyor. Odalar Birliği Başkanı Rainer Herret, rezervasyonların hızla azalmasının Mısır ekonomisine ağır darbe indirdiğini ve bu ülkede yatırım yapmayı zorlaştıran dolaylı ticari engellerin kaldırılması gerektiğini söylüyor ve ekliyor: “Hukuk güvenliğinin olmaması Mısır`a ihracat yapmayı zorlaştırıyor. Oysa bu yılın ilk üç ayında bu ülkeye yaptığımız satışlarda artış olmuştu. İşlerin kötüleştiğini söyleyemeyiz ama Mısır`ın çok daha fazlasına imkân tanıyan ekonomik potansiyelinin yapıcı düzenlemelerle değerlendirilmesi gerekir.”

                             DW-Deutsche Welle