Bakan Pekcan, Endonezya Sanal Genel Ticaret Heyeti programında konuştu
Programa video konferansla katılarak Covid-19 pandemisinin küresel ekonomiyi etkilemeye devam ettiğine işaret eden Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye'nin de pek çok diğer ülke ile ikinci dalgayı yaşadığını aktardı.
Türkiye'nin ürünleriyle dünyanın her pazarında olmayı hak ettiğini belirten Bakan Pekcan, Ticaret Bakanlığının web sitesinde yer alan haberde, "Üretimimize, ihracat potansiyelimize, rekabet gücümüze, iş insanımızın dinamizmine ve zorluklar karşısındaki mücadelesine güveniyoruz. Farklı pazarlara açılma ve mevcut pazarlardaki ihracat portföyümüzü derinleştirme mücadelemizi sürdüreceğiz." dedi.
Pekcan, ülkenin gelişim ve kalkınması için üretim ve ihracatın devam etmek zorunda olduğunu belirterek, ihracatçıların büyük bir çabayla ticari faaliyetleri sürdürdüğünü, sanal ticaret heyetleriyle bu çabalara destek olmayı amaçladıklarını söyledi.
Mayıstan bu yana genel nitelikli olarak 12 ülkeyi kapsayan 10 farklı sanal heyet programı düzenlendiğini bildiren Pekcan, Endonezya'ya yönelik söz konusu programın ise genel nitelikli olarak düzenlenen 11'inci sanal heyet programı olduğunu aktardı.
Pekcan, sektörel nitelikli heyetleri de dahil edildiğinde toplam 44 ülkeye yönelik 34 farklı sanal heyet organizasyonu yapıldığını dile getirerek, "Bu programlarda, 600 firmamızın 1600 yabancı firma ile buluştuğunu ve 5 bin 300'ün üzerinde ikili iş görüşmesi yaptığını görüyoruz. Heyetlere ilave olarak 6 sanal fuarımızın da toplamda 50 binin üzerinde ziyaretçi ile tamamlandığını ayrıca ifade etmek isterim." diye konuştu.
Sanal heyetlerin Türkiye ihracatçısının esnekliğini, dinamizmini, zorluk ve belirsizlikler karşısındaki çözümleme kabiliyetini gösterdiğini kaydeden Pekcan, bugüne kadar sanal heyet ve faaliyetlere gösterilen ilginin memnun edici olduğunu ve yeni normalin parçası olarak sanal tanıtım faaliyetlerine devam edilebileceğini söyledi.
"Ürünlerimizle dünyanın her pazarında olmayı hak ediyoruz"
Bakan Pekcan, Türkiye'nin ürünleriyle her zaman ve her koşulda dünyanın her pazarında olmayı hak ettiğini aktararak şunları kaydetti: "Üretimimize, ihracat potansiyelimize, rekabet gücümüze, iş insanımızın dinamizmine ve zorluklar karşısındaki mücadelesine güveniyoruz. Kolay pazara herkes ihracatçı olur. Bizim bu zorluklara karşı ihracatımızı nereden nereye getirdiğimiz önemli. Farklı pazarlara açılma ve mevcut pazarlardaki ihracat portföyümüzü derinleştirme mücadelemizi sürdüreceğiz."
Endonezya'nın da her zaman Türkiye'nin daha fazla olmak isteyeceği bir ülke pazarı olduğuna işaret eden Pekcan, G20 ülkesi olarak dünyanın en kalabalık 4'üncü ülkesi olduğunu anlattı.
Bakan Pekcan, Endonezya gibi büyük bir pazara 300 milyon doların altında bir ihracat yapıldığına değinerek, "Bu ülkeye karşı yaklaşık 1 milyar dolarlık bir ticaret açığının olduğunu" vurguladı.
"Endonezya'ya çok daha fazla ihracat yapabiliriz"
Bu tabloyu değiştirmek gerektiğini belirten Pekcan, şöyle devam etti: "Ticaretimizi çok daha yüksek bir seviyeye çıkarabileceğimize, dış ticaret dengesini de lehimize düzeltebileceğimize inanıyorum. Bizler resmi düzeyde, diplomatik ve hukuki manada Endonezya ile olan ikili ticaret altyapımızı güçlendirirken sizlerin de Endonezya ile ilgili pazar stratejilerinizi geliştirmenizi bekliyoruz. El ele vererek istediğimiz sonuçları alacağımızı, coğrafi uzaklığa rağmen, Endonezya'ya çok daha fazla ihracat yapabileceğimizi değerlendiriyorum."
Düzenlenen Sanal Ticaret Heyetine, makine, metal, kimya ve gıda gibi farklı sektörlerden katılım olmasının sevindirici olduğunu dile getiren Pekcan, Endonezya ile ikili ticareti daha dengeli ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşturmak için müzakereleri devam eden Kapsamlı Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın (KEOA) sonuçlandırılmasına büyük önem verdiklerini bildirdi.
Pekcan, Türkiye ile Endonezya arasında bir serbest ticaret alanı kuracak olan bu anlaşmanın müzakerelerine pandemi döneminde de sanal ortamda devam ettiklerini söyledi.
Olumlu yönlerin yanı sıra tüm olumsuzlukların da burada masaya yatırıldığını bildiren Pekcan, "Olumsuzlukları nasıl lehimize çevirebileceğimizi değerlendirerek, bunları ticarete ve ihracat artışına çevirmek için hep birlikte çalışmalıyız." dedi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.