BİNGÖL - Bingöl'ün Solhan ilçesindeki baraj şantiyesinde çalışan işçiler, ağır araçların köy yollarını tahrip ettiğini, inşaatın başladığından bu yana yerel işçilere adil davranılmadığı ve bölge halkına haksızlık yapıldığı gerekçesiyle greve gittiler.


Baraj inşaatını yürüten firma yetkilileriyle yapıkları görüşmelerin sonuçsuz kaldığını, bu yüzden yaşadıkları sorunlara dikkat çekmek amacıyla greve gittiklerini İLKHA'ya anlatan işçiler, "Bizim amacımız halimizin ne olacağıdır. Yollardaki mucuru görüyorsunuz. Sırf bu mucurdan dolayı 19 yaşındaki bir gencimiz hayatını kaybetti. Bunu bin kere dile getirdik. Ağır vasıtalar yolları mahvediyor, ama adamların umurunda bile değil. Yetkililer bizi muhatap bile almıyorlar. 'İsteyen çalışsın istemeyen çalışmasın' diyorlar. 14 muhtarlık burada çıkan tozu dumanı yutuyor, bir kişi bile gelip buranın akıbeti ne olacak diye sormuyor. Köyün evi, bağı,bahçesi bir kenara, bir tarihi mirası var, bir tarih yok oluyor." dediler.


Bize adil davranılmıyor
Bölgeden olan işçiler ile yerli halka adil davranılmayıp haksızlık yapıldığını belirten işçiler, "Bizim insanımız asgari ücretle çalışıyor, diğer illerden gelen işçiler ise 2 bin TL'den az ücretle çalışmıyorlar. Ayrıca bizi 12 saat çalıştırıp mesai vermiyorlar. Bölge insanının cenazesi çıktığında izin verilmiyor, hastası olana izin verilmiyor. Cenazeye giden adamdan da ölüm raporu isteniyor, rapor getirilmeyince kesinti yapılacağı söyleniyor ve yapılıyor. Kendi adamlarını, iş başı yapmadan bile şantiyenin araçları ile Bingöl'den alıp getiriyorlar. Bu bölgede hiç mi çalışacak kimse yoktur da, başka illerden elemanlar getiriliyor. İnşallah Kalkınma Bakanımız sesimizi duyar da, 'Gidip vatandaşımın halini sorayım' der. Yarın seçimde yanımızda olmaları değil, bugün, bu dar günümüzde yanımızda olmaları önemlidir." diyerek sitemlerini dile getirdiler.


Firmanın yaptığı toplantıda, yetkililere sorunları anlattıklarında, 'Benim param var, ben sizi takmam. Ne senin başbakanını takarım ne de bakanını takarım. Devletin parası olmadığı için ben gelmiş burada iş yapıyorum.' dediğini aktaran işçiler, "Kendi adamlarını getiriyorlar. Burada çalışmak bölge halkının mı hakkı, yoksa dışarıdan birinin hakkı mıdır? Yeni gelen şantiye şefi dâhil, kendi ekibini kurmaya çalışıyorlar. Kursunlar da, ona kimsenin bir şey dediği yoktur. Ancak bizim insanımıza verilen asgari ücrettir, ekmeğimizle oynamasınlar. Biz şoför olarak bin 500 TL ücret alıyoruz, kendi şoför olan adamları ise, '2 bin 500 lira ücret almazsak çalışmayız.' diyorlar. Hakkımızı aradığımızda da suçlu duruma düşüyoruz." ifadelerini aktardılar.


İşçiler, greve gitmelerindeki amaçları konusunda da, "Biz burada bir şey yapmıyoruz. Hakkımızı istiyor, hakkımıza sahip çıkıyoruz. Bugüne kadar yerimizi kimseye terk etmemişiz etmeyeceğiz de. İki gündür bekliyoruz kimse gelip sormuyor, bir şey yapmıyor. Bakan, Savcı ve Kaymakam halkın yanında olmalıdır. Bir durum olduğunda şantiyeye değil halka gidip, halkı dinlemelidir. 'Burada hayvanlar telef oldu' dediğimizde, 'Yalan söylüyorsunuz.' diyorlar. İnanmaları için de hayvanın derisini götürmemizi istiyorlar." dediler.


Baraj inşaatında sağlıksız ve güvensiz bir ortamda çalıştıklarını ifade eden işçiler, "Savcıları da göreve çağırıyoruz. Burada bir dinamit deposu var. Her yerde bunun standardı vardır. Standartların çok üstünde dinamit bulunduruyorlar. Çevre Bakanlığından denetleyiciler geldiklerinde pikaplarla başka yerlere taşıyıp kaybediyorlar. Biz haklı olduğumuz için derdimizi size anlatıyoruz. Kendilerini de dinleyin, onlar da sorunu anlatsınlar. Bekli de kendileri haklıdırlar. Haklılarsa haklı olduklarını anlatsınlar." şeklinde konuştular.


İşçilerin dile getirdiği sıkıntılar ile ilgili görüşme talebinde bulunduğumuz firma yetkilileri, görüşmek istemediklerini belirttiler. (Behçet Aslan - İLKHA)