Abdullah ASLAN
Batıl(ı) el(it)ler dert görmesin diye derde giriftar olmak
PKK'nin Beşiktaş'taki saldırısı sonrası Batı'nın ikircikli tavrı ayan beyan yine ortada. Bu saldırının arkasında kendilerinin olduğu artık şüphe götürmez bir gerçek.
Saldırıyla ilgili yaptıkları açıklamaların hiç birinde derde derman olacak tek bir söz veya adım yok. Hatta edinilen bilgilere göre İstanbul saldırısının olduğu gün ABD, PKK/PYD'ye dengeleri değiştirecek füzeler göndermiş; saldırıdan sonra da ikinci Kandil diye tabir edilen Şengal'de taraflar kendi aralarında görüşmeler yapmış.
Fitnenin başı ABD, bölgenin istikrarsızlığı için dört bir tarafta sözü edilen yapıyı desteklemeyi bir strateji haline getirdi.
Şu an söz konusu örgüt Irak'ta, Türkiye'de ve Suriye'de sadece yerel unsurlara karşı; ama dış güçlerin himayesinde ve emrinde bir siyaset güdüyor. Maksat bütün parçalarda kaos ve gerilim sürsün.
Irak Kürdistan'ında Barzani, Suriye'de PYD'li olmayan herkes, Türkiye'de hükümet ve diğer İslami yapıların neredeyse tümü ilgili örgüt konusunda sıkıntılı ve tepkisel, ancak Batı'nın desteklediği tek örgüt de bu örgüt.
Örgütün, destekçileriyle ilgili tavrı da aslında sonra değişebiliyor. Yani örgütün sağı solu belli değil. Dün verilen desteğin karşılığı bugün ölüm olabiliyor. Şu an destek verenlerin bir kısmı yarın stingerler gelince hedef konumunda olabilirler. Çünkü daha önce de benzer durumlar yaşandı.
Mesela Şengal'de Barzani'ye huzursuzluk verenler ile İstanbul'da bombayı patlatanlar, Barzani'nin kurtarılması için birlik gönderdiği ve Türkiye'nin de destek için koridor açtığı Kobani'den gidenlermiş. Yani Barzani ile Türkiye'nin desteğiyle IŞİD'ten alınan ve PYD'ye bırakılan Kobani, şimdi iki “yardımcı güc”ün maalesef kâbusu haline gelmiş durumda.
Türkiye, onların düşman bellediği unsurlara karşı onların tetikçiliğini yapmaktan vazgeçmeli. Nasıl Türkiye'de bombalar patlatılınca onların meclislerinde ve şehirlerinde Türkiye aleyhine gösteriler tertipleniyorsa ve bu teşvik ediliyorsa Türkiye de bu yönlü bir siyaseti göstere göstere olmasa da sergileyebilir. Kime nasıl davranacağımızı artık başkaları değil biz belirlemeliyiz. Batıl(ı) el(it)ler dert görmesin diye derde giriftar olmak neyimize bizim.
Türkiye; PYD ve Batılıların düşman bellediği yapılara karşı artık bu denli ileri derecede tepki göstermekten vazgeçmeli. Onların kâbus diye bellediği yapılara onlardan daha fazla düşmanlık etmenin bir gereği kalmamıştır.
Bütün bu mefsedete ses çıkarmayanların kurtulacağı hiç sanılmasın! Füzelerin kime niyet edildiği belli ancak kime kısmet olacağı hiç de belli değil…
Şuan PYD/PKK'nin güçlendirilmesi düşüncesine göz yumanların, yarın öbür gün pişman olacakları kesindir. ABD bu füzeleri verirken IŞİD'in uçakları yok ki ona karşı verilmiş olsun. Gün gelir de bunlar başlarına düşünce iş işten geçmiş olabilir.
Selam ve dua ile…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.