Batman’da Şeyh Muhammed Kazım Cami ve Medrese açılışında konuşan İl Müftüsü Turgut Erhan, cami ve medreselere yapılan saldırılara vurgu yaparak, milletin benliğinde var olan İslam'ı yok edemeyeceklerini belirtti.

Batman’ın Gap Mahallesi'nde hayırseverlerin destekleriyle yaklaşık 2 buçuk milyon TL’ye mal olan 3 bin 500 kişilik Şeyh Muhammed Kazım Cami ve Medrese yapılan program ile dualar ve salâvatlar eşliğinde açıldı.

Açılışa; Batman İl Müftüsü Turgut Erhan, Nakşibendî Tarikatından Şeyh Muhammed Kazım’ın oğlu ve halifesi Şeyh Muiniddin Aydın, bölgenin âlim ve kanaat önderleri ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, ilahiler seslendirilerek, dualar edildi. Cami ve medreselerin önemi hakkında bir konuşma yapan Şeyh Muiniddin Aydın, camilerin mü’minler için öneminin çok büyük olduğunu söyledi.

Camilerin Müslümanların kalplerine nur, gönüllerine neşe ve huzur bahşettiğini vurgulayan Aydın, “İslam dini, mü’minler arasında sevgi, kardeşlik ve yardımlaşma şuurunun yerleşmesi için her türlü müesseseyi kurmuştur. İslam’daki bu müesseselerinin başında ise cami gelir. Cami, mü’minleri Allah katında yükselten ilahi bir kurtuluştur. Cami, mü’minlerin hayatına kök salmış rahmani bir yapıdır. Cami insanların var olma sebebi olan ibadet ocağıdır. Cami insanları Allah’a çağıran iman sembolüdür. Cami minareleri Allah’ın bir olduğunu haykırarak şahadet parmaklarıdır. Minber ve kürsüler ise mü’minlere ahlak, fazilet, adalet, kardeşlik, saygı, sevgi, çalışma ve ilim dersi veren hak mektepleridir.” dedi.

Batman’da yeni bir cami ve medreseyi açmanın mutluluğu ve huzuru içerisinde olduklarını söyleyen Batman il Müftüsü Turgut Erhan, “Hiç şüphesiz Peygamber Efendimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Mescid-i Nebevi’yi inşa edip ve hemen yanı başına Suffa Ashabı’nın ilim tedris edebileceği bir medreseyi inşa etmişti. Ecdadımızda; ilim, irfan, temizlik, eğitimin, öğretimin ve ibadetin yer almış olduğu bu külliyeleri inşa etmiştir. Kadim medeniyetin izlerini taşıyan bu topraklarda da ibadet mekânlarıyla, camileriyle, medreseler hep beraber gelmiştir.” diye konuştu.

“Kardeşliğin, yardımlaşmanın ana düsturu camiler ve medreselerdir”

Toplumun ıslahında önemli yere sahip olan cami ve medreseleri inşa edenleri bir kez daha kutladığını sözlerine ekleyen Erhan, “İnsanların mutluluğu ve huzuru yakalayabilmesi için hakikaten dünya üzerinde de söz sahibi olabilmesi için ilim, bilim elde etmeli ve bunu da hayata geçirip yaşayabilmelidir. Kardeşliğin, bir arada bulunmanın, yardımlaşmanın, kaynaşmanın ana düsturu bu merkezlerdir. Cami merkezli dünya baktığımız zaman hem dünyamızı, hem de ahretimizi kurtarabileceğimizi hiçbir zaman unutmadan, medreselerde okumalı, bu çerçeve içerisinde camilerimize, mescitlerimize, okullarımıza, Kur’an kurslarımıza bu nazarla bakmalıyız.” ifadelerini kullandı.

“Bu milletin benliğinde var olan İslam’ı yok edemeyeceklerini bilmeleri gerekir”

Bölgemizde yaşanan çatışmada mescitlerin, medreselerin ve Kur’an-ı Kerim’lerin yakılıp-yıkılmasına da değinen Erhan, şunları söyledi: "Hiç şüphesiz bu ilmin, irfanın merkezlerine dönük bir takım olumsuz hareketleriyle beraber buraların içerisine girip de camilerimiz tahrip edenleri, Kur’an-ı Kerim’e dönük olarak bunları tahrip edenleri de görünce üzülüyoruz. Bu milletin benliğinde var olan İslam’ı yok edemeyeceklerini bilmeleri gerekir. Bütün bunlar üzücü hadiselerdir. Bu topraklar uzun yıllardır İslam ile beraber yoğrulmuş olan topraklardır. Özellikle başı taşı ettiğimiz Kur’an-ı Kerim’e dönük olarak yapılan bu hadiseleri de kınıyorum. Zira bunun sonu uçuruma gidebilmektir. Bu gerçeği de görmeleri gerekir."

Program, verilen yemeğin ardından son buldu.

İLKHA