İşgalci ABD'nin "Yüzyılın Anlaşması" adı altında Filistin'i imha, Kudüs'ü siyonist çeteye peşkeş çekme girişimi bütün Türkiye'de olduğu gibi Batman'da da telin edildi.

HÜDA PAR Batman İl Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen kitlesel basın açıklaması Cuma namazı çıkışı, saat 13.30'da Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirildi.

"Kudüs'e Sahip Çık" adıyla yapılan basın açıklamasında vatandaşların yansıra çok sayıda STK mensubu, siyasi parti temsilcileri, kanaat önderi ve âlim katıldı.

Yağışlı havaya rağmen yüzlerce Kudüs aşığı Batmanlının katıldığı etkinlikte sık sık tekbirler getirildi, işgalci ABD ve siyonist çete lanetlendi. Kudüs'e sahip çıkılacağı sözü verilen etkinlikte Filistin ve Kudüs'ün sahipsiz olmadığı belirtildi. Bu mukaddes toprakların özgürleştirilmesi için tüm Müslümanlara, İslam dünyasına birlik çağrısı yapıldı.

Kur'an-ı Kerim'in okunmasından sonra programda Kürtçe bir konuşma yapan İTTİHADUL Ulema üyesi Molla Osman Teyfur, Kudüs'ün satılık olmadığını, Müslümanların Kudüs'ten asla taviz vermeyeceklerini söyledi.

"Kudüs Müslümanların kalplerinin payitahtıdır"

Teyfur, "Birkaç gün önce ABD Başkanı 'Yüzyılın Anlaşması' adıyla bir anlaşma ilan etti. Kudüs'ü israile verdiğini söyledi. Müslümanların Kudüs'ü unutmalarını istedi. Bizler de Kudüs'ü unutmayacağımızı ilan etmek için ve bu kararı kabul etmediğimizi belirtmek için toplandık. Zira Kudüs, Filistin davası tüm Müslümanların davasıdır. Yeryüzünde tek bir Müslüman kalsa dahi bu şeytani kararı kabul etmeyecektir. Zira Kudüs Müslümanların kalplerinin payitahtıdır. Müslümanlar asla Kudüs'ten taviz vermeyecektir. Kudüs Peygamberlerin bizlere mirasıdır. Kudüs Müslümanları beklemektedir. Kudüs satılabilecek bir ev, bağ, bahçe değildir. Kimse Kudüs'ü satamaz." diye konuştu.

Konuşmanın ardından yapılan basın açıklamasını HÜDA PAR Merkez İlçe Başkanı M. Şerif Durmaz okudu.

"Bu, işgalin meşrulaştırılması noktasında kirli bir iş birliğidir"

Emperyalistlerin kirli planlarına dikkat çeken Durmaz, "ABD Başkanı Trump, işgalci siyonistlerin güvenliğini merkeze alan, Filistinlileri ebediyen yurtlarından sürmeyi hedefleyen, 'Yüzyılın Anlaşması' adını verdiği planını açıkladı. Emperyalizmin genel karakteri olan işgal ve sömürü için uluslararası hukuku hiçe sayma alışkanlığı, bu açıklamayla bir kere daha deklare edilmiş oldu. Özellikle Kudüs'ün statüsü konusunda tamamen sapkın bir inançtan hareketle oluşturulan iddianın ve teröre dayanan eylemin meşrulaştırılması, siyonistlerin yine körü körüne ABD tarafından desteklenmesi, terörün yaygınlaştırılması ve işgalin meşrulaştırılması noktasında kirli bir iş birliğidir." ifadelerini kullandı.

"Bu anlaşmayı kabul eden herkesi, Filistin'in düşmanı ve Kudüs'ün satıcısı olarak tanımlarız"

Yüzyılın Anlaşması adı verilen planın makyajlı bir savaş çağrısı olduğunu vurgulayan Durmaz, "Dolayısıyla bu bir anlaşma değil, anlaşma makyajlı savaş çağrısıdır. 'Yüzyılın Anlaşması' denilen plan, Kudüs'ün bütünüyle işgal edilmesi, Filistinlilerin vatanlarından çıkarılması ve yıllardır süren işgalin meşrulaştırılması çabasından ibarettir. Kısaca, plan da anlaşma da soykırım, vahşet ve işgal diplomasisidir. İşgalci siyonistler ve onların hamisi emperyalist ABD, yetmiş yılı aşan kan ve zulüm devleti tasarımıyla başaramadıkları projelerini ve yok edilmiş Filistin hayalini, şimdi de bu yolla gerçekleştirmeyi denemektedir. Bu anlaşmayı kabul edenlerle beraber, konuşmaya ve değerlendirmeye değer gören herkesi, Filistin'in düşmanı, Filistinlilerin soykırımcısı ve Kudüs'ün satıcısı olarak tanımlarız." dedi.

"Bu coğrafya, insanlıktan nasipsiz her devlete haddini bildirecek kadar cesur inanmışların coğrafyasıdır"

Hiç kimsenin Filistin'e el koymaya, siyonizme destek vermeye, ABD'ye refakat etmeye yeltenmemesini isteyen Durmaz, "Bu coğrafya, insani değerleri herkese sunma noktasında cömert, insanlıktan nasipsiz her şahsa, her devlete ve her zihniyete haddini bildirecek kadar mert insanların ve cesur inanmışların coğrafyasıdır. Irak, Kuveyt, Yemen, Suriye, Afganistan ve daha birçok bölge; ülkesi, milleti ve toplumu ABD'nin ne işe yaradığını, siyonizmin hayallerinin gerçekleşmesi için neler yaptığını yaşayarak ve zulmün her çeşidini görerek bilmektedir. ABD şimdi, 'Bak elimde silah değil, kalem var.' şirinliğiyle yeni bir yol, yeni bir son aramaktadır. Biz bu yolun bölge için barış ve huzur, ABD ve işgal rejimi içinse önlenemez son olmasına tüm imkânlarımızla gayret edeceğiz." açıklamasında bulundu.

"Müslümanların vahdetiyle bu kirli plan çöpe atılacaktır"

Müslümanların vahdetiyle bu kirli planın çöpe atılacağını belirten Durmaz, şunları söyledi: "Evangelist-siyonist iş birliğinde üretilen yüzyılın planı, yüzyılın rezaleti, yüzyılın dayatması, yüzyılın kurnazlığı, insanlığın onur ortaklığıyla, Müslüman kitlenin idrak ve şuur birlikteliğiyle yırtılıp çöpe atılacaktır. Bu planı yazanlar, yayanlar, bu plan üzerinden ABD ve siyonist işgalciye yanaşanlar da tarihin çöp sepetine atılanlar kervanına katılacaklardır. Bilinsin ki, Filistin ne işgal rejiminin hedeflediği kadar küçük, ne de ABD'nin düşündüğü kadar aciz bir devlettir ve bilinsin ki, intifada sadece Filistin'e ve Filistinlilere ait değil, bütün insanlığa ve yerküreye hâkim bir bilinçtir. Bu planın tek olumlu yanı; evangelizme, emperyalizme ve siyonizme karşı küresel intifada çağrısının karşılık bulmasını hem kolaylaştıracak hem hızlandıracak hem de katılanların sayısını artıracak olmasıdır."

"Müslümanlar emperyalistleri İslam topraklarından kovmaya hiç olmadığı kadar yakındırlar"

Müslümanların emperyalistleri İslam topraklarından kovmaya hiç olmadığı kadar yakın olduğunu vurgulayan Durmaz, "Biz Hazreti Ömer'den, Selahaddin Eyyubi'den, Abdülhamit'ten miras kalan ilk kıbleyi koruma gururunu, İbrahimî yaşayışın merkez coğrafyasını bağımsız Filistin ve özgür Filistinliler ile birlikte devam ettirme onurunu yaşamakta ve mukaddes bir miras olarak gelecek nesillere aktarmakta kararlıyız. ABD ve işgal rejimi şunu bilsin ki; içinde bağımsız Filistin, özgür Kudüs ve işgal ettiği bütün topraklardan çekilmiş israil kavramlarının ve bunu sağlayacak kuralların olmadığı hiçbir sözleşme, anlaşma ve plan; imzamıza da rızamıza da sahip olamaz. Çok açık söylüyoruz, Ortadoğu'dan defolan ABD ve Filistin'de derdest olan işgal rejimi hedeflerine hiç olmadığı kadar yakın, bu hedefler noktasında birlik ve beraberlik oluşturmak açısından da daha önce hiç olmadığı kadar kararlıyız." şeklinde konuştu.

"Yaşasın Müslümanların onuru, yaşasın insanlığın barış ve huzuru güzel Kudüs"

Durmaz son olarak şunları kaydetti: "Karanlık, şafağın sökmesiyle yok olacaktır. Zulüm hak güçlenince bitecektir. Müslümanlar, kardeş olduklarının farkına vardığında, birbirlerine yönelik çatışmacı dili bıraktığında ve namlularının yönünü değiştirdiğinde küfre karşı galip gelecektir. Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa'nın işgalden kurtulmasını ve siyonist esaretin sonlanmasını istiyorsak, Müslümanlar olarak ilk hedefimiz vahdet olmalıdır. Kudüs bizim birleşmemizi beklemektedir.  Biz kendi aramızda birlik kuramazsak, bu zillet hali, yaşadığımız bu acılar katmerleşerek devam edecektir. Buradan, bir kez daha bütün dünyaya ilan ediyoruz ki, Aksa sadece Filistinlilerin değil, Rabbimizin çevresini mübarek kıldığı ümmetin ortak değeridir. Filistin toprakları da satılık arsalar değil, Filistinlilerin vatanıdır. Yüzyıllık planlar ve hesaplarla hiç kimse bu gerçeği değiştiremeyecektir. Yaşasın bağımsız Filistin! Yaşasın Müslümanların onuru! Yaşasın insanlığın barış ve huzuru güzel Kudüs! Bu meydandan söz veriyoruz; Filistin de Kudüs de özgürleşecek ve ABD de işgal rejimi de Ortadoğu'dan defolup gidecektir."

İLKHA