Bediüzzaman Sempozyumu Mardin'de Başladı

Bediüzzaman Sempozyumu Mardin'de Başladı

Mardin Artuklu Üniversitesi'nde üç gün sürecek olan ''Münazarat Ekseninde Kürt Meselesi ve Milliyet Fikri'' sempozyumu başladı. Sempozyum boyunca 75 akademisyen Said Nursi'nin 'Kürt Reçetesi'ni masaya yatıracak.

MARDİN - Mardin Artuklu Üniversitesi'nde ''Münazarat Ekseninde Kürt Meselesi ve Milliyet Fikri'' sempozyumu başladı. Mardin Artuklu Üniversitesi Vali Mehmet Kılıçlar Konferans salonunda düzenlenen Sempozyumun açılışına AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, eski bakanlardan Rıza Akçalı, AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ, Said Nursi'nin talebeleri, çevre üniversitelerin rektörleri ve çok sayıda gazeteci ve akademisyen katıldı.

Kuran-ı Kerim ile başlayan sempozyumun ardından açılış konuşmasını ise sempozyum düzenleme Kurulu Üyesi Dr. İsmail Benek yaptı. Risale Akademi Başkanı Dr. İsmail Benek, üniversitedeki sempozyum ile bilim dünyasının yeni bir döneme girdiğini belirtti. Son 100 yılda Said Nursi'nin tartışılmaz bir yerinin olduğunu belirten Benek, "Bu başkası yok demek değildir. 5 bin sayfa eser yazmış, 100 yıl önce Münazarat ile çözüm önerileri sunmuş bir alimin fikirleri bugün üniversitede konuşulacak. Konuyu akademik ortamda konuşmak istiyoruz."dedi.

Said Nursi'nin evrensel muhataplarını da olduğuna vurgu yapan Benek, "Almanlara, Japonlara, Araplara, Türklere, Kürtlere, Hintli ve Pakistanlılara, Kafkaslara, Mısırlılara, Acemlere, Avrupa'ya, Norveç'e, Finlandiya'ya, İsveç'e seslenmiş ve onları özellikleri ile yorumlamıştır" şeklinde konuştu.

MARDİN BEDİÜZZAMAN'IN HAYATINDA ÖNEMLİ BİR ŞEHİR
Sempozyum Başkanı Akademik Araştırmalar Vakfı Başkanı Prof Dr Gürbüz Aksoy ise, vakıf olarak yitik değerleri ortaya çıkarmayı amaçladıklarını söyledi. "Bediüzzaman'ı Türkiye ile buluşturmak istiyoruz. Mardin Bediüzzaman'ın hayatında önemli bir şehir. Münazarat ile Bediüzzaman'ın 100 yıl önceki yaklaşımlarının bugün karşılığı nedir sorusunun cevabını arayacağız. Bölgede yaşadığımız bir yangın var. Bu ızdırabı çözmemiz gerekiyor. Hiçbir popilitereye gerek yok. Herkes elini taşın altına koyması gerekir. Herkes bu ızdırabı hissetmeli ve duymalıdır. Biz Artuklu Üniversitesi olarak, bu sempozyumu gerçekleştiriyoruz. Çünkü bu ızdırabın bir sonucudur. Kendiliğinden oluşmuş değildir."dedi.

KÜRTLERBAŞKASINA BENZEMEZ
Daha sonra kürsüye gelen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ise, Bölgede yaşanan olaylara değinerek şunları söyledi: "Bediuzzaman diyor ki, Biz Kürtler başkasına benzemeyiz. Bu çok önemlidir. Biz yakinen biliyoruz ki içtimai hayatımız yani bizim sosyal hayatımız Kürtlerin sosyal hayatları Türklerin hayat ve saadetinden neşret eder Türkler ve Kürtler asırlardır kader birliği yapmıştır birbirine iç içe olmuştur. Birilerin varlığı diğeri ile kayıp olan ve birlikte yaşamaya mecbur değil mahkûm olanlardır. Bediuzzaman sürekli bu mesajları vermesine rağmen ve bütün arkçılık ve ırkçılık hareketlerine karşı bir set gibi durmasına rağmen bölücülük ile suçladılar Ve bugün huzurumuzda talebeleri var. Talebeleri çok önemli bir kısmı gayri Kürt olanlardır. Sadece Kürtlerden değil doğusundan batısından her yerden talebeleri var. Ve onun misyonunu her tarafta ırkçılığa karşı büyük bir set oluşturdular."

PKK'nın bütün çabasına rağmen Türkler ve Kürtler kardeşçe yaşadığını söyleyen Çelik, "Eğer bugün PKK'nın bütün gayretlerine rağmen bölücülüğü unsuları bütün çabalarına rağmen bu kadar gözyaşı ve şehit olmasına rağmen eğer bugün Türkiye'de Türk Kürt kavgası yoksa Türklerin ve Kürtlerin aynı ruh ve bağnaz fikirliliği aynı Allah'a aynı kıbleye yöneliyor olması ve aynı peygamberin ümmeti olmasından kaynaklanmaktadır. Bunu bilen Türk ve Kürt ırkçılar bu manevi çimentoyu yok etmeye çalışıyor. Bir taraftan Kürtçüler Kürtlere diyorlar ki İslam dini ümmet anlayışı ile sizi sömürge haline getiriyorlar. Kürtlerin esas dini Zerdüşt'tür diyorlar. Bu bölücü hareketin en önemli adamları söylüyor. Diğer taraftan yine dinden mahrum olan Türkçüler Türklerin esas dininin Şamanizm olduğunu ve Türk'e adeta İslam iksirini içen Türklerinde tarih boyunca pasifleştirildiğini söylüyorlar. Eğer ikisi ortadan kalkarsa adeta imamesi kopmuş tesbihe benzer paramparça olurlar. Bugün hale bütün tahriklere rağmen biz yine Türk Kürt kardeşliğini muhafaza ediyorsak, ayrıca aynı camide beraberce saf tutup aynı üniversitede beraber eğitim görüyorsak ve sosyal hayatta ticarette birlikteliğimizi sürdürüyorsak bütün gayretlere rağmen kardeşliğimiz birlikteliğimiz devam ediyorsa işte bu manevi bağlılığımızın devam etmesinden kaynaklanıyor. Bediuzzaman Hz ömrü boyunca buna hizmet etmiştir."şeklinde konuştu.

BEDİUZZAMAN BÜTÜN DÜNYAYA TESİRLER BIRAKMIŞ ÇOK MÜHİM BİR ÂLİM
Artuklu Üniversitesi Rektörü Serdar Bedii Omay da "Üstad BediüzzamanSaid el-Nursî el-Kurdî Hazretleri, genişleyen halkalar biçiminde Anadolu, Osmanlı, İslam coğrafyalarına ve hatta bütün dünyaya kesif, derin ve müspet tesirler bırakmış çok mühim bir âlim olduğunu ifade etti.

Omay, "Dünyanın yeniden şekillendiği, Osmanlı ve İslam topraklarında çok yoğun ve çok hızlı değişimlerin yaşandığı bir zamanda ortaya çıkmış; keskin zekası, yılmak bilmeyen azm ü kararı, dini ilimlere derin vukufiyeti, analitik tefekkürdeki üstün kabiliyeti, muazzam bir müceddid olarak temayüz eden karakteri, fikirlerindeki insicamı, imanı, feragâti, fedakârlığı, hürriyet ve istiklâlden asla vazgeçmeyen mizacı ile kendi zamanını, günümüzü ve istikbalimizi aydınlatmıştır. Onun fazilet ve ahlakı, mazlumun yanında zalimin karşısında dimdik duran kişiliği bütün dünyaya örnek olabilecek tarzdadır. İşte bu külliyatın içinde, engin basiretinin bir tezahürü olan Münazarat adlı eseri, bizim can yakıcı meselelerimizden biri olan Kürt meselesi ve tefrikaya sebep bir nispete varabilen milliyetçilik fikirleri üzerine düşünmemizi sağlayacak niteliktedir. Münazarat, istibdada karşı çıkan, hürriyeti önemseyen, insanların farklı kimlik haklarını teslim eden, yüz yıl önce zuhur eden ulus-devlet ve ulusçuluk projelerinin hatalarını daha tohum halindeyken teşhis eden, bunlara karşı hal çareleri üreten, farklı dillere sahip olup onları hayatın her alanında kullanmanın tabii bir hak olduğunu ifade eden Üstad'ın önemli bir başka eseridir. Bu üç günde, Münazarat çerçevesinde mühim bir meselemizi, Kürt meselesini, milliyetçilik fikirlerini ve bunlara taalluk eden diğer cemiyet meselelerini konuşacağız." diye konuştu.

Sempozyum açılış konuşmalardan sonra bir süre ara verildi. Aradan sonra Doç. Dr. Ahmet Yıldız, "1910'dan Bugüne "Birlikte Düşünmeye" Davet ya da Bediüzzaman Said Nursi'nin Münazarat'ı" ve Mücahit Bilici "Münazarat'ın İngilizce Tercümesi ve Küresel Entellektüel Camiaya Açılması" konuları ile iki ayrı konferans verdi. Konferanslardan iki gün boyunca 5 ayrı oturumlarla Kürt Sorunu konuşulacak. (Mehmet Arasan - İLKHA)

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.