Belçika'daki Etkinlikte Hizbullah Lideri Gümüş'ün Mesajı Okundu

Belçika'daki Etkinlikte Hizbullah Lideri Gümüş'ün Mesajı Okundu

Hz Peygamberin (a.s) Kutlu Veladetleri münasebetiyle Belçika'nın Temse şehrinde düzenlenen ve 6 saat süren Kutlu Doğum Programı'nda coşku hiç eksilmezken, programa Hizbullah cemaati lideri Edip Gümüş'ün mesajı damgasını vurdu.

BELÇİKA- Temse Kutlu Doğum Programında Hz. Peygambere (a.s) ithafen okunan İlahiler, ezgiler, şiirler ve mevlidin yanı sıra, Hizbullah Cemaati lideri Edip Gümüş'ün gönderdiği mesaj da okundu. Gümüş'ün mesajı okunurken salon, "Lebbeyk ya Edip, Lebbeyk ya Hizbullah" sesleriyle yankılandı. Bu arada mesaj okunurken aralarında konuşmacıların da bulunduğu bazı katılımcıların duygulanarak gözyaşlarına hâkim olamadıkları görüldü.

Mesajına Tevbe suresi 100. ayetiyle başlayan Gümüş, "Ey Resulullah'in (sav) muhabbetiyle bir araya gelen, O'na bağlılığını ilan etmek üzere bu coşkuyu yaşayan bacılarım ve kardeşlerim sizleri Allahın selamıyla selamlıyorum. Onun lütuf ve kereminin üzerinizde olmasını niyaz ediyorum." dedi.

Mesajda Avrupa'daki Müslümanlar için 'Günümüz Muhacirleri' tabirini kullanan Gümüş, "Ey günümüzün muhacirleri! Küfrün, münkeratın, haramın zirveye çıktığı bir kıtada yaşıyorsunuz. Bu tür ortamlarda İslam'ı yaşamak ve haramdan korunmak, Üstadın da belirttiği gibi "Ateşten gömlek giymek gibidir." Özellikle neslin muhafazası, kuşkusuz en zor olanıdır." açıklamasında bulundu.

"Öyle bir dönem gelecek ki, o zaman İslam'ı yaşamak avuçta kor tutmak gibidir. Ancak o gün İslam'ı yaşayanların sevapları ise sizinkinin elli katı olacaktır." Ashap: "Ya Resulallah! Bizimkimizin mi elli katı olacaktır?" dediğinde, Resulallah (sav): "Evet sizin amellerinizin elli katı olacaktır." hadisiyle mesajına devam eden Gümüş, Avrupa'da İslamı muhafaza etmenin zorluğuna dikkat çekerek, "İnanıyorum ki, Resulullah'ın (sav) işaret buyurduğu bu dönem, yaşamış olduğumuz dönemdir. Kötülüğün bu kadar yaygınlaştığı ve bütün bu kötülüklerin adının da medeniyet olduğu bir dünyada, İslam'ın sınırlarını muhafaza etmek ve Allah'ın rızası istikametinde bir çizgi üzere olmak, elbette kolay değildir, fakat zorluğuyla beraber bu müstakim çizgiyi muhafaza etmek mümkündür. Bu çizgi üzere olmak, elbette kolay değildir, fakat zorluğuyla beraber bu müstakim çizgiyi muhafaza etmek mümkündür. Bu çizgi üzere olup, İslam'ın sınırlarını muhafaza etmenin karşılığı da kuşkusuz büyüktür. İşte bu çizgiyi muhafaza etmeye çalışan siz kardeşlerimin ortaya koyduğu bu göz alıcı manzara, bunun en büyük delilidir. Tuğyanın ve azgınlığın doruğa çıktığı bir ortamda, Resulullah (sav) aşkıyla bu muhteşem ve muazzam topluluğun mevcudiyeti bunun en güzel teyididir." dedi.

İslam Dışı Bir Hayatın Bedeli Cehennem Azabıdır
Mesajında, "Resulullah (sav)'a iman demek, dünyanın bütün kötülüklerine ve zulümlerine karşı direnmek demektir. Şeytan ve taifesinin baskılarına, hilelerine ve entrikalarına teslim olmamaktır. Onların kınamalarına asla aldırış etmemektir. İslam dışı bir hayata meyletmektense, ateşte cayır cayır yanmayı tercih etmen demektir. Zira inanıyoruz ki, İslam dışı bir hayatın bedeli, cehennem azabında ebedi olarak kalmaktır! Hiçbir akıl sahibi insan, dünyanın değersiz kıymetleri uğruna ahretini heba etmez." ifadelerini kullandı.

Muhammedi sevdanın bir bedel gerektirdiğine vurgu yapan Gümüş, bu bedelin büyüklüğü ve ağırlığı olsa da bu sevdanın değerli olduğunun altını çizerek şöyle devam etti: "Muhammed (sav)'e bağlı olmak ve O'nun sevdalısı olmak, elbette kolay değildir, mutlaka bunun ciddi bedelleri olacaktır. Resulullah'ın (sav) sünnetini muhafaza edip, cemaatimizin ilke ve prensiplerine sıkı bağlı kalmanız durumunda, inanıyorum ki sizler, "Muhacir ve Ensar'a güzellikle tabi olanlardan öne geçenlerin ilkleri" olacaksınız. Elbette Muhacir ve Ensar'dan öne geçenlerin ilkleriyle beraber olmak, ancak yiğit ve kahraman olanların işi olsa gerek. Yani Hz. Ebu Bekir, Ömer, Osman, Ali, Hamza, Ebu Talha, Abdullah b. Mesud, Saad b. Muaz, Es'ad b. Zürare gibi seçkin ashapla beraber olmanın, onların zümresinden sayılmanın ciddi bir faturası olacaktır. Ancak bunlarla beraber olmanın bedeli ne kadar büyük ve ağır da olsa, değer. Zira bunlar, dünya ve ahretin efendileridirler. Aynı zamanda bunlarla beraber olmak, bütün bir enbiya, asfiya, asdika ve şüheda ile de beraber olmak demektir. Bunlar, gerçekten Peygamber sevdalıları idiler. Bunlar, gerçekten Muhammed'in (sav) bağlıları idiler. Zira onlar, Resulullah'a (sav) en kritik ve tehlikeli zamanlarda, "Ey Allah'ın Resulü! Eğer bize denizi göstersen, hiç tereddüt etmeden denize atlarız!" diyorlardı. Resulullah (sav)'in sevdası demek, aziz İslam davası uğruna bütün bir dünyayı feda etmek demektir. Sizlerin böylesi bir yolu tuttuğunuzdan hiç şüphe yok. Çünkü sizin burada olmanız, Resulullah'a (sav) olan bağlılığınızın bir nişanesidir."

O'nun Ahlakı Kur'an'dı
Ayet ve hadislerle mesajına devam ederek Peygamberin Kur'an ahlakıyla ahlaklandığını ifade eden Hizbullah Lideri Gümüş, "Hz Aişe validemizden Resulullah'in(sav) ahlakı sorulduğunda, "Onun ahlakı Kuran'dı" diye cevap vermiştir. Rabbimiz de örnek olarak bizlere Resulullah (sav)'i göstermektedir. Onun için Rabbimiz: "Kasem olsun ki sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü ümit eden ve Allah'ı çokça zikreden kimseler için Allah'ın Resulünde güzel bir örnek vardır." (Ahzab: 21) buyurmuştur. Resulullah (sav)'ın hayatını örnek alıp Kur'an ahlakıyla ahlaklananlar, ancak ona bağlı olanlardır, onun sevdalısı olanlardır. Kur'an ve Sünnet öğrenilip anlaşılmadan ve hayatta yaşanılmadan bu mümkün değildir." dedi.


Bu Cemaat, Tufanlara Karşı Bir Sefineyi Necattır
Dünya, küfür,-zulüm ve haram noktasında bir ateş çağlayanı da olsa, İslam'dan taviz vermenin mümkün olmayacağını ifade eden Gümüş, "Bu konuda özellikle Allah'tan(cc) korkmamız ve kendimize mazeretler üretmememiz gerekir. Resulullah'ın (sav) bu konudaki müstakim çizgisi, onun siyerinin ve siretinin tüm safhalarında açık ve nettir. Şartlar ne kadar zor da olsa, Allah'ın (cc) lütuf ve keremiyle İslam cemaatinin kanatları altında, bu çizgi pekâlâ muhafaza edilebilir. Yeter ki, İslami saflarımızı güçlendirelim, daha bir kenetlenelim. İslam cemaatinin ilke ve prensiplerine sıkı sıkıya bağlı kalalım. İnanıyorum ki bu cemaat, tufanlara karşı bir sefineyi necattır, bizleri sahil-i selamete çıkaracaktır inşallah."dedi.

Hiçbir Şey Evlatlarımızın İmanından Daha Kıymetli Değildir
Aile içerisinde kültürel ve ameli programların olmasına dikkat çeken Hizbullah lideri mesajına şöyle devam etti: "Resulullah'in (sav) muhabbetinin, bir bütün olarak bizleri sarıp mest ettiği bu manevi atmosferde, özellikle siz kardeşlerimden şu ricada bulunmak istiyorum. Okuma, okutma ve yaşama konusunda her birinizin kendisine ve ailesine yönelik kültürel ve ameli bir programı olsun. Evlatlarımıza sahip çıkalım! Onları asla şeytan ve taifesine yem etmeyelim. Allah korusun onların, cehennemin yakıtları olmasına asla göz yummayalım. Gece gündüz gözlerimiz, hep onların üzerinde olsun. Onları sürekli olarak cemaatin rahmet ortamında tutmaya çalışalım. Neresi olursa olsun, bulundukları ortam eğer onları iman ve İslam'dan uzaklaştırıyor ve ahlaklarını bozuyorsa, hiç tereddüt etmeden o münker ortamdan onları bir an önce alıp uzaklaştırmamız gerekir. Hiçbir şey evlatlarımızın imanından daha kıymetli değildir. Cemaat olarak şu an daha geniş imkânlara sahibiz elhamdülillah. Cemaatimizin mevcut imkânları içinde, kuşkusuz, evlatlarımız için, daha da büyük imkânlar oluşturabiliriz. Basit bir dünya için, evlatlarımızın dünya ve ahretlerini yıkamayız. Kardeşler olarak el ele verip cemaatimizi daha bir büyüterek, -Allah'ın izniyle- çok daha büyük imkânları yavrularımızın ayakları altına serebiliriz. İnsanların kurtuluşu için daha bir umut ışığı olabiliriz."

Sevgi ve hürmetle mesajını sonlandıran Gümüş, dua talebinde bulundu.(Zafer Korkut-Yusuf Salihoğlu- Tayyip Bakır-İLKHA)

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum