Bu karar hem ekonomik hem de sosyolojik sorunlara sebep olur
İstanbul’da ikamet izni olmayanların ikametinin bulunduğu illere ve kimliği olmayanların ise Suriye’ye geri gönderilmelerine ilişkin uygulamaya farklı kesimlerden tepkiler gelmeye devam ediyor.
İçişleri Bakanlığının talimatıyla kimliği ve oturma izni olmayan Suriyelilerin memleketlerine geri gönderilmesi meselesini değerlendiren Suriyeli Dernekler Platformu Başkanı Dr. Mehdi Davut, söz konusu kararın hem ekonomik hem de sosyolojik sorunlara sebep olacağını söyledi.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Suriyeli Dernekler Platformu Başkanı Dr. Mehdi Davut, kararın hem ekonomik hem de sosyolojik sorunlara sebep olacağını ve Suriyeli vatandaşlarla birlikte Türkiye vatandaşlarının da karardan olumsuz etkileneceğini ifade etti.
Davut, "İstanbul’da yıllardır yaşayan Suriyeliler var. Burada düzenlerini kurmuş ve bir hayat sürdürme çabasındalar. Yaklaşık 1 milyon Suriyelinin başka illerde ikamet etmesi için kimliği var, ama İstanbul’da yaşıyor. Bunlar, ikametlerinin olduğu illere gitmeleri için zorlanıyorlar. Aslında bu Suriyeliler için hem ekonomik hem de sosyolojik bir sorun olacak. Ekonomik ve ailevi dağılmalara sebep olacak. ”dedi.
“Maalesef bu insani dramı kendi menfaatleri ve kirli çıkarlarına alet etmeye çalışanlar var”
Karardan Türkiye vatandaşlarının da olumsuz etkileneceğini belirten Davut, açıklamasını şu şekilde sürdürdü;
“Aslında Türkiye vatandaşları da sıkıntı çekecekler. Çünkü her bir Suriyeli bir Türk ile iş yapıyor. Onun için Türkler de geri gönderilmelerden etkilenecekler. Suriyeliler durumlarını bize anlatıyorlar. Patronlarının, ev sahiplerinin kendileriyle göç idaresine gidip kimliklerinin İstanbul’a taşınmasını istiyorlar. Türkler de Suriyelilere sahip çıkıyor. Her ne kadar kirli medya Türklerin Suriyelilerden rahatsız olduklarını lanse etse de gerçek böyle değil. Biz biliyoruz ki Türk milleti yıllardır Suriyelilere kapılarını açmış. Allah korusun yine bir sorun olsa yine Türk halkı kapılarını yine açacaktır. Bu toplum sadece Bosna, Çeçenistan, Irak, Afganistanlılara değil Yahudilere de kapılarını açıp onları misafir etti. Maalesef bu insani dramı kendi menfaatleri ve kirli çıkarlarına alet etmeye çalışanlar var.”
“Türkiye ve Suriye milleti bu oyuna gelmez”
Davut, “Medya, ‘Suriyeliler ayaklanmış ve Saraçhanede toplanacaklar’ diye algı oluşturuyor. Ondan önce de bazıları Suriyelilerin tepki olarak ‘dükkânlarımızı bir günlüğüne kapatıp protesto edelim’ dediklerini ve valiliğe yürüyeceklerini paylaşmışlardı. Aslında onlar böyle olmadığını biliyorlar. Fakat belki bu haberle bir Türk gidip bir Suriyeliye, ya da bir Suriyeli bir Türk’e saldırır da elimize malzeme geçer diye hesap yapıyorlar. Maalesef çok büyük fitne tohumları atılıyor. Ama şundan eminim ki Türkiye ve Suriye milleti bu oyuna gelmez. O yüzden Müslümanlar olarak rahat olmamız gerekiyor. Hiçbir şekilde bizi birbirimize düşüremeyecekler. Yıllardır Türklere, Arapların Osmanlıyı sırtından vurduğu, Araplara ise Osmanlının işgalci olduğu anlatıldı. Suriyeliler sıkıntılı zamanlarında Türkiye'ye geldi ve Türkler kapılarını açtı. Aynı zamanda Irak işgali sırasında Suriyeliler de kendi kapılarını onlara açmıştı. Doğru her zaman doğrudur.” şeklinde konuştu.
“Eli silah tutan zaten orada mücadele ediyor”
Suriyelilerin memleketlerini korumaktan kaçıp Türkiye’de rahatlarına baktıkları gibi söylemlerin doğru olmadığını söyleyen Davut, “İnsanların Suriye içerisindeki gerçekleri bilinmediği için bu şekilde konuşuluyor. Suriyeliler hâlâ Esad ve Rusya'ya karşı çatışıyorlar. Şu dakikada bile Suriyeliler İdlib’te bunun mücadelesini veriyor. Fakat Suriyelilerin sayısı çok fazla ve yeterince silah yok. Eli silah tutan zaten orada mücadele veriyor. Burada ki insanların bir kısmının ailesi içeride mücadele veriyor. Buradakiler de onlara buradan maddi destek sağlıyor. Şuan İdlib’te 2 milyon insan var. Bu iki milyon insan niye İdlib’te? Oradan çıkabilirler. Esad bölgesine, Irak bölgesine geçebilirler ama oradaki insanların da bir hedefi ve davası var. ”dedi.
Suriyeli mültecilerin sorunlarının giderilebilmesi için Göç İdaresinin STK ve aktivistlerle işbirliği içerisinde hareket etmesinin faydalı olacağını belirten Davut, son olarak şu ifadeleri kullandı;
“Türkiye burada göçmenlere karşı çok güzel bir çalışma yapıyor. Devlet bu çalışmayı yaparken STK ve aktivistleri yanına alarak bu çalışmaları yürütebilir. Zamanı biraz daha geniş tutmaları gerekiyor. Çünkü bu kişileri resmileştirecek olan göç idaresidir. Evet, STK'lar yardım edecek, onları göç idaresine yönlendirecek fakat işlemi yapacak olan göç idaresidir.”
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.