Şanlıurfa'nın Birecik ilçesine 15 kilometre uzaklıkta bulunan Kurucahöyük kırsal mahallesinde, mahalle sakinleri yıllardır susuzlukla mücadele veriyor.

Yaklaşık 250 hanede binden fazla kişi yaşarken, mahallenin geçim kaynağını küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık oluşturuyor. Mahallede yaklaşık 30 bin küçükbaş ve 800 büyükbaş hayvan bulunuyor.

Hayvanlarının susuzluktan dolayı telef olduğunu belirten mahalle sakinleri, ölen hayvanlarını köyün hemen dışında bulunan alanlara gömüyor. Hayvan leşlerinin kokusu mahallenin her tarafından hissediliyor.

Çocuklarının sağlıksız sulardan içtiğinden dolayı hastalandığını ileri süren mahalle sakinleri, her gün hastanelere gittiklerini belirttiler.

Mahalle sakinleri köylerine su şebekesi geldiği halde kendi mahallelerine su yetişene kadar suların kesildiğini ileri sürerek, başta Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, ŞUSKİ ve Birecik Belediyesini göreve çağırdı.

Mahalle sakinleri su sorunlarının çözülmemesi halinde mahalleyi terk edeceklerini ifade ettiler.

HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan ve HÜDA PAR Birecik İlçe Başkanı Murat Çimender, su sorunu yaşayan mahalleyi ziyaret ederek susuzluktan kırılan mahalle sakinleri ile görüştü.

Mahalle sakinleri yaşadıkları su sorunu ile ilgili İLKHA'ya konuştu.

"Köyde hayvanlar susuzluktan ölüyor"

Yaklaşık 100 senedir mahallelerinin susuzluğa mahkûm edildiğini belirten Mehmet İzci, "Köyümüz 100 senedir susuzdur. Devletin suyu var ama burada su yok. Urfa'daki yetkililer doğru davranmıyorlar. Sorunumuzu yetkililere iletiyoruz ama onlar sesimizi duymuyor. Köyümüzde 100 yıldır su yok diye köyün adı 'Kurucahöyük' konulmuş. Her bir evde yaklaşık 400-500 hayvan var. Köyde hayvanlar susuzluktan ölüyor. Devlet, bize bakmıyor. Sesimiz, bir türlü Ankara'ya ulaşmıyor. Sesimiz Ankara'ya ulaşsa köyümüze masraf yapılmadan su gelir. 1952 doğumluyum. Doğduğumdan beri bu köyde su yok." şeklinde konuştu.

"Su sorunu yüzünden hayvancılığı bırakmak zorunda kalacağız"

Su sorunlarının bir an önce çözülmesini talep eden Abdullah İzci, "Köyümüzde su sıkıntısı var. Köye 3-4 aydır su şebekesi çekildi ama su gelmiyor. Yıllardır su sıkıntısı çekiyoruz. Sorunumuzu yetkililere söyledik 'su gelecek' denildi ama bugüne kadar su gelmedi. Su sorunumuzun çözülmesini istiyoruz. Köyün muhtarı ile beraber belediyelere ve Şanlıurfa Valiliğine başvurduk; fakat herhangi bir sonuç alamadık. Su yok diye hayvanlarımız telef oluyor. Günde 10-15 hayvanımız susuzluktan dolayı telef oluyor. Su sorunu yüzünden hayvancılığı bırakmak zorunda kalacağız. Yetkililer sorunu çözeceklerini söylüyorlar; ama yaklaşık 10 senedir sorun çözülmedi." diye konuştu.

"Su ihtiyacımızı gidermek için komşu köylere gidiyoruz"

Mahallelerinde susuzluktan dolayı zor günler yaşadıklarını belirten Cuma İzci, "Köyde susuzluktan dolayı perişanız. Hayvancılık yaparak geçimimizi sağlıyoruz. Bu gidişle hayvancılığı bırakmak zorunda kalacağız. Su deposu ile köyümüzün arasında 4 bin 900 metre var. Su deposundan su gelirse köyün su sıkıntısı giderilecek. Depodan su geliyor fakat su köye yetişir yetişmez kesiliyor. Yetkililerin su sorunumuzu çözmelerini istiyoruz. Su ihtiyacımızı gidermek için komşu köylere gidiyoruz. ŞUŞKİ, bazen 2-3 tanker su gönderiyor. Su tankerinin geldiği gün idare ediyoruz. Su tankerinin gelmediği günde komşu köylere gidip su arıyoruz. Hayvanlarımız telef oluyor. Hayvanlarımız susuzluktan değil susuzluğun getirdiği bir hastalıktan dolayı ölüyor. Hayvanlar, yaz ayında yeterince beslenmeyince hastalanıp ölüyor. Köyde 30 bin küçükbaş ve 800 büyükbaş hayvan var. Bize yardım edilmesini bekliyoruz. Devlet büyüklerinin bize yardım eli uzatmasını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

"Durum böyle giderse bizde köyü terk edeceğiz"

Köylerinde yüz yılladır su sıkıntısı yaşadıklarını vurgulayan Ahmet İzci, "Köyün çevresinde yaklaşık 400-500 ev var. Her bir evde en az 300-400 hayvan var. Hayvanlar, susuzluktan dolayı ölmeye başladı. Bir sürü kuyu kazdık ama su çıkmadı. Komşulardan su almaya yüzümüz kalmadı. Köye su geliyor ama parayla satılıyor. Su için 80-100 lira para isteniyor. Para karşılığı su geliyordu ama şu an gelmiyor. Çoğu insan köyü terk edip şehre çalışmaya gitti. Durum böyle giderse bizde köyü terk edeceğiz. Hayvancılık ile uğraşıyoruz. Hayvanlar susuzluktan ölüyor diye çöpe atıyoruz. Muhtarımızın bin 500 tane koyunu var ama 500 tanesi öldü. Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum. İnşallah su sorunumuz çözülür. Sesimizin duyulmasını umuyorum." dedi.

"Susuzluktan dolayı köyün etrafı hayvan leşleri ile doludur"

Yaşadıkları su sıkıntısında dikkat çeken Kurucahöyük Mahallesi Muhtarı Mehmet İzci, "Köyde suyumuzun olmamasından dolayı perişanız. Susuzluktan dolayı hayvanlarımız telef oluyor. Köy, komple susuzdur. Su, 20 köyün içerisinde dolaşıyor; fakat bizim köye ulaşmıyor. Hâlbuki su deposu ile aramızda 5-6 kilometre var. Susuz olduğumuzu yetkililer duysun. Yetkililer 'suyunuz akacak, 2-3 gün bize müsaade verin' diyor. Kaç defadır ŞUŞKİ müdürünü aradım. Belediye başkan yardımcısının yanına gittim. Pazartesi günü suyumuzun geleceğini söylediler. Pazartesi günü geldi ama su sıkıntımız devam ediyor. Susuzluktan dolayı köyün etrafı hayvan ölüleri ile doludur. Hayvan yetiştiremediğim için 250 hayvanımı sattım. Susuzluktan dolayı hayvanlarımı satıyorum. Su için köylere gidiyoruz ama bazı köyler bize su vermiyor. Yaklaşık 30-40 hayvanım susuzluktan dolayı telef oldu." şeklinde konuştu.

"Çocukların bağırsakları, pis sudan dolayı iltihaplanmış"

Çocukların paslanmış su depolarından su içtiğinden dolayı hastalandığını ifade eden Mehmet Şükrü Yavuz, " Çocuklar, buradaki pis suyu içerek hastalanıyor. Çocukların bağırsakları, pis sudan dolayı iltihaplanmış. Doktorlar, bize 'çocuklara bu suyu neden içiriyorsunuz' diyor. Deponun yanında pis kokudan dolayı durulmuyor. Depodaki suyu içmek zorunda kalıyoruz. Pis su yüzünden çocuklarımız hasta, hayvanlarımız telef oluyor. Başvuracak bir yerimiz yok. ŞUSKİ'ye gidiyoruz ama herhangi bir olumlu sonuç alamıyoruz. Urfa'daki genel müdürlüğe gittik ama derdimize yine çare bulamadık. Su deposu ile aramızda 4 kilometre var ama su gelmiyor. Kaymakama gidince bize yetkisi dışında olduğunu söylüyor, çaremiz kalmadı." diye konuştu.

Mahalle sakinlerinden Yiğit Canpolat ise "Bütün musluklar açık ama su yok. Yukarı köydekilerin suyu var bizim suyumuz yok. Su istiyoruz. Çocuklarımız köyü terk etti. Suyu nereden getireyim?" dedi.

"Burası hayvancılık için tam bir 'üretim' merkezidir"

Mahalle halkının sorunlarını dinleyen HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan, konuyla ilgili gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bugün Birecik ilçesinin Kurucahöyük köyüne geldik. Bu köy o kadar önemli bir köydür ki temel geçim kaynağı hayvancılıktır. Köy hayvancılıkla uğraşıyor. Köyde yaklaşık 250-300 hane var. Köydeki kardeşlerimiz, 30 bin tane küçükbaş ve 800 adet büyükbaş hayvan yetiştiriyor. Burası hayvancılık için tam bir 'üretim' merkezidir. Burası tam bir üretim üssü haline gelmiş." ifadelerini kullandı.

"ŞUSKİ'nin ve Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin görevi nedir?"

Mahalle sakinlerinin su sıkıntısına dikkat çeken Özaslan, "ŞUŞKİ ve Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi, üzerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getiremediği için buradaki kardeşlerimizin hayvanları susuzluktan dolayı telef oluyor. Köyün etrafını gezdik. Her taraf hayvan leşi ile dolu. Abartmıyorum, kendi gözlerimizle gördük. Köyün dört bir tarafı hayvan leşleri ile dolu; çünkü bazı evlerin günde 6-7 hayvanı telef oluyor. Nedeni; köyde suyun olmamasıdır. Köydeki halkın ve çocukların bile içecek suyu yok. Bu durum ŞUSKİ için çok mu zor? Köyde altyapı ve şebeke var; fakat su akmıyor. ŞUSKİ'nin ve Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin görevi nedir? Tekrar söylüyorum; bu köyde 30 bin küçükbaş, 800 de büyükbaş hayvan var. Susuzluktan dolayı her gün hayvanlar telef oluyor. O zaman Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın bir an önce köyün su sorununu halletmesi lazım." şeklinde konuştu.

"Bu memlekette hayvancılık biterse o zaman et bulamayız"

Şanlıurfa'nın milletvekillerine seslenen Özaslan, "Şanlıurfa'nın 14 milletvekilini, buradaki insanların feryadını duyması gerekir. Tarım Bakanlığının bu feryadı duyması lazım. Eğer bu köydeki kardeşlerimiz hayvancılığı bırakırsa ne olur biliyor musunuz? Şehirdeki çocuklarımız süt bulamaz. Kimse peynir, yoğurt ve et yiyemez. Bu memlekette hayvancılık biterse o zaman et bulamayız. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı başta olmak üzere hemen akabinde ŞUSKİ'nin yetkilileri ve Urfa'nın bütün milletvekilleri, bu feryadı duymalıdır. Birecik Kurucahöyük köyüne bir an önce su verilmelidir. Bu köydeki kardeşlerimizin mağduriyeti son bulmalıdır. Bu köydeki kardeşlerimizin bir hayvanının telef olması demek sadece buradaki insanların cebinden çıkan bir para değildir. Birecik, Şanlıurfa ve Türkiye'deki hayvancılık için milli bir servet kaybıdır. Lütfen bu duruma 'dur' diyelim." dedi.