Murat DALKILIÇ
Bu Yaz Ne Yapalım?..
Bismillah…
Malum bu yılki eğitim ve öğretim faaliyetleri, Covid-19 salgınının gölgesi ve olumsuz etkileri altında gerçekleşti.
Cuma günü 2020-21 eğitim-öğretim sezonu sona erecek. Önümüzdeki eğitim-öğretim yılının küresel çapta yaşadığımız pandemiden kurtulmuş olarak sorunsuz başlamasını Şafi olan ve her şeye güç yetiren Cenab-ı Mevla’dan diliyorum.
Bu zorlu süreçte yaklaşık 19 milyon öğrencimiz yalnız öğrenim kaybına uğramamış, aynı zamanda akranlarıyla değil dijital ekranlar ile daha çok hemhal olduklarından dolayı çocuklarımızda ruhsal, sosyal ve bedensel bir takım sıkıntılar peyda olmuştur.
Bunun farkında olan birçok veli beni arayarak “Hocam bu yaz ne yapalım?” sorusunu yöneltmekte…
Elbette yapılabilecek çok şey var.
Okul merkezli olarak düzenlenen telafi eğitimi programı kapsamında yapılacak etkinliklere katılarak arkadaşları ve öğretmenleriyle buluşabilir.
Kitap okuma ve özet çıkarma çalışmaları yapılabilir.
Yaşadıkları coğrafyayı tanımak için geziler düzenlenebilir. Atalarının yaşadıkları yerler ve müzeler dolaşılabilir.
Dinlenmek için suyun ve yeşilin bol olduğu yerlere piknikler düzenlenebilir.
Tüm bunlarla birlikte;
Okullar kapanınca, karneler alınınca insanın aklına gelen ilk şey camiye koşmak gelir.
Bu bizim kadim medeniyetimizin bir pratiği…
Örf ve adetlerimizin vazgeçilmezi…
Zihnimize kazılmış gönlümüzün nurlu nakışı…
Caminin manevi atmosferini solumak…
O manevi mekânda melekleri hissetmek…
İlahi kitabı okuyarak Rahman(cc) ile hasbihal etmek…
Hep birlikte secde ederek ümmete tevhidi muştulamak…
Çocukluğumuzdan beri yaşadığımız, kalplerimizin mutmain olduğu, arkadaşlıklarımızın kardeşliğe dönüştüğü, duygu ve düşüncelerimizin aklaştığı ve paklaştığı kurtuluş mekânlarına çocuklarımız ile birlikte tatlı bir heyecan ve İslami bir şuurla koşmak…
Bu, ne büyük bir nimet!..
TRT-DİYANET ÇOCUK KANALININ AÇILMASI
Eğitim ve öğretim faaliyetleri; kişinin ruhsal, zihinsel ve bedensel gelişimini sağlayan en önemli çalışmalardır.
Kişinin davranışlarında, kadim medeniyet değerlerimiz başta olmak üzere çağın gerekleri de gözetilerek müspet yönde değişim ve gelişim oluşturabilmek, eğitimde öncelikli amacımız olmalı...
Günümüzde eğitim sadece medeniyetin üzerine kaim olduğu ve bu yönüyle de bir ülkenin başat kurumlarından olan okullar üzerinden gerçekleşmemekte...
Aynı zamanda gazete, dergi, radyo, televizyon ve internet gibi birçok iletişim ve bilişim araçları da kişinin davranış kazanımında etkili olmaktadır.
Esasında eğitim ve öğretim sadece dört duvar arasında değil hayatın her alanında ve anında söz konusudur.
Bundan dolayı geleceğimiz olan çocuklarımızın ruhsal ve sosyal yönden sağlıklı yetişmesi ve gelişmesi; kendisine, ailesine, çevresine ve tüm insanlığa faydalı bir birey olması meselesi bizler için hayati bir öneme haizdir.
İnternet ve sosyal medya alanı çocuklarımız için büyük tehlikeler barındıran içeriklerle dolu olmakla birlikte evlerimizde başköşeye konumlandırdığımız TV’lerde yayın yapan kanalların çoğunluğu da çocuklarımızda ahlaki, ruhsal ve sosyal yönden menfi etkiler ve hastalıklar oluşturmaktadır.
Yayınlanan çizgi filmler dahi gayri ahlaki unsurlar, aile içi iletişim ve ilişkilere yönelik saldırılar ve subliminal mesajlar barındırmakta...
Bu içeriklerle aile ve toplum doğrudan veya dolaylı, bilinçli veya bilinçsiz olarak yıkıma uğratılmaya çalışılmaktadır.
Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın madden ve manen ideal ve erdemli bireyler olarak yetiştirilmesinde görsel medyanın hayli etkili olduğuna bizatihi şahit olmaktayız.
Tüm bunlara binaen TRT ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında TRT Diyanet Çocuk kanalı için bir protokol imzalanmış olması değerlidir.
TRT ile Diyanet İşleri Başkanlığı birlikteliği ile yapılacak bu çalışmada, özellikle programların içeriklerinin inancımız ve kadim medeniyetimiz çerçevesinde oluşturulacak olması var olan mühim bir ihtiyacı karşılaması yönüyle sevindiricidir.
Şimdiden hayırlı ve bereketli olsun.
Selam ve dua ile…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.