ADANA - Aile içi eğitim ve yuvanın korunması gibi konularda faaliyetlerde bulunan Yuva Kurma ve Aileyi Koruma Derneği (YUVA-KUR), 'Çalışma Hayatının Aileye Etkisi' konulu panel düzenledi.

Seyhan Kültür Merkezi'nde gerçekleşen programa; Adana Vali Yardımcısı Mustafa Yüksel Karadağ ile Adana İl Müftüsü Arif Gökce konuşmacı olarak katıldı.

Sunuculuğunu Recep Dağgülü'nün yaptığı etkinlik; Seher Solmaz'ın aileyi anlatan 'Bir Yer Arıyorum' ve ardından Afra Sude Şahin'in Peygamber efendimizi anlatan '40 Yaşındasın' şiirlerini okumasıyla devam etti.

Okunan şiirlerin ardından geçilen paneli; Yuva-Kur Dernek Başkanı Eğitimci Necip Gazel yönetti.

Birlikte çalışan karı-kocalarda boşanma oranları daha yüksek
Kısa bir açılış konuşması yapan Gazel, batılı meşhur bir yazarın, kariyer sahibi bayanlarla evlenmeme yönünde tavsiyelerde bulunduğunu, bunu da yapılan araştırmalara dayandırarak; birlikte çalışan karı-kocalarda boşanma oranlarının daha yüksek olduğunu söyledi.

Çiftlerin çalışma saatlerinin arttıkça boşanma oranlarının da arttığına dikkat çeken Gazel, yapılan araştırmalarda boşanan çiftlerin mal varlıklarının da yüzde 70 oranında azalmış olmasının enteresan bir husus olduğunu kaydetti.

Kimse; ben mutsuz olacağım, diye evlilik yapmaz
Daha sonra söz alan Adana Vali Yardımcısı Mustafa Yüksel Karadağ sözlerine ailenin tanımını yaparak başladı. Aileyi erkekle kadının mutlu bir yuva kurmak için bir araya geldiği bir sözleşme olarak değerlendiren Karadağ; "Aile kurmadaki hedef, mutluluktur. Kimse; ben mutsuz olacağım, diye ben huzursuz olacağım, diye evlilik yapmaz. Bütün hedef, geleceğimizi paylaşacağımızı, mutlu olacağı, çocuklarının olacağı bir yuvaya sahip olmaktır" dedi.

Ailenin toplumun temel taşı olduğunu belirten Karadağ; "Bu temel taşlar, değiştirilip bozulduğu zaman ailede de toplumda da mutluluk kalmaz, huzur kalmaz, herhangi bir iletişim ortamı kalmaz" ifadelerini kullandı.

Kapitalist düzenin batı ülkelerinde aile kurumuna çok büyük zararlar verdiğini belirten Karadağ; "Batı ülkelerinde şu anda evlilik kavramı kalmamış, evlenenler de çok çabuk boşanıyorlar. Ben inanıyorum ki aile sistemi yıkılan bir devlette uzun süreli bir hükümranlık, kalırlık olmaz. Şu anda Amerika, İngiltere, aileyi nasıl kurtarırız, diye seminerler yapıyorlar. Ama biz de maalesef hala bozulmamış olan, dejenere olmamışken, bu aileyi hızla bozmaya doğru götürüyoruz. Allah korusun" dedi.

Allah kâinattaki canlılar âlemini çift çift yaratmıştır
Vali yardımcısı Karadağ'ın ardından konuşan Adana İl Müftüsü Arif Gökce, Allah'ın kâinattaki canlılar âlemini çift çift yarattığının altını çizerek; "Canlılar âlemi, bir erkekle bir dişiden olmak üzere çift yaratılmıştır. Çiçekler âlemi, böcekler âlemi, hayvanlar âlemi ve nihayet insanlık âlemi çift yaratılmıştır. İnsanların çift yaratılmasındaki en büyük hikmet, hem neslin devamı, hem yalnızlığın Allah'a mahsus olması, hem de birlikte yürüyebilmenin aşkı, şevki ve güzelliği, bu sade karı koca olarak değil, soylar, milletlerin oluşması Allah'ın varlığının delillerindendir" dedi.

Kadının fıtratına uygun olan görevlerin verilmesinde dinen hiçbir sakınca yoktur
İslam'da; 'kadın çalışmasın,' diye bir anlayışın olmadığını ancak çalışırken Allah'ın belirlediği helal-haram hususlarını gözetmesi gerektiğini belirten Gökce; "İslam'da kadın çalışmalıdır. İslam, kadının çalışmasına asla engel değildir. Ancak İslam'ın öngördüğü ve olmazsa olmazı; yaratılışta, fıtratta, kadına ve erkeğe denk düşen mesleklerde görev almalarını tavsiye eder. Kadın, güç ve fizik olarak biraz zayıf, nazlı, nazik yaratılmış bir varlık. Bir zamanlar komünizmin, sosyalizmin hakim olduğu ülkelerde kadın-erkek eşit denilerek herkes aynı şartlarda üretime katkıda bulunabilir denilerek kadını en ağır işlere mahkum etmiş. Bu büyük bir zulümdür. Kadının fıtratına uygun olan görevlerin verilmesinde dinen hiçbir sakınca yoktur. Kadın hemşiredir, kadın öğretmendir" şeklinde konuştu.

Çalışan kadının aile ve çocuklarını ihmal etmesinin sıkıntılarına da değinen Gökce; "Materyalizm, aile kurumunu paramparça ediyor. Kadına fıtratına uygun görevler verilmesi doğrudur, uygundur. Kuran'da üç yüz küsur ayette çalışmanın önemine vurgu yapılıyor. Bu gün dünya nüfusunun yarısını kadın oluşturuyorsa dünyanın imarına bir şekilde katkıda bulunmalarını engellemek gibi bir düşünce sağlıklı olmaz" dedi.

Allah'ın muradına uygun yapılan her bir evlilik, cennetin tadından bir tad taşır
İlk yuvanın cennette kurulduğunu ifade eden Gökce; "Hz Adem, Hz Havva, ilk yuva cennette kurulmuştur. Ve bu gün Allah'ın muradına uygun yapılan her bir evlilik, cennetin tadından bir tad taşır. Böyle bir evlilik yapıldığı zaman cennete dünyada girilmiş olur. Sokrat; gençler, evlenin! Demiş. Hanımınız iyi huylu olursa mutlu olursunuz. Bizim hanım gibi kötü huylu olursa ise benim gibi filozof olursunuz, demiş. Allah iyi huylu hanımları beylere, iyi huylu beyleri de hanımlara nasip eylesin" diye konuştu.

Çalışma hayatında erkeğe pozitif ayrımcılık olmalı
Panelin kapanış bölümünde söz alan Yuva-Kur Dernek Başkanı Gazel, çalışma hayatındaki kadının çalışma saatlerinin uzunluğundan dolayı ailesine ve çocuklarına yeterli zamanı ayıramadığını belirterek çeşitli önerilerde bulundu. Gazel; dernek olarak 'Ailemde Öğretmen Olacağım' projemiz var. Bu projeyle şunu öneriyoruz; bayanlar, evinde çocuklarına ve çevresine değişik konularda eğitim verebilecek ve karşılığında devletten 500 TL maaş alacak.

Ayrıca şu anda iş hayatında bayanlara uygulanan pozitif ayrımcılık konusunun yanlış olduğunu düşünüyorum. Bu aslında erkeğe pozitif ayrımcılık şeklinde olmalı. Çünkü evin sorumluluğunu erkekler yüklenmiştir, neden bu yükümlülüğü bayanlara yükleyip onlara haksızlık yapalım. Uzun mesai saatlerinde çalışan kadının evdeki rolü ne olacak. Kadına da erkeğe de doğru rollerini yapmalıdır" şeklinde konuştu. (Ayhan Kaya - İLKHA)