Mustazaflar Cemiyeti Cizre şubesi konferans salonunda gerçekleştirilen program, hafız Zeki Pürnek’in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programa konuşmacı olarak katılan Hira Der Genel Başkan Yardımcısı Beşir Şimşek, Halepçe’de hayatını kaybedenleri rahmetle anarak başladığı konuşmasında, “Ümmet coğrafyasının her tarafında, özellikle Suriye’de her gün yeni Halepçe’ler yaşanıyor. Eğer bizler üzerimize düşen görevleri yerine getirmezsek bu zulümler günbegün artar. Elbette ki, hak ve batıl mücadelesi kıyamete dek devam edecek. Halepçe, Hama, Gazze, Arakan, Kürdistan. Dünyanın her yerinde zalimler zulümlerine devam etmekte, mazlum ve mustazaflar bu zulümlerin altında inlemektedir. Yüz yıldır bu katliamlar yapılıyor ve artarak devam ediyor.

 Bizler, Kur'an’a kulak verirsek Kur'an bize ders vermekte, zalimlerin zulümlerin metotlarını ve ahlaklarını bize haber vermektedir. Allah (cc) bu konuda bize yol göstermektedir. Allah, Kur'an’da Firavun'dan haber vermekte ve Firavun'un şahsında her çağda yaşayan Firavunların zulümlerini ve zulüm yöntemlerini bize bildirmektedir. Zalimlerin zulüm metotlarından bir tanesi de kadınlardır yani şehvettir. Bu yolla toplumu ifsat etmektedirler.” dedi.

“Bölgemizde ilim ve ilim ehli yok edilerek cahil bir nesil vücuda getirildi”

Zalimlerin, toplumda üstünlük sağlamak ve hâkimiyetlerini tesis etmek için bölgede ilk olarak ilme ve ilim ehline savaş açtığını belirten Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Âlimlerimiz öldürüldü, okullar yakıldı, medreseler kapatıldı. Bu şekilde ilimsiz/cahil bir nesil vücuda getirildi. Zalimler, çobansız koyun gibi milleti alimlerden, toplum öncülerinden mahrum bıraktı. Cumhuriyet döneminde zalimler medreseleri kapattı, ezan-ı Muhammedi’yi yasakladı, âlimleri astı, Kur-an’ı yasakladı ve nihayetinde İslam ahlakını toplumdan soyutladılar. Böylece Kur'an’dan uzak bir toplum vücuda getirildi. Bugün de zalimler, aynı metotla halkı Kur'an’dan ve onun ehlinden uzak tutarak aynı metodu yerine getiriyor ve aynı zulmü yaşatıyorlar. Halepçe gibi, millete inanç ve kutsal değerler bakımından aynı katliamları yaşatıyorlar.”

“Halkı ihya edenler her zaman tehlike olarak görüldü”

Halkı ihya ederek Kur'an’i bir nesil vücuda getirmek isteyenlerin her zaman tehlike olarak görüldüğünü ifade eden Şimşek, "Hz. Musa, Firavun için bir tehlikeydi, Hz. İbrahim, Nemrut için bir tehlikeydi, Hz. Muhammed (sav) Ebu cehil ve Ebu Leheb’ler için tehlikeydi. Halbuki bu peygamberler, toplumun ve neslin ihyası için çalışmış ve insanları doğru yola ulaştırmak için çaba sarf etmişlerdir. Eskiden sihirle halkı kandırıyorlardı. Bugün de yazarlarıyla, televizyonlarıyla, imamlarıyla, gazeteleriyle halka âdeta sihir uyguluyor, halkı kandırıyorlar.

Çare; katliamları izleyip ağlamak, sızlamak değildir. Çare, ümmetin vücuda gelmesi, gafletten uyanıp meydanlara inmesi, Firavunların tuzaklarını görmesi ve ifşa etmesidir. Çare, halka zalimlerin kara yüzünü göstermektir. Tarihte mazlum ve mustazaflar bu şekilde kurtulmuştur. Müminler üzerlerine düşen görevi yerine getirirse Allah da vaadini yerine getirecektir.” Diye konuştu.

Program, Botan İlahi Grubu sanatçılarından Salih Gül’ün seslendirdiği ilahi ve ezgilerle son buldu.  (İLKHA)