“Çocuğunuz gözlerini kısıyor ve sık kırpıyorsa dikkat”
Birçok göz hastalığının çocuklarda kalıcı görme kayıplarına sebep olabileceğini belirten uzmanlar, çocuklarda oluşan göz hastalıkları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirmede bulundu.
Görme duyusunun gelişiminin insanlarda doğumla başlayıp 8-10 yaş civarına kadar çok hızlı bir şekilde tamamlandığını belirten uzmanlar, bu süreçte ortaya çıkan ve görme duyusunun gelişimini etkileyen herhangi bir sorununun, bir daha geri dönüşü olmayan görme problemlerine sebep olabileceği uyarısında bulundular.
Kırma kusurları, şaşılık, konjenital katarakt, glokom, göz travmaları ve göz tümörleri gibi birçok hastalığın çocuklarda kalıcı görme kayıplarına sebep olabileceğini belirten Memorial Diyarbakır Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Belgin Ekmekçiler, çocuklarda oluşan göz hastalıkları ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi.
“En sık görülen göz hastalığı kırma kusurlarıdır”
Miyopi, hipermetropi ve astigmatizma olmak üzere, üç çeşit kırma kusuru olduğunu ifade eden Op. Dr. Ekmekçiler, bu kırma kusurlarını şöyle tanımladı:
“Miyopi: Bebeklerde nadiren görülen, genelde okul çağında başlayıp, 20’li yaşlara kadar artış gösteren bir görme kusurudur.
Hipermetropi: Doğumla birlikte başlamakta ve yaşın ilerlemesiyle paralel olarak, azalan bir seyir izlemektedir.
Astigmatizma: Doğum sırasında görülür ve hayat boyu artma azalma göstermez.”
Bu üç kırma kusurunda da genetik geçişin söz konusu olduğunu belirten Ekmekçiler, eğer anne-baba gözlük kullanıyorsa, çocuklarının da gözlerinde bozukluk olma ihtimali yüksek olduğunu sözlerine ekleyerek, bu tür göz bozuklukları çocuklarda uzaklara bakarken gözlerini sıkma, bir şey okurken çok yaklaştırma, sınıfta tahtayı görememe, akşamları zor görme ve sık sık takılıp düşme gibi birçok semptomla kendini gösterebileceğini söyledi.
“Şaşılık nörolojik sebeplere bağlı gelişebilir”
Sık olarak görülen ikinci görme kusurunun şaşılık olduğunu belirten Ekmekçiler, “Şaşılık, nörolojik sebeplere ve hipermetropiye bağlı olarak gelişebilmektedir. Hipermetropiye bağlı olan şaşılıklar, çoğunlukla gözlük kullanımı ve erken tedavi ile ameliyat gerekmeksizin düzeltilirken, nörolojik sebeplere bağlı olarak ortaya çıkmış ise bu durum genellikle ameliyatla tedavi edilebilir. Şaşılık erken fark edilip düzenli takip edilmesi gereken bir göz hastalığıdır. Geç kalındığında, gözde tembelliğe sebep olmakta, ömür boyu düzeltilemeyen görme kusurlarına ve kalıcı şaşılığın oluşmasına yol açmaktadır. Özellikle, altı aylık olduktan sonra bir bebekte gözde kayma görünüyorsa, acil olarak doktora başvurulması gerekir. “Bekleyelim çocuk büyüyünce şaşılık kendiliğinden geçer.” gibi düşünceler daha sonra düzeltilemeyecek ciddi sorunlara sebep olabilir. Çocuğun yüksek ateş sonrası havale geçirmesi, nörolojik şaşılıkların en önemli sebebidir. Bu nedenle, çocuklarda ateş yükselmesine çok dikkat etmek gerekir.” dedi.
“Nadir görülen ancak körlüğe kadar gidebilen hastalık: Göz tansiyonu”
Ekmekçiler, konjenital glokom yani göz tansiyonun da nadir görülen bir hastalıklardan biri olduğunu dile getirerek, “Bu durum bebeklikte başlar; ışıktan rahatsız olma, gözde aşırı sulanma ve gözlerini açamama gibi semtomları vardır. Tedavi edilmediği zaman gözde büyüme ve körlükle sonuçlanabilen bir rahatsızlıktır.” ifadelerini kullandı.
“Aileler göz travmalarına karşı önlem almalı”
Çocuklarda göz travmalarının oldukça sık görüldüğü bilgisini de veren Ekmekçiler, “Etraftaki birçok şey göz yaralanmasına sebep olabilmektedir; bebeklerde, kendi tırnaklarıyla gözlerini çizmekle, daha ileri yaşlarda ise kalem, çatal, bıçak, cam kırığı batması, boncuk tabancası çarpması ve başka birçok sebepten kaynaklanabilmektedir. Bu tür travmaların bazısı geçici olabilmekte, bazısı ise göz kaybına kadar giden sorunlara sebep olabilmektedir. En etkili korunma yöntemiyse; başına böyle bir olay gelmesin diye çocukları bu tür tehlikelerden uzak tutmaktır.” şeklinde devam etti.
“Göz tümörleri genetik geçişlidir”
Ekmekçiler, göz tümörlerinin çocukluklarda genelde genetik geçişli olduğunu belirterek, bu durumun iki gözde de olma ihtimali yüksek olduğunu söyledi.
Genelde ailelerin gözde şaşılık veya göz bebeğinde beyaz ışık parlaması görerek gittiğini söyleyen Ekmekçiler, eğer ailenin geçmişinde böyle bir hastalık varsa, genetik geçişten dolayı çok tedbirli olması gerektiğini belirti.
“Doğumdan itibaren çocukların gözleri takip edilmeli”
Ailelerin genelde çocuk büyümeden göz muayenesinin yapılamayacağını düşündüklerine dikkat çeken Ekmekçiler son olarak, “Bu yanlış kanının aksine; doğumdan itibaren her yaşta çocuğa göz muayenesi yapılabilir. İlk 8 yaş kritik dönemdir. Bu nedenle tüm ailelerin, gözde sıkıntısı olmasa bile, bebeklikten itibaren okul öncesi döneme kadar, düzenli olarak çocuklarının göz muayenelerini yaptırmaları gerekmektedir. Çocuklarda göz hastalıklarında erken teşhis ve tedavi çok önemlidir.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.