Polisin kumpası sonucu 90’lı yıllarda 25 günlük evli iken gözaltına alınan Molla Mehmet Şerif Çelik, yıllardır aile özlemini yaşarken Çelik'in eşi Hatice Hanım da yapılan bu zulüm karşısında büyük bir sabır örneği gösteriyor.

14 yıldır çocuklara hem annelik hem babalık yapan Hatice Hanım yetkililerin duyarsızlığında şikâyet ederek eşinin yeniden yargılanmasını istedi.

Yaşadıkları hukuksuzlukları ve duygularını İlke Haber Ajansı’na anlatan Hatice Hanım, eşinin gözaltında ağır işkence görmesinin ardından, işkenceci polislerden davacı olmasının bedeli olarak beraat ettiği dosyadan, kumpas sonucu müebbet hapis cezasına çarptırıldığına dikkat çekti.

Yaklaşık 20 yıldır cezaevinde olan Molla Mehmet Şerif Çelik ile 11 Temmuz 1993 yılında evlendiğini belirten Hatice Hanım, evli kaldıkları 25 günün ardından camide Kur’an dersi verdiği için kumpas sonucu eşinin tutuklanarak cezaevine konulduğunu ifade etti.

Eşinin cezaevinde 5 yıl kaldıktan sonra suçsuz olduğunun anlaşılmasının ardından beraat edildiğini söyleyen Hatice Hanım, eşinin daha sonra askere alındığını dile getirdi.

Eşinin askerliğini bitirmesinin ardından bir buçuk yıl kadar Şırnak’ın İdil ilçesinde imam-hatiplik görevi yaptığı söyleyen Hatice Hanım, görevi sırasında paralel yapı polislerinin kumpası sonucunda eşinin tekrar haksız ve hukuksuz bir şekilde yakalanarak cezaevine konulduğunu söyledi.

“Çocuğumuza hem annelik hem de babalık ettim”

Hatice Hanım, eşinin Şırnak, Mardin, Bingöl, Diyarbakır, Siirt, Batman, Ordu son olarak Diyarbakır cezaevine konulduğunu ifade ederek, “Eşim, imam-hatiplik görevindeyken yaklaşık iki sene sonra beraat edildiği dosyadan tekrar yakalandı. Şırnak Cezaevine konuldu. Eşim yaklaşık 20 senesini çocuklarından ve akrabalarından uzak yalnızlık hayatına terk edildi. Çok zorluklar çektik, çocuğumuza hem annelik hem de babalık ettim.” şeklinde konuştu.

“Paralel yapıya operasyon yapan hükümet, paralel yapı mağdurlarını da görsün”

Eşinin polislerin kumpası sonucu müebbet hapis aldığına dikkat çeken Hatice Hanım, “Yıllardır eşim haksız yere ceza evinde biz ailesi olarak perişan durumdayız. 8 Mart’ta hükümet yetkilileri çıkıp 8 Mart Dünya Kadınlar Gününden söz ediyorlar. Hükümetin duyarsızlığı benim dünyamı kararttı. Eşim tekrar yargılansın diye başvurmadığımız kapı kalmadı. Ben de tüm kadınlar gibi eşimle beraber mutlu ve beraber bir hayat geçirmek istiyorum. Her gün paralel yapıya operasyon yapan hükümet, bir gün de paralel yapı mağdurlarını görsün. Paralelci polislerin kumpasları sonucu eşim yaklaşık 20 yıldır cezaevindedir. Dünya Kadınlar Günü’nde tüm yetkililere sesleniyorum. Sesimize kulak verip bize yapılan kumpasa son verilmesini istiyorum.” ifadelerini kullandı.

İLKHA