Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD'nin Türkiye'yi tehdit ettiğini açıkladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD'nin Türkiye'yi tehdit ettiğini açıkladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rize'de yaptığı konuşmada, isim vermeyerek ABD ve Trump'ın Türkiye'yi rahip Brunson için tehdit ettiğini açıkladı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Rize İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı.

İsmail Kahraman Kültür Merkezinde gerçekleşen toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaparak isim vermeden ilk kez ABD ve Trump'ın rahip Brunson için Türkiye'yi tehdit ettiğini açıkladı.

AK Parti Rize İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, orta vadede ülkeyi döviz kuru operasyonlarından kurtarmakta kararlı olduklarını söyledi.

Tüm dünyaya ekonomik savaş ilan eden, yaptırım tehditleriyle ülkeleri haraca bağlayan bu düzeni asla kabul etmediklerini vurgulayan Erdoğan, "Türkiye’nin dostluğuna ihtiyaç duymayanlara, bizim hiç ihtiyacımız yok. Kurmuş, faizmiş, cezaymış, yaptırımmış; hiçbiri umurumuzda değil. Biz bugünlere milletimize güvenerek, milletimizle birlikte mücadele ederek geldik.” dedi.

Konuşmasında son günlerde, döviz kurlarındaki dalgalanma bahane edilerek Türkiye’nin başında kara bulutlar dolaştırılmaya çalışıldığını ifade eden Erdoğan, “Tabii meselenin dolar olmadığını, avro olmadığını, altın olmadığını biz gayet iyi biliyoruz. Bunlar, ülkemize karşı açılan ekonomik savaşın kurşunlarıdır, gülleleridir, füzeleridir. Biz, elbette bunlara karşılık vermek için gereken tedbirleri alıyoruz. Ama asıl olan, bu silahları ateşleyen elleri kırmaktır. Zaten, daha önce pek çok yerde bu elleri kırdığımız için böylesine bir saldırıya maruz kalıyoruz.” şeklinde konuştu.

"Yeni bir hamlenin eşiğindeyken saldırılarla karşılaşmaya başladık"

Türkiye'nin bu tür kuşatmalarla ilk defa karşı karşıya kalmadığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “2002 yılında iktidara geldikten sonra, vesayet güçlerinin pek çok provokasyonuyla, engellemesiyle, tuzağıyla karşı karşıya kaldık. Hepsiyle de sabırla mücadele ederek ülkemize demokrasi ve ekonomide sınıf atlattık. Türkiye’yi dünyanın satın alma paritesine göre 13’üncü büyük ekonomisi hâline getirdik. Tarihimizin en büyük projelerini, en büyük yatırımlarını bu dönemde hayata geçirdik. Ülkemizi dünyanın en büyük on ekonomisi arasına sokacak yeni bir hamlenin eşiğindeyken, bir anda ardı ardına, akılla, mantıkla izah edilemeyecek saldırılarla karşılaşmaya başladık.”

“Türkiye gibi bir ülkeyi, küçük hesaplar uğruna karşılarına alanlar, elbette bunun bedelini hem bölgemizde hem de kendi siyasetlerinde ödeyecektir” diyen Erdoğan, “Bizimle hesaplaşmak için böyle bel altı yöntemleri kullananlar şunu unutmasınlar: Dünyada, ülkemize karşı husumet politikası güdüp de iflah olmuş hiçbir siyasetçi, hiçbir yönetim yoktur. Bu milletin ahını alan herkes, eninde sonunda, belasını bulmuştur.” açıklamasında bulundu.

"Burası çatladıkapı ülkesi mi?"

İsim vermeden ilk kez ABD'nin Türkiye'yi tehdit ettiğini açıklayan Erdoğan, "Şayet Suriye'de sınırlarımız boyunca kurulmaya çalışılan terör koridoruna ses çıkarmasaydık, ülkemiz topraklarının bir kısmına göz dikilmesine rıza gösterseydik, bugün yaşadığımız sıkıntıları yaşamıyor olurduk. Bu oyun önümüze geldiğinde biz, 'Ölürüz de böyle bir istiskale, aşağılanmaya rıza gösteremeyiz' dedik. Tehdit ediyor ya. 'Saat 18.00'e kadar, yarın akşam, göndereceksiniz.' Burası çatladıkapı ülkesi mi? Burası Türkiye Türkiye. Ne yapıyorsunuz? Biz besleme değiliz, ayakları üzerinde dimdik duran 81 milyonluk bir Türkiye'yiz. Biz mazisi asırlara sari bir ülkeyiz." dedi.

"Ne yaparsanız yapın, Suriye ve Irak politikalarımızdan geri adım atmayacağız"

Konuşmasında, “İktidarıyla-muhalefetiyle, bizi seveniyle-sevmeyeniyle hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemi yürüdüğünde hep birlikte kazandığımız gibi, delinip su aldığında da hepimiz aynı akıbete düçar olacağız” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Onun için gelin, Türkiye’ye hep birlikte sahip çıkalım. Hepimiz birlikte Türkiye’yiz. Türkiye, içine sıkıştırılmaya çalışıldığı bu kur-faiz-enflasyon sarmalından çok kısa zamanda çıkacaktır. Bu oyunun en büyük panzehiri üretimdir, ihracattır, istihdamdır, büyümedir. Ne yaparsanız yapın ekonomik hedeflerimizden vazgeçmeyeceğiz. Ne yaparsanız yapın, biz terör örgütlerinin başlarını ezmekten geri durmayacağız. Ne yaparsanız yapın, biz Suriye ve Irak politikalarımızdan geri adım atmayacağız.” şeklinde konuştu.

"Ülkemizi döviz kuru operasyonlarından kurtarmakta kararlıyız"

Konuşmasının sonunda Erdoğan, şunları söyledi: “Devlet olarak alacağımız tedbirler üzerinde ilgili bakanlıklarımız, kurumlarımız gece gündüz çalışıyor. En büyük ticaret hacmine sahip olduğumuz Çin, Rusya, İran, Ukrayna gibi ülkelerle ticaretimizi millî para birimlerimiz üzerinden yürütmeye hazırlanıyoruz. Şayet Avrupa ülkeleri de dolar cenderesinden çıkmak istiyorlarsa, onlarla da benzer bir sistemi kurmaya hazırız. Gerek bu yöntemle, gerek diğer alternatifleri devreye sokarak, orta vadede ülkemizi döviz kuru operasyonlarından kurtarmakta kararlıyız. Tüm dünyaya ekonomik savaş ilan eden, yaptırım tehditleriyle ülkeleri haraca bağlayan bu düzeni asla kabul etmiyoruz. Türkiye’nin dostluğuna ihtiyaç duymayanlara, bizim hiç ihtiyacımız yok. Kurmuş, faizmiş, cezaymış, yaptırımmış; hiçbiri umurumuzda değil. Biz bugünlere milletimize güvenerek, milletimizle birlikte mücadele ederek geldik. Bundan sonra da aynı şekilde devam edeceğiz.”

İLKHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.