Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Engin: Din görevlileri halkın sıkıntılarını çözmede kilit konumunda
Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, camilerin birçok konu da önemli bir fonksiyon icra ettiklerini belirterek, din görevlilerinin ise sadece cami için hizmeti değil, halkın tüm sıkıntılarını çözmede kilit konumunda olduklarına dikkat çekti
Diyanet-Sen Malatya Şube Başkanı Mehmet Engin, “2021 Yılı Camiler ve Din Görevlileri Haftası” sendika binasında basın açıklaması düzenledi.
Mescit’in, mümin bilincini inşa etmek, gönülleri imar etmek, zihinleri beslemek, birlik-beraberlik ve kardeşliği pekiştirip sevgi ve dayanışma bağı kurmak, imanın ve İslam’ın toplumsal boyutlarını yaşanır kılmak için muazzam bir imkân olduğunu belirten Engin, Hicret sonrası Hazreti Peygamber’in Medine’ye varır varmaz ilk iş olarak bir mescit inşa ettirmesinin ve oraya İslam’ın mührünün vurulmasının oldukça önemli bir hadise olduğuna dikkat çekti.
Din görevlilerinin sadece cami içi din hizmetleri olarak değil, aynı zamanda halkın her türlü sıkıntılarını çözme noktasında kilit konumunda olduklarını kaydeden Engin, çocukların yetiştirilmesinde, mutlu bir aile kurulmasında ve huzurlu bir toplumun oluşturulmasında din görevlilerinin önemli bir faktör olduklarını söyledi.
Engin, “Bir inancın, düşüncenin veya fikrin varlık ve hayat bulabilmesi insanı, zamanı ve mekânı birlikte ele alması ve kuşatmasıyla mümkündür. Buna göre, bir müminin hayat serüvenindeki en değerli hazinesi olan vahiy; ‘Nitekim kendi aranızdan, size ayetlerimizi okuyan, sizi her kötülükten arındıran, size kitap ve hikmeti öğreten, ayrıca bilmediklerinizi de öğreten bir Peygamber gönderdik.’ Bakara Süresi 151’inci ayetiyle tescil edilen Hazreti Peygamber’in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) şahsında vücut bulmuş, insanlığın huzur çağı asrısaadetle anlam kazanmış ve tarihe mührünü vuran mescitlerle bugüne uzanmıştır. Bu açıdan, söz konusu silsilenin nihai noktası olması hasebiyle camiler, varlık, kulluk, gaye, değer ve ahlak ekseninde çok önemli bir fonksiyon icra etmektedir. Nitekim Kur’an-ı Kerim’in; ‘Allah’ın mescitlerini ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte onların doğru yolu bulanlardan olmaları umulur.’ Tevbe Süresi, 18’inci ayeti, bu hususu bütün yönleriyle önümüze koyan ilahî bir fermandır.” diye dikkat çekti.
“Hazreti Peygamber’in Medine’de ilk iş olarak mescit inşa etmesi önemli bir hadisedir”
Bütün güzelliklerin ve ahlaki erdemlerin en büyük ve en güzel temsilcisinin Allah Resulü Hazreti Muhammed’in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) olduğunu anımsatan Engin, “Şehirlerin anası Mekke’den Medine’ye hicretle Yesrib’i medenileştirerek tarihin en büyük ahlak ve hukuk dönüşümüne imza atmış ve bu milat; bilgi, hikmet ve marifet yurdunda doğup iman ve ahlakla zirveye ulaşan muhteşem medeniyetimizi şekillendirmiştir. Hicret sonrası ilk iş olarak Hazreti Peygamber’in Medine’ye varır varmaz bir mescit inşa ettirmesi ise oraya İslam’ın mührünün vurulması açısından oldukça önemli bir hadisedir. Zira mescit, mümin bilincini inşa etmek, gönülleri imar etmek, zihinleri beslemek, birlik-beraberlik ve kardeşliği pekiştirip sevgi ve dayanışma bağı kurmak, imanın ve İslam’ın toplumsal boyutlarını yaşanır kılmak için muazzam bir imkândır. Bu itibarla, kalabalıkları nitelikli birer topluluk hâline dönüştürecek, kardeşlik iklimini tam manasıyla derinden yaşatarak iman kardeşliğinin her şeyden üstün olduğunu ihsas ettirecek biricik mekânın camiler olduğunu ifade etmek gerekir.” İfadelerine yer verdi.
“Camiler tarih boyunca önemli görevler icra etmiştir”
Engin, “Yüce dinimiz İslam’ın ana kaynakları Kur’an ve sünnettir. Bu değerlerimizin hayata dönüşmesinde camiler tarih boyunca önemli görevler icra etmiştir. Bu yönüyle camiler, bizlere ufuk çizip yön tayin eden vahyin ve nebevi düsturun doğru anlaşılıp en güzel şekilde yaşanan bir hayata dönüşmesinde aktif rol oynamaktadır. Zira hayata taşınmayan bir düşüncenin, soyut mecraya hapsolup bir müddet sonra işlevsiz hâle geldiği göz önüne alındığında, camilerin söz konusu işlevi daha net ortaya çıkmaktadır. Bu da açıkça göstermektedir ki camiler, rahmet ve ebedî mutluluk kaynağı olarak insanlığa gönderilen İslam’ın evrensel hakikat ve değerlerini yeryüzüyle buluşturan anayol mesabesindedir.” dedi.
“Huzurlu bir toplumun oluşturulmasında din gövrevlileri önemli faktördür”
Din gönüllülerin sadece cami içi din hizmetleri olarak değil, aynı zamanda halkın her türlü sıkıntılarını çözme noktasında kilit konumunda olduklarını belirten Engin, “Din gönüllülerimizin hizmet alanı bununla da kalmaz hastaneler, cezaevleri, çocuk yuvaları, yetiştirme yurtları, huzurevleri ve iş yerlerini de kapsamaktadır. Çocuklarımızın yetiştirilmesinde, mutlu bir aile kurulmasında, huzurlu bir toplumun oluşturulmasında din gövrevlileri önemli faktördür.” dedi.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.