Diyarbakırlılar camilerdeki merkezi sistemden vazgeçilmesini istiyorlar
İzmir’de bazı camilerin merkezi ezan sistemine, şifre kırılarak girilip hoparlörden "Çav Bella" şarkısı çalınmasına her kesimden tepkiler çığ gibi gelmeye devam ederken camilerdeki merkezi sistemin kaldırılması yönünde düşünceler de ortaya çıkıyor.
Yaşanan çirkin olayın birçok camide aynı anda olmasının, camilerde uygulanan merkezi sistemden kaynaklandığına dikkat çeken Diyarbakırlılar, camilerde uygulanan merkezi sistemden vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı.
Diyarbakırlılar, İzmir’deki bazı camilerde İtalyan partizan marşı "Çav Bella"nın çalınması skandalına tepki göstererek yaşanan çirkin olayı kesinlikle kabul etmediklerini ve bu çirkinliği yapanların da bir an önce tespit edilmesini ve en ağır şekilde cezalandırılması istedi.
Cami minarelerinden ezan, sala, hutbe ve dini öğütler dışında hiçbir şeyin çalınmaması gerektiğini belirten Diyarbakırlılar, bundan dolayı İzmir’de yaşanan skandalı kınadıklarını söyledi.
"İzmir’de yaşanan bu büyük olayı Diyarbakır halkı olarak kabul etmiyoruz"
İzmir’de yaşanan çirkin olayı Diyarbakır halkı olarak kabul etmediklerini belirten Veysi Perişik, "İslam ümmeti olarak da kabul etmiyoruz. Kabullenebileceğimiz bir durum da değil zaten. Ayrıca Camilerde uygulanan merkezi sistemin kaldırılmasını istiyoruz. Çünkü merkezi sistem imamlarımızı tembelleştirdi. İmamlarımız, merkezi sistemden dolayı bazen camiye gitmemezlik yapıyor. Yine camilerimizde canlı bir şekilde ezan okunmuyor. Bütün bunlar yaşanırken imamlarımızın maaşlarını tam bir şekilde aldığını da görüyoruz. Bundan dolayı merkezi sistemi de kabul etmiyoruz. Merkezi sistemin kalkmasını istiyoruz. Merkezi sistem olmamış olsaydı İzmir’deki skandal olay yaşanmamış olurdu. En fazla bu terbiyesizlik bir camide yaşanırdı. Bu terbiyesizliği de kesinlikle kınıyoruz. Camilerimizin minarelerinde ezan, sala, hutbe ve dini öğütler haricinde kesinlikle başka bir şeyin çalınmasını ve dinlettirilmesini kabul etmiyoruz. İslam ümmeti olarak bu durumu net bir dille kınıyoruz." şeklinde konuştu.
"Bu skandalı yapanlar nasipsizlerdir"
İzmir’deki skandalı yapanların Allah’tan, İslam’dan ve Kur’an-ı Kerim’den nasibini almayan kişilerin yaptığına dikkat çeken Derviş Erkaçmaz, "İzmir’deki üzücü ve skandal olayı maalesef bizler de duyduk. Din düşmanlarının her devirde olduğunu görüyoruz. Nasıl ki Peygamber Efendimiz döneminde Ebu Cehiller vardı. Bizim dönemimizde de maalesef vardır. İzmir’deki olayı yapanlar da Ebu Cehiller gibidir. Bu skandalı yapanlar nasipsizlerdir. Çünkü Rabbini bilen bir insan cami minarelerinde asla böyle bir şeyi yapamaz. Allah’tan ve İslam’dan uzak duran insanların yapabileceği bir durumdur. Ama maalesef bunu yapanlar da bir gün ölünce toprağa girecek ve onların sala’ları yine cami minarelerinde okunacak. Cenaze namazlarını da maalesef yine bir hoca kılacak. Bundan dolayı Rabbim bu tür insanları ıslah etsin. İzmir’de bu skandalı yapanları da şiddetle kınıyoruz. Bu skandalı yapanların merkezi sistemi kırıp öylece çirkin olayı gerçekleştirdikleri iddiaları var. Eğer böyle bir şey söz konusu ise kesinlikle merkezi sistemin değişmesi gerekiyor." diye belirtti.
"İzmir’deki olay camilerde uygulanan merkezi sistemden kaynaklandı"
İzmir’deki skandalı kabul etmediklerini belirten Ramazan Yıldız, "İzmir’de yapılan bu skandalı kabul etmiyoruz. Camilerimizin minarelerinde sadece ezan sesini duymak istiyoruz. Camilerimizde ezan seslerinin duyulması sadece benim için değil tüm İslam âlemi için geçerli olan bir durumdur. Bundan dolayı yaşanan durumu asla kabul etmiyoruz. Ayrıca İzmir’deki olay, camilerde uygulanan merkezi sistemden kaynaklandı. Bundan dolayı merkezi sistemler saldırılara açık bir sistem olduğu için her zaman tehlikelidir. Sızma olabilir ve böyle çirkin olaylar yaşanır. Merkezi sistem bu durumlardan ötürü yanlış bir sistemdir." dedi.
İzmir’de yapılan çirkin olayın bilerek yapıldığına dikkat çeken Yıldız, "İzmir’de yapılan bu çirkin olayın kasti bir şekilde yapıldığını düşünüyorum. İslam’a karşı bir bilinçli yapılan bir saldırıdır. Yine insanlar arasında kaos ve kargaşa gibi şeylerin yaşanmasını isteyen ve de sürükleyen birçok insan var. Bunlardan dolayı yetkililerin, bu tür provokatör eylemleri yapanları bir an önce tespit edip yakalamalarını istiyorum. En ağır cezanın da verilmesini istiyorum." ifadelerini kullandı.
"Minarelerimizde ezan sesi dışında bir ses yükselmemeli"
Cami minarelerimizde ezan sesinden başka bir şeyin yükselmemesi gerektiğini söyleyen Adem Dalgıç, "İzmir’de yaşanan şey asla kabul edilemez. Ayrıca eskiden camilerde müezzinler ezan okuyorlardı. Fakat şimdi merkezi sistem olduğu için cami minarelerinde çalgı ve müzik sesleri gibi her şey maalesef yapılabilir. Biz merkezi sisteme karşıyız. Bundan dolayı her imam veya müezzin camide kendisi ezan okusun. Minarelerimizde ezan sesi dışında bir ses yükselmemeli. İzmir’de yaşanan çirkin olay gibi şeyleri kınıyoruz. Ayrıca Rabbim zaten bu tür zihniyete sahip insanları lanetlemiş." şeklinde konuştu.
"Camiiler kutsal mekânlardır ve kutsal mekânlarda müzik çalınmaz"
Camiler gibi kutsal mekânlarımızda nahoş şeylerin kesinlikle olmaması gerektiğini belirten Ömer Boyacı, "İzmir’de yaşanan olay kesinlikle hoş olmayan bir durumdur. Çünkü camiler kutsal mekânlardır. Kutsal mekânlarda müzik çalınmaz. Çalınan ‘Çav Bella’ şarkısı da olsun başka sanatçı da olsun hiç fark etmez kesinlikle minarelerde çalınmaz. Bu bir saygısızlıktır. Minarelerde sadece ezan sesi ve İslami eserler yükselir. Müzik gibi şeyler kesinlikle olmaz. Camilerde merkezi sistem olsa da olmasa da böyle bir düşünceye sahip bir zihniyet gider bir yolunu bulur ve İzmir de yapılan terbiyesizliğe teşebbüste bulunur. Bunun için İzmir de yapılan şey çok ayıp ve çirkindir." dedi.
"Bu skandalı yapanlardan da davacıyız"
İzmir’de yapılan çirkin saldırıyı yapanların bir an önce bulunmasını talep eden Mehmet Karakuzu, "Biz İzmir’deki olayı kesinlikle kabul etmiyoruz. Cami minarelerimizde çalınan İtalyan marşını ise gitsinler İtalya’da çalsınlar. Bizde böyle çirkin şeylerin yeri yok. Çünkü bizler Müslümanız. Camiler bizim ibadethanemizdir. Bu durumdan dolayı kesinlikle yapılan bu şeyi kabul etmiyoruz. Bu skandalı yapanlardan da davacıyız. Bunlar her kim ise onlar hakkında gerekli soruşturma yapılıp yakalasınlar." ifadelerini kullandı.
Merkezi sistemin yerine cami imamların camilere gidip her vakitte ezan okuması gerektiğini belirten Karakuzu, "Merkezi sistem iyi bir şey değildir. Her caminin bir imamı var ve çıkıp ezanı okusunlar. Neden merkezi sistem uyguluyorlar ki? Zaten imamlar aylık maaşı ne ise alıyor. Bundan dolayı gidip her vakit ezan okumalıdır. Ama bakıyorsun bazı imamlar evinde oturuyor, camisinde merkezi sistem olduğu için ezan okunuyor. Merkezi sistemi de bu tür durumlardan dolayı kabul etmiyoruz." diye belirtti.
"Cami ibadet yeridir. Müzik yeri değildir"
Camilerin ibadet yeri olduğunu vurgulayan Nedim Bitkin, "Cami ibadet yeridir. Müzik yeri değildir. Bunu yapanlar insan değildir. Çünkü insan olmuş olsaydı camilerin minarelerine müziği götürmezdi. Bir müslüman olarak bu durumu kabul etmiyorum ve şiddetle kınıyorum. Merkezi sitemi de iyi karşılamıyorum. Bu duruma da karşıyım. Her imam gitsin kendi camisinde ezanını okusun. Maaş alan her imam camisine gidip namazlarını kıldırmalı. Yine caminin her türlü sorunu ile ilgilenmeli." şeklinde konuştu.
"Minarelerimizde ezanlar, salalar ve hutbeler gibi dini şeylerin yayılması lazım"
Tek bir hoparlörden ezanların okunmasını yanlış bulduğunu belirten Ferhat Demirok, "Minarelerde kesinlikle ezan okunması gerekiyor. Ben İzmir’de yaşanan durumu kesinlikle yanlış buluyorum. Minarelerimizde ezanlar, salalar ve hutbeler gibi dini şeylerin yayılması lazım. Böyle müzik gibi çirkin şeylerin minarelerde çalınmasını bir Müslüman vatandaş olarak kesinlikle yanlış buluyorum. Devletimizin de bu duruma gerekeni yapmasını istiyorum. Ayrıca tek bir hoparlörden bütün camilerde ezan okunması da yanlış bir uygulama. İmamlarımız kendi camilerinde her vakit ezanlarını okumasını daha iyi buluyorum." dedi.
"Bizim özümüz İslamiyet, Kur’an ve Resulullah’ın sünnetidir"
Müslümanlar olarak özümüzün İslamiyet, Kur’an ve Sünnet olduğunu hatırlatan Ramazan Baran, "İzmir’de yaşanan skandalı kınıyoruz. Bizim özümüz İslamiyet, Kur’an ve Resulullah’ın sünnetidir. Minarelerimizde ezanlar ve salalar okunur. Bundan dolayı minarelerde İtalyan marşı ve diğer her türlü çirkin şeylerin okunması kabul edilir mi? Kabul etmem mümkün değildir. Böyle bir şey olamaz ve kesinlikle kabul etmiyorum. Aynı zamanda bu çirkin olayı kınıyorum." ifadelerini kullandı.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.