Dr. Selman Okumuş: İnsanlar mana aleminden nasiplenmemişse gelecek nesillere bakış açıları sıkıntılı olur
Dünya Kur’an Okuma Birincisi Hafız Dr. Selman Okumuş, manevi değerlerden uzak kalan insanların gelecek nesillere olumsuz bir bakış açısı aktarabileceğini belirterek, ailelerin çocuklarına Kur'an-ı Kerim'in öğretilerini aşılamalarının önemine dikkat çekti.
Peygamberler şehri Şanlıurfa'da, Türkiye Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması sürüyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen yarışma, Şanlıurfa Valiliği himayelerinde gerçekleştiriliyor.
Dünya Kur’an Okuma Birincisi Hafız Dr. Selman Okumuş, katıldığı 'Türkiye 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması ile ilgili İLKHA’ya konuştu.
Okumuş, Kur'an-ı Kerim’in sunduğu şifa ve rahmetin, inananlar için derin bir gerçeklik taşıdığını, medeni hayatta maneviyattan nasiplenmeyen bireylerin ise gelecek nesillere sağlıklı bir bakış açısı sunamayacağını ifade etti.
Okumuş, ailelere çocuklarına Kur'an terbiyesi ve manevi eğitim vermenin önemini vurgulayarak, bu sayede gençlerin olumsuz etkilere kapılmalarının önlenebileceğini ve Kur'an’ın öğretileriyle yetişen bireylerin şiddet ile zarar verici davranışlardan uzak duracağını ifade etti.
“Dünyanın en güzel seslerini duymak bizim için büyük bir şereftir”
Daha önce dünya Kur'an okuma yarışmalarında Türkiye'yi temsil ettiklerini belirten Okumuş, “Dünya Kur'an Okuma Yarışmaları'nda ülkemizi temsil etme fırsatını daha önce yakalamıştık ve bu yarışmanın ikincisinde dünya birincisi olma nasibimiz olmuştu. Şimdi ise Urfa’da, peygamberler diyarında gerçekleştirilecek Dünya Kur'an Okuma Yarışmaları'nda yarışacak hafızları dinlemek, dünyanın en güzel seslerini duymak bizim için büyük bir şereftir. Allah, kelamını en güzel şekilde okumayı ve okutmayı hepimize nasip eylesin. Yarışmaya geldik; Allah, Kur'an'ın hadimi olmayı, madde ve mana aleminde en güzel şekilde taşımayı hepimize nasip etsin inşallah.” dedi.
“Kur'an'ın güzel bir şekilde okunması ruhların huzura kavuşmasına büyük anlam katmaktadır”
Okumuş, Kur'an'ın güzel okunmasının ve daha çok araştırılmasının, okuyan insanların gönüllerinde Allah'ın kelamının eşref bulmasını sağladığını ve kalp ile ruhun huzura kavuşması adına büyük bir anlam taşıdığını ifade eden Okumuş, “Kur'an'ın güzel bir şekilde okunması, onun daha çok araştırılması ve ne anlama geldiğinin anlaşılması, okuyan insanların gönüllerinde Allah'ın kelamının eşref bulmasına ve kalplerinin ruhlarının huzura kavuşmasına büyük anlam katmaktadır. Biz de Kur'an okuyanları dinlerken, kendimizi Kur'an-ı Kerim'in içinde bulduk ve mana alemindeki huzuru, huşuyu, o lezzeti tatma yolculuğuna başladık. Burada bulunanlar da dinleyerek ‘Ben de olabilirim, ben de Kur'an-ı Kerim'i çok güzel okuyabilirim’ diyerek kendilerine hedef belirliyorlar. Dolayısıyla, yarışmanın sayısının çokluğu, adayların bu olaya dikkatle ve özenle yaklaşmasını sağlıyor. İnşallah bu durum hayırlara vesile olur.” diye konuştu.
“Bedenin, kalbin ve ruhun Kur'an'a ihtiyacı vardır”
Genç yaşta Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenmenin, hayatın ilerleyen dönemlerinde insanın kalbine, ruhuna ve bedenine şifa vereceğini belirten Okumuş, “Genç yaşta Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenmek, hayatın ilerleyen dönemlerinde insanın kalbine, ruhuna ve bedenine şifa ve tatmin sağlar. Dolayısıyla, maneviyatsız madde eksik kalır. Bedenin, kalbin ve ruhun Kur'an'a ihtiyacı vardır. Bu ihtiyacın, ilerleyen yaşlarda yani buluğa erdikten sonra daha da önem kazandığını gören anne babalar, çocuklarının Kur'an talimi ve maneviyat eğitimi almasının ne kadar önemli olduğunu kavrarlar. Biz de bir Kur'an ailesinin fertleri olarak büyüdük ve çocukken Kur'an okumamız için gösterilen çabalar için şükrediyoruz. Kur'an ilimleriyle klasik İslam eserleri ile buluşup mana alemini yakalayarak maddi dünyada bocalamadan dimdik ayakta durmamıza vesile oldular; bu kişiler doğru insanlardır.” ifadelerini kullandı.
“Kur'ani terbiye ve manevi eğitim çok önemlidir”
Maddi yaşamın içinde manevi değerlere yeterince yer verilmeyen insanların, gelecek nesillere olumsuz bir bakış açısı kazandırması kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Okumuş sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kur'an-ı Kerim, şifa ve rahmet kaynağıdır. İnananlara bunun gerçekliğini hissettiren ayetler, Kur'an'ın bizlere bir müjde sunduğunu göstermektedir. Eğer insanlar medeni hayatın içinde maddi boyutta mana aleminden nasiplenmemişse, gelecek nesillere bakış açıları sıkıntılı olur. Ülkemizde medeniyet ve maneviyat kıymetlidir. Allah, bu ilimleri en güzel şekilde almayı nasip eylesin. Anne babalara tavsiyem budur. Bu bilinçle hareket edenler, yukarıdan aşağı atlamazlar; cana kıymazlar ve çocukları kalelerin üstünden atmazlar. Bir cana kast etmenin tüm insanlığı öldürmek anlamına geleceğini gösterir. Bir cana kast etmenin bütün insanlığı öldürmek anlamına geleceğini Kur'an ayetinde bir defa görseydi, uyuşturucu dünyasından ve ekranlardan yansıyan sahte kahramanlıklara kapılmazdı. Dolayısıyla Kur'ani terbiye ve manevi eğitim çok önemlidir. Bu eğitim, çocuk yaşlarda alındığında gençlerin yanlış yollara sapmalarını engeller. Benim tavsiyem de budur.”
“Gazze'deki katliama dur deme zamanının geldiğini şiddetle haykırıyoruz”
Kur'an'a sarılmanın, anlamanın ve yaşamanın önemine değinen Okumuş, “Kur'an'a sarılmak, Kur'an'ı anlamak ve yaşamak çok önemlidir. İnsanlar umudun ve cesaretin kaynağını yakalamak için Allah'ın kelamını okuyarak güçlenmeli ve sıkıntılarının üstesinden gelmelidir. Bu vesileyle Gazze'deki kardeşlerimize selam gönderiyor ve dua ediyoruz. Tüm dünya devletlerinin, Müslüman olan veya olmayan, Gazze'deki katliama dur deme zamanının geldiğini şiddetle haykırıyoruz.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.