Siyasal alanda israil, ekonomik alanda da Yahudiler dünya ve dünyalıların yakasından düşmedikleri içindir ki, dünya halkları zihniyetten kurtulamıyor. Çünkü bu muhterisler; “kazanmak için” bin yılların komplolarını kullanıyor. Öyle bir tecrübe ki “Peygamberler katletmiş; vahye, nebilere –rahatlıkla- iftiralar atabilmiş velhasıl “hedefe varmak için her yolu meşru” görmüş.

“Ağlama, gülme,” özellikle de “düşünmeleri” insanlığa felaket getiriyor. Hakikatin vay haline!

Vampir-ahtapotun biyografisine bakalım:

a- İslam ülkelerindeki bir çok lider, Yahudi zihniyet ve sermayesine karşı tezler, oluşumlar oluşturmaya çalışmıştır. Merhum Erbakan'ın D-8 projesi halen de mükemmeldir. Gerçek şu ki müdahil liderlerin hemen tümü “şantaj-montaj; yatay-dikey, paralel hareketlerle” itibarsızlaştırıldı; iç çatışmalar gördü; liderler suikasta kurban gitti.

İslam ülkelerindeki birçok hükümet, Siyonizm'in şerrinden korunmak için uzlaşıyor; “halkı, devleti ve milli menfaatleriyle” çelişen uygulamalara imza attı, atıyor. Türkiye'nin “uçak, tank modernizasyonunu israilde yapması, Konya ovasında savaş uçakları tatbikatlarını yaptırması, dolaylı ve direkt deniz (Kurdu) tatbikatları, ticari-ekonomik antlaşmalar” gibi. Mevcut hükümetin bu antlaşmaları –çoğunlukla- tanımadığını belirtmemiz lazım.

Arap ülkelerinin başta “petrol ve gaz anlaşmaları; siyasi tutukluların iadesi…” eksiksiz işlemektedir. Mısır; kendi halkına sattığı fiyatın 1/3'ine israile gaz satmaktadır.

İran ve Türkiye hariç tutulursa, kayda değer tüm İslam ülkelerindeki yönetimler; sülük zihniyete, isteyerek veya istemeyerek boyun eğmiştir. İslam ülkelerindeki bu teslimiyetin ana kaynağı; “milli yönetimlerin olmayışı, Osmanlı'dan sonraki Kurtuluş savaşlarının hala devam etmesi, özellikle de Batı dünyasının kayıtsız şartsız Yahudi zihniyetiyle uzlaşmasından” kaynaklanmaktadır.

b- Diğerleri; aslında doğru şeyler yapmak istemiyor değil ama onlar da basiret ve vicdanlarına gem vuran bu “yamyam ahtapotu” aşamıyor; millî olmadıklarından(?!) da kerhen hizmet ediyorlar.

AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Federika Magheri hakkı itiraf ederek; “israil'in Filistin'deki hukuksuz yerleşim birimler kurması, uluslararası hukuka aykırı ve gayrı meşrudur. Bunlar, İki Devletli Çözümü imkansız kılar..” dedi. Doğrudur. AB, Lahey Adalet Divanı ve BM gibi kurumlar birçok kere doğru olanı dile getirseler de “fincancı katırını ürkütmemek için” akabinde çark ediyor.

Batı; sosyal ve siyasi alanda; kanı-canı, Yüz Yıl Savaşları pahasına elde ettiği bunca insani değerlerinden; tam da lazım olduğu bir anda vazgeçebiliyor. Vaktiyle, “bıldırcın etine isyan eden döneklerin,” görülen ve görülmeyen güçleri vardır: Kapital, kadın, korku.

Charlie Hebdo; –sözüm ona- “ateist, değerlere çatan, çılgın” bir yasadışı yayın organı. Değerler düşmanı çevreyken; “Yahudiliği eleştiren yazarını” kovabiliyor. Nerde eski gavurlar(!?).

israil; Filistinli garibanlara sık sık “hava, kara, deniz gücüyle” saldırıp katliam uyguladığında; rahiplerin, BM Genel Sekreterinin, bir çok dünya liderlerinin gözünden yaşlar, ağızlarından kınayıcı sözler taşıyor ama yazılı netice; “israil, meşru müdafaa(!?) hakkına sahiptir..” sözü oluyor.

Filistinli; yuvasını yıkmaya gelen buldozere taş atarken, “terörist;” Samiri'nin Askerleri'nin yıkım ve katliamı,  “meşru müdafaa” oluyor. Yahudi holigan, “Aşırı Yahudi Terör” olmuyor. Norveç'te (Anders B.2011)  Müslüman katletme adına 77 kişiyi katledilince, Avrupa'da Müslüman evler ateşe verilirken “Aşırı Hıristiyan Terör” de olmuyor. Nedense aynı laboratuarlarda “Aşırı Müslüman Terör(ist)” kimliği üretilebiliyor.

Davos'ta da işleyin “Yahudi Lobisinin Beyazları” konuştuğunda; 600-700 kişi dinlerken; aynı lobinin “zencileştirdiği Sayın Erdoğan, Hatemî, Davudoğlu gibi liderleri ise ancak 60-70 kişi dinleyebiliyor. Çözemedik; “Kız-oğlan nazı nazın şeh-levend avâz-ı âvâzın/Nesin sen ben de bilmem kız mısın oğlan mısın kâfir” (Nedim)

1945'teki Holocaust (Yahudi soykırımı) muammasından dolayı hala insanlıktan haraç kesilirken; “Emperyalis/Siyonist işgallerle -son on yılda- katledilen 12 milyon Müslüman'ın” esamisi bile okunmuyor. Afrikalı mı? “Kudret helvası nankörleri;” kara elmas tenlilerin Yahudi'sini bile insandan saymıyor ki!

Dünya; “bir insanlık ve dünya sorunu” olan; soykırımları ve tarihi tersine çevirebilen Siyonizm'den ancak global mücadeleyle kurtulabilir. Tüm medeni kurumlar, “bir olan aklın ve vicdanın yolunda” birleşirse; dünya, huzur ve onur; Yahudi de insan olabilme şansını bulur ve “yewme lâ yenf'u” da kurtulur. Dua ile.