Eğitim Bir-Sen Bingöl Şube Başkanı Yunus Kava, halkın inanç ve kültürünü esas alan yeni bir müfredatın gerekliliği, karma eğitim dayatmasının zararları gibi önemli konularda açıklamalarda bulundu.

2016-2017 eğitim-öğretim yılının, tüm öğrenciler için yeni bir heyecan, veliler için beklenti ve kaygı, eğitim çalışanları içinse bazı sıkıntı ve belirsizliklerle başladığını belirten Kava, “15 Temmuz’da, asıl amacı işgal, kullandığı yöntem darbe olan kalkışmada bu sıkıntıları en ağır biçimde yaşadık hep beraber. Bunun yansıması tüm kurumlara olduğu gibi Milli Eğitim camiamıza da oldu.” dedi.

“Açığa alma ve ihraç süreçlerinde adil davranılmalı”

Kava, özelikle bu süreçte dikkat edilmesi gereken bazı hususlar olduğunu ifade ederek, “Şu an kamuda bir tedbir kararı olarak açığa almalar oldu. Belki de çok ağır hukuki sonuçları olacak olan ihraç kararları alındı. Bizim özelikle üzerinde durmak istediğimizi nokta, açığa alma ve ihraç süreçlerinde adil davranılmalı, masumların zarar görmemesinin mücadelenin en hassas tarafı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü masumun cezalandırılması suçlu olanlarında üzerini örtünmesi adına toplum vicdanında ciddi yaralara sebep olmaktadır. ” diyerek bu kişilere masumiyetini ispatlama imkânının tanınması gerektiğini söyledi.

“Bazı okullarda alkollü içki ve kokteyl hazırlama dersi var”

Milli Eğitim Şûrası’nda alınan kararları görmezden gelmenin şûrayı itibarsızlaştıracağını vurgulayan Kava, “Bizim özelikle 19. Milli Eğitim Şûrası’nda yaptığımız bazı teklifler uygulamaya geçilmedi. Örneğin, turizm ve otelcilik okullarında,  alkollü içki ve kokteyl hazırlama dersi var, kesinlikle bu dersin kaldırılması gerekir. Bu halen kaldırılmadı, kaldırılması konusunda bu işin takipçisi olacağız.” dedi.

İlkokul 1, 2 ve 3. sınıflara da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin konulması gerektiğini ifade eden Kava, “Ortaokulda hafızlık eğitimi alacak öğrenciler için ara verme süresinin 1 yıldan 2 yıla çıkarılması ve ara verilen sürelerde öğrencilere dışarıdan sınav hakkı verilmesi gerekir. Milli eğitim şurasında bu teklifler verildi, kabul edildi ama halen uygulamaya geçilmedi geçilmesini bekliyoruz. ” dedi.

Milli Eğitim tarafından başlatılan değerler eğitimine de değinen Kava,  değerler eğitimin amacına uygun hale gelmesi için bu dersin işin ehli insanlar tarafından verilmesi gerektiğini belirtti.

“Öğrenciyi eğiten değil öğüten bir müfredat yapısına sahibiz”

Eğitimin kronikleşmiş sorunlarından birinin de müfredat sıkıntısı olduğunu vurgulayan Kava, “Değerlerimizle barışık olmayan bir müfredat yapımız var. Yine öğrenciyi eğiten değil öğüten bir müfredat yapısına sahibiz. Halen sınav odaklı anlayış devam ediyor. İşte 12 yıl okuyup işsizler ordusuna eleman yetiştiriyoruz gibi ciddi manada bir handikabımız var. Bu noktada ders kitapları hazırlanırken, özelikle toplumun gelenek ve inanç değerlerine bağlı olarak ciddi manada hassasiyet gösterilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

“Batının ‘yüzyılın pedagojik yanlışı’ olarak görüp vazgeçtiği karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalı”

Karma eğitimin 28 Şubat mahsulü olan bir dayatma olduğunu belirten Kava, “Türkiye’de karma eğitim pedagojik eksende tartışılmıyor, ideolojik eksende tartışılıyor. Bu konu bir rejim meselesi gibi algılanıyor. Siyasal iktidarların tutumuna, durumuna göre değişen bir düzenlemeden ziyade bu konuya tez elden hak ve özgürlükler çerçevesinden bakıp, velilerin kendi çocuklarını tek cinsiyetli okullara gönderip, göndermeme anlamında devletin bir dayatma uygulama yerine onlara seçimlik hak vermesi açısından bu konuya yaklaşıyor ve karma eğitim dayatmasına karşı olduğumuzu her fırsatta dile getiriyoruz.  Batının ‘yüzyılın pedagojik yanlışı’ olarak görüp vazgeçtiği karma eğitim mecburiyeti kaldırılmalı derken bir dayatmadan vazgeçilmesini, farklı tercihlerin önünün açılmasını kastediyoruz. İnsanların çocuklarını istedikleri yere göndermekte seçme hakkına sahip olsun. İsteyen kız, isteyen erkek, isteyende karma eğitim veren okullara çocuğunu göndersin. (Nihat Kanat- İLKHA)