Açıklanan YKS ve LGS sonuçlarında Diyarbakır, beklediği başarıyı elde edemedi. Konuyu farklı boyutlarıyla ele alan Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir, sebebinin eğitimin yönetim kademesinde yeterli istikrarın sağlanmaması, eğitim çalışanlarına yönelik olumsuz yaklaşımlar, sınava dönük uygulamaların yetersizliği, destekleme ve yetiştirme kurslarının yeterince ciddiye alınmaması gibi nedenlerden kaynaklandığını belirterek öğrencilerin LGS-YKS başarısı ve psiko-sosyal durumlarını değerlendiren bir eğitim konseyi oluşturulması gerektiğine vurgu yaptı.

LGS ve YKS sonuçları değerlendirildiğinde Diyarbakır'ın eğitim sıralamasında iyi bir yerde olmadığını belirten Tekdemir, "Bunun birçok nedeni var. Diyarbakır'da yıllardır eğitimin yönetim kademesinde bir istikrar yakalanamadı. Sürekli ilgi eğitimin yönetim kademesine temas etmek, değişimi öngörmekle sınırlı kaldı. Başarısızlığın sebebi üzerine odaklanmak, Diyarbakır'da uzun yıllardır ihmal ediliyor. Diyarbakır'da eğitim paydaşlarıyla sorunları masaya yatırma kaygısı yok." diye belirtti.

"Eğitimde motivasyonu arttıracak uygulamalar yerine ceza yöntemiyle muhatap olduk"

Eğitimin bütün Diyarbakır'ın meselesi olduğuna vurgu yapan Tekdemir, "Bunun için eğitimin bütün paydaşları ile koordinasyon toplantıları yapmak gerekiyor. Resmi-özel ayrımı yapmaksızın bütün kurumların temsilcilerini bu toplantılara dahil ederek sonuçlarını raporlaştırıp başarısızlığın nedenleri ve başarıyı arttırma noktasına temas etmek gerekiyor ama bu ihmal edildi. İnşallah önümüzdeki süreçte Diyarbakır'da eğitimin paydaşlarıyla bu konuda toplantılar yapılır, bu toplantıda alınan kararlar sahada uygulanır ve uygulanan kararlar denetlenerek aksayan yönleri tespit edilir." dedi.

Diyarbakır'da eğitimin bütün paydaşlarıyla bir konsey oluşturulması gerektiğini ifade eden Tekdemir, "Diyarbakır'da eğitimde motivasyonu arttıracak uygulamalar yerine ceza yöntemiyle muhatap olduk. Bazı eğitim çalışanlarına yönelik bir takım olumsuz yaklaşımlar gördük. Eğitimde ceza uygulamaları değil motivasyon arttırıcı değerlendirmelere yönelmek lazım. Bu öğretmeninde daha verimli olmasını olanaklaştırır." ifadelerini kullandı.

"Eğitimle ilgili kaygılarımızın somutlaştığı ciddi bir adım atılmalı"

Tekdemir, "Diyarbakır'da önümüzdeki eğitim-öğretim yılı içerisinde çocukların LGS-YKS başarısı ve psiko-sosyal durumlarını ele alacak şekilde eğitimi bir bütün olarak değerlendiren bir konsey oluşturulmalı, eğitime katkı sunabilecek herkesin desteği alınmalı. Eğitimle ilgili kaygılarımızın somutlaştığı ciddi bir adım atılmalı. Öte yandan çocuklarımızı daha iyi tanıyabilmemiz için rehberlik faaliyetlerini arttırmalıyız. Bununla, başarı anlamında nelere daha fazla yatkınlık beslediğine ilişkin önemli verilere ulaşabiliriz." şeklinde konuştu.

Çözüm önerileri içerisinde sınava yönelik çok daha spesifik uygulamalara geçilmesi gerekirken mevcutta sınava dönük uygulamaların yetersiz olduğunu kaydeden Tekdemir, İl geneli yapılabilecek sınavların belli periyodlarla devam ettirilmesi gerektiğini belirterek çocukların hangi alanda eksikliklerinin olduğunun tespit edilebileceğine dikkat çekti.

"Etüt Diyarbakır gibi şekle hitap eden uygulamalardan bir an önce vazgeçilmeli"

Eğitim alanında Diyarbakır'ın içinde bulunduğu konumun dert edinilmesi gerektiğinin altını çizen Tekdemir, destekleme ve yetiştirme kurslarının durumuna değinerek şunları söyledi:

"Çocuklarımızın sınavda başarı elde etmesine yönelik kurgulanan bir destekleme ve yetiştirme kursları var. Diyarbakır'da maalesef destekleme ve yetiştirme kursları yeterince ciddiye alınmıyor, tam tersine gerekli destekten yoksun bırakılıyor. Bu kurslara alternatif bazı uygulamalar, bu kursları engelledi. Çocuklarımızın sınavda başarı elde etmesi, eksikliklerini gidermesi için geliştirilen bu uygulama Diyarbakır'da kısıtlandı. Bunun yerine Etüt Diyarbakır diye bir proje uygulandı."

"Etüt Diyarbakır" uygulamasının çocukların eğitime ulaşımını sınırlandıran bir uygulamaya dönüştünü ifade eden Tekdemir, "Destekleme ve yetiştirme kursları her okulda uygulanabilirken Etüt Diyarbakır projesinin sınırlı okulda uygulanması olumsuz etkiledi. Bunun başarısızlık üzerinde elbette olumsuz bir etkisi var. Bir an önce Etüt Diyarbakır gibi uygulamadan vazgeçip destekleme ve yetiştirme kursları aktif hale getirmemiz lazım. Bu kurslarda öğrencilere ek kaynak kitaplar verilmeli. Daha önce bazı yayınevlerinin kaynak kitapları verileceği açıklandı ama verilmedi. Etüt Diyarbakır gibi sadece şekle hitap eden uygulamalardan bir an önce vazgeçilmeli." dedi. (İLKHA)