Elazığ Emniyet Müdürlüğüne yönelik gerçekleştirilen bombalı araç saldırısının 500 metre uzağında yaralanan Aytaç Vurmaz, yaşadıklarını İLKHA’ya anlattı.

Patlamanın şiddetiyle altında bulunduğu apartmanın camlarının kırılıp üzerine düşmesi sonucu kollarından ve bacağından yaralandığını ifade eden Vurmaz, yanında bulunan arkadaşının da kendisiyle beraber yaralandığını belirtti.

Patlama öncesinde ATM’ye gittiğini dile getiren Vurmaz “Bir arkadaşımın aracı vardı, servise vermiştik. Aracın servisten işi bitince aldık. Dönüşte yol kenarında ATM’de işlem yapmak için durduk. ATM’de sıra beklerken büyük bir gürültü ile patlama oldu. Patlamanın şiddetiyle altında bulunduğumuz apartmanın pencerelerine ait camlar kırıldı. Camlar üzerimize doğru gelirken refleksle elimizi başımızın üzerine koyduk. Yukardan gelen camlar kollarımı ve bacağımı yaraladı. Yanımdaki arkadaşımda benimle beraber yaralandı. Ardından arkadaşımla beraber kendimizi korumak için bir aracın arkasına geçtik. Yakınımızda göz hastanesi vardı, üzerinden dumanlar yükseliyordu. Patlamanın ilkin orada meydana geldiğini düşündük. Ardından bağrışmaları duyduk ve insanların emniyete doğru gittiğini görünce bizde emniyete doğru ilerledik. Asıl dumanın emniyetten geldiğini gördük. Yaralı olduğumuzu gören bir duyarlı vatandaş bizi hastaneye getirdi. Hastanede yaralarımıza gerekli müdahale edildi. Çok şükür şuan sağlık durumumda bir sıkıntı yok.” dedi.

“Bu pisliği yapanlar hem hukuk nezdinde hem de Allah nezdinde cezasını göreceklerdir”

Saldırıların halk tarafından kabul görülmediğini aktaran Vurmaz, “Günlerdir hatta aylar ve yıllardır diyebiliriz; ülkemiz bu saldırılar noktasında ciddi manada sıkıntılar yaşıyor. Bu olanlar biz sivil halk tarafından onaylanmıyor, kabul görülmüyor. Yapılanlar ciddi manada birliği bozma adına yapılan şeylerdir. Umarım ülkemiz bu tür şeylere bir daha maruz kalmaz. Bu pisliği yapanlar hem hukuk nezdinde hem de Allah nezdinde cezasını göreceklerdir.” ifadelerini kullandı.

“Millet olarak bunların karşısında durmamız gerekiyor”

PKK’nin dış devletlerin bir maşası olduğunu söyleyen Vurmaz şöyle konuştu:

“Biz her ne kadar siyasetin dışında dursak ta tarihi süreçte bunların arkasında dış güçlerin olduğunun hepimiz farkındayız. Az çok hepimiz tarihi biliyoruz. Lozan Antlaşması ile Türkiye’nin kimlere peşkeş çekildiğini az çok biliyoruz. Yavaş yavaş bunların zamanı doluyor. Bu süreçte dış güçlerin elindeki kozları yitirilmesine neden oluyor. Bu kozların yitirilmesi demek birçok gücün alınması demektir. Bunları da ortadan kaldırmak adına tekrar kendilerine çevirmek için ülkede bazı karışıklıkları çıkarmak istiyorlar. Bunlar birilerinin elinde maşa olarak kullanılıyorlar bir ay önce yapılan darbe girişimi de bunun en açık örneğidir. Ülkenin bir karış toprağını parçalamaya, bölmeye çalışan her kim varsa millet olarak bunların karşısında durmamız gerekiyor.”

Patlamanın şiddetinin aklından çıkmadığını söyleyen Vurmaz, “Allah hiç kimseye bu acıyı göstermesin. Bu bombaların yaşattığı acıyı hep televizyondan gördük ama yaşayan biri olarak bunun cidden çok zor ve acı verici bir süreç olduğunu bizzat yaşadık. Allah kimseye göstermesin. Biz çok şükür ucuz atlattık daha beterleri vardı.” (M. Hüseyin Temel, Mehmet Bozdaş – İLKHA)