Erdoğan: “Kimsenin bizim ibadethanelerimize karışmaya hak ve salahiyeti yoktur”
Levent'teki Barbaros Hayrettin Paşa Camisi Temel Atma Töreni'nde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemize Ayasofya konusunda yöneltilen ithamlar, doğrudan egemenlik haklarımıza saldırı anlamını taşımaktadır.” dedi.
Sakarya'nın Hendek ilçesinde havai fişek fabrikasında çıkan patlamada hayatını kaybeden işçilere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyen Erdoğan, temeli atılan Levent'teki caminin İstanbul'a, ülkeye ve tüm İslam alemine hayırlı olması dileğinde bulundu.
İnsan için geride bıraktığı her eserin önemli, Allah için yapılan eserlerin yerinin ise, ayrı olduğunu belirten Erdoğan, camilerin hiçbir çıkar, kazanç, şöhret beklentisi olmaksızın sadece ve sadece Allah'a ibadet, Allah rızası için inşa edilen eserler olduğunu vurguladı.
Erdoğan, “Medeniyetimizde camiler, Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa'dan beri kulluğumuzun sembolleridir. Rabbimiz camileri Allah'ın adı anılan, sabah akşam tespih edilip namaz kılınan evler olarak tarif ediyor.” dedi.
Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesselem), “Kim Allah rızası için bir mescit yaptırırsa, Allah da bunun karşılığında ona cennette bir köşk ihsan eder.” hadisini hatırlatan Erdoğan, “Dünyanın farklı coğrafyalarında, farklı mimari stillerle yükselen her cami bulunduğu yerin Müslüman yurdu olduğunu gökyüzüne haykıran birer abidedir. İstanbul, Fatih Sultan Mehmet Han'ın fethiyle birlikte mescide çevrilen Ayasofya ve asırlar içinde ardı ardına inşa edilen selatin camileriyle bu bakımdan dünyanın en zengin şehirlerinin başında geliyor. Biz nasıl dünyanın diğer ülkelerinde kendi vatandaşlarına hizmet veren ibadethanelere karışmıyorsak kimsenin de bizim ibadethanelerimize karışmaya hak ve salahiyeti yoktur. Türkiye her dinden, her inançtan, her meşrepten vatandaşına ibadet imkânı sunan bir ülkedir. Belki de bunu şu anda ekranları başında izleyen vatandaşlarım ilk defa duyacak. Halihazırda ülkemizde sayıları 435'i bulan kilise, sinagog, havra ibadete açıktır. Hatta ülkemizde Balat'taki Demir Kilise örneğinde olduğu gibi restorasyonla ayağa kaldırılan yeni kiliselere dahi biz destek verdik, bizzat devletin cebi hümayunundan bunları yaptık.” diye konuştu.
Erdoğan, ihtiyaç duyulan her yerde camilerin hizmet verdiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Böyle bir ülkeyi ibadethaneler üzerinden eleştirmeye çalışmak hakikatlere sırt dönmek demektir. Ülkemize Ayasofya konusunda yöneltilen ithamlar, doğrudan egemenlik haklarımıza saldırı anlamını taşımaktadır. Halbuki dünyanın dört bir yanında camilerin ve diğer dinlere mensup insanların ibadethanelerinin saldırıya uğradığı bir dönemden geçiyoruz. Milyonlarca insan sadece dini inançlarından dolayı hayatlarına kastedilmesine dahil her türü baskıya maruz kalıyor. Asıl bakılması, üzerinde durulması, tedbir alınması gereken yer işte burasıdır. Biz ülkemizdeki hâkim inanç grubu olan Müslümanların da diğer dinlere mensup olanların da hakkını, hukukunu korumaya devam edeceğiz. İnşa ettiğimiz yeni camileri, aynı zamanda insanlığın ortak medeniyetine yaptığımız katkılar olarak görüyoruz.”
Erdoğan, caminin 7 bin metrekarelik oturum alanı, 56 bin metrekarelik yapı alanı, kapalı ve açık bölümlerindeki 20 bin kişilik cemaat kapasitesi, 4 minaresi, 25 metrelik kubbe çapı ve diğer unsurlarıyla İstanbul'a yakışır bir eser olacağını dile getirdi.
İLKHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.