Suat KOŞMAN
Ev ödevleri ve öğrenme
Aile ortamlarında en fazla karşılaştığımız problemlerin başında hocam bizim çocuk ödevini yapmıyor. Okuldan geliyor çantasını bırakıyor bir daha açmıyor, bu yüzden iletişimimiz bozuluyor. Biz ödev deyince o daha da sinirleniyor gibi ifadeler uzayıp gidiyor. Ne yazık ki öğrenme aracı olması gereken ödevler evde kavga sebebi oluyor.
Geçen hafta milli eğitim bakanı İsmet Yılmaz ev ödevleri ile ilgili açıklamayaptı:
"Bundan sonra hiçbir öğretmenimiz, öğrencisine ev ödevi vermeyecektir. Öğrencilerimizin dikkatlerini daha çok derse yoğunlaştırmalarını, konuyu derste öğrenmelerini istiyoruz. İnanıyoruz ki çocuklarımız da okulda, sınıfta öğrendiklerini eve gittiklerinde tekrarlayacaklar, öğrendiklerini daha da pekiştireceklerdir. Zaten şimdi ezberden çıktık. Artık bundan sonra ezber olmayacak, eski dershane eğitim usulleri tekrar edilmeyecek. Okulda öğrendiklerini hayatta kullanabilme yeteneklerini kazanmalarını istiyoruz. Öğrendiklerinin hayatta bir karşılığının olduğunu görmelerini istiyoruz. Önümüzdeki dönem, çağa ve hayata uygun bir eğitim sistemini evlatlarımıza vereceğiz. Önümüzdeki eğitim öğretim yılından sonra öğrencilerimize hiçbir ev ödevi verilmeyecektir."
Sayın bakan her ne kadar ödevleri okulun olmadığı bir yaz tatilinde kaldırsa da aile içi duruma baktığımızda özellikle ilkokulda ödevlerinolmaması olmasından daha hayırlı gibi geliyor. Yapılan araştırmalarda erken yıllarda ödevin öğrenmeye etkisinin olmadığını gösteriyor. Yaşla kademeli olarak ödevin öğrenmeye etkisi oluyor. Yani ilkokul yıllarında verilen ödevin başarıya etkisi çok daha sınırlı özellikle ilkokuldaki ödevler çocuğu dahada sıkıyor. Oyun zamanlarını çaldığı için ödeve kızgınlığı oluyor, bu da çocuğu okuldan soğutuyor. İlkokulda ödevin verilmemesini aile bütünlüğü ve çocuğun eğitim hayatından soğumaması için gerekli olduğunu düşünüyoruz fakat ilerleyen yıllarda ödevin öğrenmeye katkısını da inkâr etmiyoruz
Ödev verilirken öğrencinin yaşadığı problemlerin başında ödevin çocuğun seviyesinin üstünde ya da altında verilmesi, verilen ödevin keşfetmeyi ve anlamayı esas almaması yerine tekrar amaçlı olması, çocuğunsorumluluğunda olması gereken ödevi ailenin yapması, ev içi iletişimi olumsuz etkilemesi gibi durumlar ödevin olumsuz tarafları sayılabilir.
Neler yapılabilir;
(Ortaokul ve sonraki düzeyler için)
*Ev ödevleri çocukları bıktırmamalı. Çocuklara bilgileri hatırlatmaya yarayan bir araç olarak kullanılmalı. Hafızanın belli aralıklarla tekrara ihtiyacı vardır. Bunu da ödevlerle yapmak mümkün bu da çocuğa olumlu yaklaşımlaveçocuğun oyunundan çalmadan kısa aralıklı olmalı
*Çocuğunuza ödev yapmanın onun sorumluluğunda bir iş olduğunu anlatın. Yapmadığı durumlarda sonuçlarını yaşamasına izin verin. Sorumluluk becerisi hayatın her aşamasında olmalı sadece ödevlerehasr edilmemeli
*Aile ödevin yapılmasıyla değil, çocuğun ödevle ne öğrendiğiyle ilgilenmelidir.
*Çocuğa sürekli ödevin var mı? Daha ödevini yapmadın mı sorularını sormayın Bunun yerine bu ödevle ne öğreniyorsun? diye sorarak sürece dâhil olmak, çocuğun ödeve olan ilgisini arttıracaktır.
Sonuç olarak ev içi atmosferin öğrenmeye odaklı olması, aile fertlerinin elinde kitabın olduğu bir evde ödev kavgası da olmaz öğrenmeye karşı soğuma daolmaz.
Ödevlerin ev içi ortamı olumsuz etkilememesi temennisi ile
Vesselam…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.