Sen bunamış, hasta, hantal bir şeytansın artık. Kalkıştığın her şeyi yüzüne gözüne bulaştırıyorsun. Bin bir sinsilikle, şeytanlıkla, hainlikle, tuzakla, yalanla giriştiğin eylemler elinde patlıyor uzun bir zamandır. Eski parlak günlerin geride kaldı. Miadını doldurdun. Halklar seni cehenneme yollamadan sen defolup git!

Ne kadar arsız, ahmak bir düşmansın ey Amerika, İblisin arkadaşı? İblis bile senin ahmaklığın, arsızlığın, beceriksizliğin karşısında bıkıp usandı. En büyük hatanı Müslümanlara bulaşmakla yaptın. Müslümanların asla teslim alınamayacaklarını bilmiyor muydun? Ne biçim süper güçsün? Tarih bilgin bu kadar mı zayıf? Hangi şeytani güç, hangi barbar kuvvet Müslümanlara boyun eğdirebildi ki sen eğdirebilesin?

Müslümanlar tarihlerinin en kötü dönemlerinde bile ayakta kalmayı, özgürleşmeyi başardılar. Ya düşmanlarını zillete mahkûm ederek yendiler ya da onları dönüştürdüler, kendilerine benzettiler. Hiç mi Haçlıların, Moğolların tarihini okumazsın? Napolyon da, Musolini de,  Çar Nikola da, İngiliz Kraliçesi de, cani İspanyollar, Yunanlılar, Ruslar, Fransızlar da senin gibi heveslendiler. Ama görüyorsun ki hevesleri kursaklarında kaldı.

Ey bunamış iblis! Kovulacaksın topraklarımızdan! Hem sen kovulacaksın hem de gayri meşru çocuğun Siyonist çete! Ama en iyisi sen defolup git! Eğer defolup gitmezsen kovulma anın sana çok pahalıya patlayacak. Sadece kovulmakla kalmayacaksın ülkene, halkına da yıkım, ölüm ve zillet götüreceksin. İmparatorluk hayallerin, süper güç kalma heveslerinle birlikte tarihin çöplüğüne gömüleceksin. Müslümanların başına bela ettiğin Siyonist çete ise senden çok daha önce yokluğa mahkûm olacak. Gayri meşru çocuğunu direnişin öfkesinden kurtaramayacaksın! O da seninle birlikte zillete ve yokluğa mahkûm olacak!

Yeter halklara çektirdiğin bunca acı, ektiğin bunca fesat, sebep olduğun bunca yıkım ve kargaşa! Çırpındıkça batıyorsun, günah yükün ağırlaşıyor, böylece çok daha korkunç bir bedel ödemeyi hak ediyorsun!

İntikam gününden korkmuyor musun? İntikam gününden korkmalısın. O gün öyle şiddetli olacak ki sen de sana kulluk yapanlar da senin egemenliğine razı olanlar da sana sırtlarını dayayarak güvende olduklarını sananlar da kıyameti yaşayacak!

O günün, intikam gününün geleceğine inanmıyor musun? Bence inansan iyi edersin. Çünkü o günün müjdesini bizzat yeryüzündeki biricik hak dinin peygamberi vermiştir. Mutlak küfür döneminden sonra İslam’ın egemenlik döneminin geleceğini bizzat o ümmetine haber vermiştir. Sen de bilirsin ki şimdiye kadar o ne söylemişse doğru çıkmıştır.

Ey hasta, hantal, bunamış, zalim, zorba, işgalci şeytan! Yıkılışının alametleri o kadar aşikâr ki artık, her işgalin hezimetle sonuçlanıyor. Her fitne girişimin yüzüne patlıyor.

Afganistan’ı işgale kalkıştın, orası senin için bir bataklığa döndü. Gün geçtikçe de batıyorsun. Irak’a egemen olmak için yüzbinlerce askeri Körfeze yığdın. Varını yoğunu harcadın. Ama tüm çaban boşa gitmiş olacak ki Irak senin için hala yürek yakan bir yara. Irak’ı kaosa sürükleme hırsıyla yanıp tutuşuyorsun. Suriye’de ise rezil rüsvay oldun. Dünyanın süper gücü geçinen sen zavallı iblis, Suriye’de birkaç bin kişilik, satılmış bir örgütten başka dost ve yardımcı bulamadın. Tüm ümidini bu satılmış örgüte bağladın.

Türkiye’de darbe yapmaya kalkıştın. Halktan yediğin şamarla neye uğradığını şaşırdın. İran’ı sözde dize getirmek için dünyayı ayağa kaldırıyorsun, yapmadığın çirkinlik kalmıyor, projelerinin, tuzaklarının biri bitiyor, diğeri başlıyor ama bir arpa boyu yol alamıyorsun. Filistin’de, Lübnan’da direniş güçlerini yenilgiye uğratmak için gayri meşru çocuğuna on ülkenin ordusunu donatacak kadar silah gönderiyorsun. Yetmiyor her türlü fitne ve fesatla halklarla direnişi karşı karşıya getirmeye çalışıyorsun. Ümmetin en aziz evlatlarını, direnişin yiğit komutanlarını terörist çeten eliyle alçakça katlediyorsun. Ama hep yenilgi, hep hüsran…

Ey iblis, burada sana ekmek yok artık! Tasını tarağını toplayıp defol git! Gitmezsen biz seni kovacağız! Sana ve dostlarına kıyameti yaşatarak…