2007 yılında yaşanan adli bir olayı bahane eden Konya'daki FETÖ'cü emniyet ve istihbarat birimleri, kendilerine muhalif gördükleri biz 53 kişiye kumpas kurarak operasyon yaptılar. Gerek operasyon gerekse yargılanma sürecinde yaşadığımız yüzlerce mağduriyetlere değinirsem birkaç cilt kitap yazmalıyım, bunun için detaylara girmeyeceğim.Hülasa yıllar süren yargılama sonucunda Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi benim de içinde bulunduğum 19 kişiye örgüt üyeliğinden 6,5 yıl ve 4 kişiye de 26,5 yıl ceza verdi.

Bu dosya kapsamında beş yılı aşkın bir süredir Adana Yüksek güvenlikli F Tipi kapalı Cezaevinde yatan M. T. İsimli bir yakınım,bu dosyaya ceza verenlere karşı İlahi Adaletin nasıl tecelli ettiğini şu cümlelerle anlattı;

‘'Cezaevinde berberlik kursuna gidip belgemi aldıktan sonra bazen mahkûmları tıraş ediyordum. Tıraş için gelen mahkûmlardan biri bana hiç yabancı gelmiyordu, hem onu tıraş ediyordum hem de muhabbet ediyorduk. Adını, memleketini, mesleğini ve hangi suçtan yattığını sordum. Hep ürkek ve çekinerek cevap veriyordu… Nihayet onu tanıdım, meğerki tıraş ettiğim kişi yıllar önce bana 26,5 yıl ceza isteyen Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi Savcısı Ö. Ş.'dir, FETÖ'den tutuklu ve hakkında dört kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

Ona sordum; beni tanıyor musun? Hayır dedi. Dedim ki ‘Kumpas kurarak ceza istediğiniz, ceza verdirttiğiniz ve zulüm ettiğiniz yüzlerce insanlardan biriyim. Şöyle ki 6 yıl önce falan mahkemede bana 26,5 yıl ceza verdirttin, bunun hesabını yüce Allah'a nasıl vereceksin? Âhını aldığınız yüzlerce mazlumun hesabını nasıl vereceksiniz? Allah'tan korkmadınız mı?...' Başını önüne eğerek, mahcubiyet içerisinde; ‘'Ağabeyciğim vallahi cezaevinin bu kadar zor olduğunu bilseydim kimseye ceza istemezdim'' dedi. Tabii ki onun bu sözlerinde yalan olduğunu vetakiyye yaptığını biliyorum.

Tekrar dedim ki; ‘Bak Ö.Ş. efendi(!) Yalan dolan ile biz Müslümanlara kumpas kurdunuz, bu kadar zulüm ettiniz, ceza verdiniz, sizin verdiğiniz cezayı şimdi Yargıtay bozdu ve biz yeniden yargılanacağız. Falan tarihte duruşmamız var, inşallah er geç adalet tecelli edecek, kumpasınız anlaşılacak ve biz serbest bırakılacağız. Size gelince yaptığınız zulümde boğulacaksınız, işlediğiniz tüm cürümlerin hesabını hem Dünya'da hem de ind-i İlahide vereceksiniz. Sana FETÖ'den dört kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor, bu dört duvar arasında yıllarca çile çeke çeke geberip gideceksin inşallah. Mahkeme-i Kübra'daki hesabınızı ise Yüce Allah görecek. Orada da iki elimiz yakanızda olacak ve sizden davacı olacağız. Bunu böyle bilesiniz.'Bunun üzerine neye uğradığını şaşıran zavallı savcı, çok kötü bir haleti ruhiye içerisinde hiçbir şey söylemeden defolup yanımdan gitti. Daha sonra duydum ki bize ceza veren mahkeme başkanı B. D. de FETÖ Adana Adliye imamı olarak aynı cezaevindeymiş.''

Evet, bir kez daha anladık ki Züntikamolan Allah zalimlere mühlet verebilir ancak asla mazlumu ihmal etmez.