Hamd, âlemlerin Rabbine; salât ve selâm da O'nun pak Rasûlüne olsun.

Bir hikâye var, bilirsiniz. Tavuk yavrularını etrafına toplamış, onlara nasihat veriyormuş. “Yavrularım! Karşınıza çıkan biri yere eğilirse dikkatli olun. Çünkü yerden taş alıp size atabilir.” deyince civcivlerden biri, “Anne!” demiş. “Karşıdan gelen kişi taşı cebine saklamışsa?”

Devir ne nasihat veren tavuğun, ne de uyanık civcivin devri şimdi. Ne anneler çocuklarına (özellikle de kızlarına) nasihat veriyor, ne de çocuklar tehlikelerden haberdar. Bu gaflet, günden güne daha tehlikeli sonuçlar doğurmakta ve toplum adeta buna alışmaktadır. Yaşanan olaylardan ders çıkarılmamakta ve yaşanan vahşet ve cinnet olaylarına her gün yenileri eklenmektedir.

Toplumda genç kızlara yapılan kötülüğün tek bir sebebi var: Allah'ın emir ve yasaklarından bihaber olunması. ‘Allah'ın emir ve yasaklarının önemsenmemesi' demeye gönlümüz varmıyor.

Sorunlardan ilki; flört. Allah'ın yasakladığı bu haramı işleyen kimselerin çok azı zarar görmeden kurtulabilmiştir. Sonunda yaşanan en az acı, hayal kırıklığı ve dökülen gözyaşıdır.

İkinci sorun ise; halvet. Bu halvet hastanede doktorla olur, sosyal medyada yabancı birileri ile olur, toplu taşıma araçlarındaki şoförle olur, alışveriş yapılan bir yerde olur, fark etmez. Halvet halvettir. Hatta tenha bir sokakta bile olunsa durum değişmez.

Üçüncü sorun ise, genç kızların insanlara çabuk inanması, kanması ve gönül bağlaması. Zannediyorlar ki kendisi sevince karşı taraf da sevecek ve asla zarar vermeyecek. Zarar vermekten çekinseydi zaten seninle gayrimeşru bir birliktelik içine girip seni günaha sokmazdı ki. Lokantada kız elini cebine atınca ‘Ben öderim!' deyip yaygarayı basanlar, ahirette Allah'ın huzurunda ‘O günahın hesabını ben öderim Allah'ım!' diyecekler mi? Hayır!

Geçenlerde yolda yürüyoruz. Birden ara sokaktan bir genç kız bağırmaya, çığlık atmaya başladı. Bizim bulunduğumuz cadde kalabalık ama sesin geldiği yer, o civardaki en tenha caddelerden. Loş ışıkta sadece kızın yere yuvarlandığını gördük. Çığlığa ilk koşanlar, kadınlar oldu. Öyle bir ândı ki, kızım korkudan ağlamaya başlamıştı. O an her şey olabilirdi. Birileri öldürülebilir, birileri dul ve yetim kalabilirdi. Hepsinin sebebi ne? Allah'ın emir ve yasaklarına riayet etmemek. Kadınlara şiddete karşıyız ama en az o kadar da kadınların basiretsizliğine karşıyız. Akıllı kimse başkalarının hatalarından ders alan kimsedir, derler. Hadi Allah'ın emir ve yasaklarına riayet etmiyorsunuz, bari başkalarının başına gelenlerden ibret alın da anneleriniz ağlamasın artık.

Dolmuşa bindiniz ve şoförle tek misiniz? Milyarlık telefonlar cebinizde. Arayın birini, bari halvete biraz da olsa mani olmuş olun. Daha önce küçük basamaklar olsa da, flört zinanın ilk basamağıdır. Kötü bir yerin ilk basamağından iyi bir yere çıkılacağını sananlar, aldanmışlığın âlâsını yaşarlar. Vesselam…