HABER MRK - Orta Afrika Cumhuriyeti'nde Müslüman kıyımı yaşanıyor. Ülkede bir süredir Müslümanlara yönelik yaşanan katliamlar nedeniyle dünya gündemine oturan Orta Afrika Cumhuriyeti'nde eski Cumhurbaşkanı François Bozize'ye bağlı Hıristiyan Anti Balaka terör çeteleri, kadın çocuk demeden Müslümanları katletmeye devam ediyor. Son bir aydır kenar mahalleler ve köylere saldıran terörist Anti Balaka çeteleri şu ana kadar bin civarında Müslüman'ı katletti. Eski bir Fransız sömürgesi olan ülkede 400 askeri bulunan Fransa bir süre önce asker sayısını bin 600'e çıkarmış ve katliamlar gerçekleştiren Anti Balaka terörist çetelerine yönelik bir yaptırım uygulamayarak adeta Müslümanların sistematik bir şekilde katledilmelerini sağlıyor.

Güney Sudan'la ilgili kendisiyle görüştüğümüz Sudan İhvan lideri Ali Çaviş'a Afrika kıtasında yaşamaları sebebiyle Orta Afrika'da yaşanan Müslüman kıyımını da sorduk. Orta Afrika'da Müslümanlara yönelik gerçekleşen katliamlara yönelik gazetemize açıklamada bulunan İhvan Lideri Ali Çaviş, Fransa'nın Orta Afrika'yı da Mali'ye benzer bir oldubittiye getirerek halletmek istediğini, ancak buna gücünün de kapasitesinin de yetmeyeceğine belirtti.

İhvan lideri Orta Afrika'daki son gelişmeleri genel açılarıyla kısaca şöyle değerlendirdi: "Orta Afrika'da bildiğiniz üzere bir iç savaş söz konusu. Fransa'nın müdahalesi var. Fransa Mali'ye benzer bir oldubittiyle işi halletmek istiyor. Ancak biz Fransa'nın kapasitesinin Mali'den Senegal'e, Batı Afrika'da kontrolü sağlamaya yetmeyeceğine inanıyoruz. Eğer Fransızlar tavırlarını daha açık bir şekilde isyancılardan yana kullanırlarsa karşılarında büyük bir İslami cephe bulacaklardır. Ve Müslümanlar onlara karşı savaşacaklardır, mücadele edeceklerdir. Bu yüzden biz Fransa'nın bu işten başarılı olamayacağını ve zararlı çıkacağına inanıyoruz. Bu bölgede dışarıdan bir gücün kontrol sağlaması mümkün değildir. Artık herkesin buradaki Müslümanların hesabını yapması gerektiğine inanıyoruz."

OAC güvenlikten sorumlu bakanı
Orta Afrika Cumhuriyeti güvenlikten sorumlu Bakan Mahamat Nouradine Adam geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Fransa'nın "Anti-Balaka" diye bilinen Hıristiyan milislerin "tarafını tuttuğunu" belirterek, "Fransa'nın milislere silah, yiyecek, ilaç ve üniforma sağladığını, artık milislerin yeni silahları olduğunu" belirtti. "Fransızlar ülkeye birliklerini getirmeden önce, nispeten istikrarımız vardı" diyen Adam, "Her şey yoluna girecekti, ama müdahale ettiler" ifadesini kullandı. Tarafsız bir barış koruma gücü olması gereken Fransızların şu anda tek taraflı hareket ettiğini belirten Adam, başta Fransa medyası olmak üzere batı medyasına da yüklendi. "Cuma günü bir kilisede silahlar bulduk. Anti-Balaka, silahları kilisede saklıyormuş" diyen Adam, Batı medyasının bu tür haberleri görmezden geldiğini vurgulayarak, silahları buldukları sırada yanlarında Afrikalı Barış Koruma Askerleri olduğunu ifade etti. Bakan, tüm bunların Müslümanlara yönelik saldırı planlarına ilişkin bazı toplantıların da kilisede yapıldığını gösterdiğini belirtti.

"Séléka'yı Eylül'de lağvettik"
Devlet Bakanı Adam, ülkedeki çatışmalara yönelik açıklamasında "Gerçek şudur ki, Anti-Balaka bölgedeki savunmasız Müslümanlara saldırmıştır. Gazeteciler doğruları söylemeli ve bu grupların tarafını tutmamalı" diye konuştu. Dağıtılan Séléka koalisyonunun liderleri arasında yer alan Bakan Adam, sokaklarda şu an Séléka isyancısı bulunmadığını ileri sürerek, "Biz Séléka'yı Eylül ayında lağvettik. Ulusal orduya katılanların tümü şu an kışlalarda" dedi. Eski Séléka isyancılarının kışladan çıkmasına ailelerini görmeleri için dahi izin verilmediğini belirten Adam, "Eski Séléka isyancısı adı altında her kim suç işliyorsa bizim askerlerimizden değildir" ifadesini kullandı. Devlet Bakanı Adam, "Orta Afrika Cumhuriyeti'nde pek çok darbe oldu. Bizim darbemize karşı çıkma nedenleri devlet başkanı ile bazılarımızın Müslüman olması. Hükümetimize karşı çıkanlar, seçimler 18 ay içinde düzenlenene dek sabırlı olmalılar. Ama şu anda görevde olan biziz" diyerek ülkede yaşanan sürece dair gerçekleri anlattı.

Fransa bağımsızlık sonrası da ülkenin zenginliklerini sömürdü
Fransa 1960'ta Orta Afrika'dan çekilmiş olsa da sonraki yıllarda ulusal şirketleri aracılığıyla Orta Afrika'nın elmas, altın, uranyum ve petrolünü sömürmeye devam etti. Girdiği ekonomik kriz sonrası Libya'ya ilk kurşunu atan, Mali'yi işgal eden Fransa'nın bir sonraki işgal durağı ise Orta Afrika oldu. Ülke Fransa'dan bağımsızlığını kazandığı 1960'lardan beri Hıristiyanlar tarafından yönetiliyor. Ta ki Mart ayında Müslüman lider Michel Djotodia'nın cumhurbaşkanı koltuğuna oturarak yönetime gelmesine kadar…

İşin aslı şu…
Ülkede çatışan taraflardan devrik Cumhurbaşkanı François Bozize'ye bağlı Anti Balaka milisleri Hıristiyan; mevcut cumhurbaşkanı Michel Djotodia'ya destek veren Séléka Koalisyonu'ndakilerin çoğunluğu ise Müslümanlar. Ülkede çıkan son olaylar Müslüman-Hıristiyan çatışması olarak görülse de aslında işin aslı şu: Hıristiyan gruplar, Müslümanlara kadın çocuk demeden saldırıyor ve şehid ediyor, Batı medyası ise bu katliamı Müslüman-Hıristiyan çatışması olarak gösteriyor. Dini altyapılı çatışmaların asıl sebebi ise ekonomik. Nedeni de ülkenin yeraltı kaynakları olan elmas ve altınların paylaşılamaması.

Ülkede, Fransa'nın desteği olmadan hiçbir darbe yapılamaz" düşüncesi hâkim
Yaklaşık 5 milyon olan ülke nüfusunun yüzde 40'ı Hıristiyan, yüzde 30'u Müslüman, yüzde 30'u da yerel Afrika dinlerine inanıyor. Resmi dilin Fransızca olduğu ülkede şimdiye kadar 5 kez yönetim devrildi. Sonuncusu hariç darbeleri gerçekleştirenlerin hepsi Hıristiyan. Şu anki mevcut Müslüman Cumhurbaşkanı Michel Djotodia öncesi Cumhurbaşkanı Fracois Bozize de Hıristiyan, aynı zamanda eski bir rahip olarak biliniyor. Elmas ticareti açısından önemli bir ülke olan Orta Afrika'nın Batı'ya bağımlılığı öyle bir hal almış bulunuyor ki ülkede, Fransa'nın desteği olmadan hiçbir darbe yapılamaz" düşüncesi hâkim.

Okullar Vatikan'a bağlı
Ülkede eğitim sisteminin neredeyse tamamı Katolik kiliselerin elinde. Orta Afrika okullarını Vatikan yönetiyor. Okulların yüzde 80'i Vatikan'a, yüzde 20'si de devlete bağlı. Bir Müslüman'ın bu okullarda eğitim görebilmesi için ismini değiştirmesi gerekiyor. İsmini değiştiremeyip ülke içinde okuyamayan Müslümanlar yurtdışına çıkmak zorunda kalıyor.

Bozizé'yi Fransa koruyor
Binlerce Müslüman'ın ölümüne neden olan Bozizé, yakalanıp yargılanması için ülkesi tarafından İnterpol'e ihbar edilse de Bozizé'yi Fransa koruyor. Bozizé de Orta Afrika'da karışıklık çıkartan Anti Balaka'yı Fransa'dan yönetiyor.

Anti Balaka teröristleri kim?
Eski Başkan Bozizé tarafından yönetilen ve üye sayısı 3 bini bulan bu örgüt, güçsüz buldukları Müslümanları öldürüyor. Ellerinde kılıçlarla saldıran bu grup genellikle taşralardaki Müslümanlara saldırıyor. 50 ya da 100 kişilik gruplar halinde dolaşan Anti Balaka üyeleri; çocuk, yaşlı, kadın demeden öldürüyor. Diri diri ateşe atıyorlar, kılıçla insanların vücudunu kesiyorlar ve taşlıyorlar. (Mehmet Özcan)