Gazze’de katliam yapan siyonist terör rejimi Mardin’de lanetlendi
İşgal rejiminin Gazze’ye yönelik soykırıma varan saldırıları Mardin’de kınandı. Şehidler için gıyabı cenaze namazı kılınıp dualar edildiği eylemde, İslam ülkelerine işgal rejimiyle her türlü ilişkisinin sonlandırılması çağrısı yapıldı.
Siyonist işgalcilerin Ramazan ayının başından bu yana yaptığı zulüm ve baskınlar sonrasında Mescid-i Aksa'ya saldırmasına ve akabinde Gazze’ye yönelik hava, kara ve denizden soykırıma varan terör saldırılarına tepkiler sürüyor.
Terör şebekesinin Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda şehid olanların sayısı 47'si çocuk, 29'u kadın olmak üzere 174'e yükseldi. Düzenlenen saldırılarda ise yaralı sayısının bin 200 olarak kaydedildi.
HÜDA PAR Mardin İl Başkanlığı, siyonist terör rejiminin savaş uçaklarıyla düzenlediği saldırıları tel’in etmek için kitlesel eylemler düzenledi. Eyleme katılan halk, terör rejimine lanet yağdırdı.
Şehidler için gıyabi cenaze namazı kılarak dualar edildi
İkindi namazının ardından Artuklu ilçesindeki Şakir Nuhoğlu Camisi avlusunda yapılan basın açıklaması öncesi Gazze’de şehid düşen Filistinliler için gıyabi cenaze namazı kılarak dua etti.
Basın açıklaması sonrası kalabalık araçlarıyla konvoy oluşturdu. Konvoydakiler, taşıdıkları Filistin ve Türkiye bayrakları ile şehir turu atıp “Katil israil” sloganları attığı görüldü.
“Artık kelimelerin, kınamaların ötesine geçmemiz gereken noktadayız”
Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasını okuyan HÜDA PAR Mardin İl Başkanı İsmail Çevik, İslam ülkelerinin yöneticileri ile halklarının işgal ve saldırılara karşı durması gerektiğini hatırlattı.
İl Başkanı Çevik, “Bugün siyonist terör çetesinin; Müslümanların sadece onuru ve izzetini çiğnemesine, şehirleri harap, bedenleri parçalamasına, katliamlarını gizlemek için basın merkezlerini vuracak kadar gözü dönmesine kahrolmuyoruz. Bugün sadece parça parça olan bebeklerimize, evleri başlarına yıkılan, Allah’tan başka sığınağı olmayan kardeşlerimize, bacılarımıza, kahrolmuyoruz. Bugün aynı şekilde koskoca İslam aleminin, yapılan bu zulmü hiçbir şey olmamış gibi seyretmesine de kahroluyoruz. Artık kelimelerin, kınamaların ötesine geçmemiz gereken noktadayız. Zulmü daha ne kadar seyredeceğiz, daha kaç parçalanmış bedene ağlayacağız! Bombaların ölüm yağdırmasına daha ne kadar ah-u vah edeceğiz? Ateş sadece düştüğü yeri değil yüreklerimizi de yakıyor. Mazlumun feryadı arşı titretirken İslam ülkelerinin yöneticilerinin harekete geçmesi için daha kaç şehrin yakılması, kaç bedenin parçalanması gerekecek.” dedi.
“İşgal rejimiyle siyasi, ekonomik, askeri ilişki ve imkanlar derhal sonlandırılmalıdır”
İslam beldelerinin yöneticilerine seslenen Çevik, şöyle konuştu: “Artık kendinize gelin! Kudüs’ün özgürlüğüne giden yol hiç şüphesiz direniştedir. Direniş hareketine siyasi, ekonomik ve askeri olarak destek verin. Mescid- Aksa ve Müslüman kardeşlerimize kalkan olun! Sokakları kan gölüne çeviren katilleri durduracak adım atın! Ülkelerinizin işgal rejimine sağladığı siyasi, ekonomik, askeri imkanları derhal sonlandırın. Hiç şüphesiz İslam, korkakların değil cesur ve atılganların omuzunda yükselecektir.”
“Vakit bu zalimlere anladıkları dilden konuşma vaktidir”
Birleşmiş Milletlere de seslenen Çevik, “Ey insan hakları savunucusu olduklarını iddia eden kuruluşlar! Neredesiniz? Ey İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye devletler! Siz Filistin’i, Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı kurtarmak için kurulmadınız mı? Daha kaç kez tecrübe edeceksiniz? İsrail, laftan-sözden anlamıyor! İsrail, cuma günleri camilerden okunan hutbelerden anlamıyor! İsrail, kınanmaktan anlamıyor! Tarih şahittir ve bugünlerde bir daha tecrübe edilmiştir ki; İsrail, ancak ve ancak güçten anlıyor! Ve bu gücü harekete geçirmenin zamanı çoktan gelmiştir! Gün, topyekûn İslam alemi ve dünya barışını korumakla görevli uluslararası kuruluşların ‘İsrail’in zulmüne DUR’ deme günüdür! Gün, siyonistlere anlayacağı dilden ve en yüksek perdeden konuşma günüdür! Vakit bu zalimlere anladıkları dilden konuşma vaktidir!” dedi.
“Siyonistler yeryüzündeki huzurun ve güvenin önündeki en büyük engeldirler”
Sadece Müslümanlara değil, insana ve insanlığa da düşman olan hastalıklı bir ruh haliyle karşı karşıya olduklarını dile getiren Çevik, “Tüm dünya da biliyor ki siyonistler işgal, şiddet ve terörden beslenen, yeryüzündeki huzurun ve güvenin önündeki en büyük engeldirler. Kudüs, ırkçı-siyonist işgalden kurtulup huzur ve güvenlik yurdu haline gelmedikçe, İslam ülkelerinin, İslam aleminin ve dünyanın huzur bulması mümkün değildir. Kudüs’ün, Gazze’nin ve Filistin’in işgalci ırkçı-emperyalistlerden tamamen temizlenmesini sağlamak ve o mübarek mekanların yeniden insanların huzur ve barış yurdu olmasını temin etmek bizlerin en kutsal vazifesidir. İslam toplumunun faaliyet gösteren bütün teşkilatlarını, insanlık onurunu korumayı görev sayan tüm sivil toplum kuruluşlarını; Kudüs’ün barış yurdu olmasının temini için bir araya gelerek en güçlü tepkilerini ortaya koymaya çağırıyoruz.” diye konuştu.
“Azerbaycan’a, Karabağ’a nasıl askeri destek sağlandıysa Filistin için de aynı destek sağlanmalıdır”
“İslam ülkelerinden; ordularını Kudüs şuuruyla teyakkuza geçirmeye, İsrail’e karşı somut adımlar atmaya davet ediyoruz.” diyen Çevik, “Nasıl ki Azerbaycan’a, Karabağ’a askeri destek sağlandıysa Filistin için de aynı destek sağlanmalıdır, diyoruz. Yeryüzünde barış ve adalete inanan bütün insanlığı; işgale, haksızlığa ve sömürüye karşı Kudüs’e ve Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmaya, zalimin karşısında direnişin yanında yer almaya çağırıyoruz.” dedi.
“Mazlumlar ayağa kalkmadan zalimler asla diz çökmez”
Çevik son olarak şunları söyledi: “Unutmayalım ki, ‘Mazlumlar ayağa kalkmadan zalimler asla diz çökmez.’ Evet, artık söz değil harekete geçme vaktidir. Vakit Ümmetin, ordularını ve namlularını siyonist işgalcilere yönelteceği vakittir. Gün, Kudüs’ün özgürlüğü için askeri, siyasi ve ekonomik politikaların devreye sokulması gerektiği gündür. Selam olsun izzetle direnenlere! Selam olsun imkanlarını seferber edenlere! Lanet olsun zalimlere ve zalimlere ses etmeyen zelillere! Veyl olsun zalimlerden korkarak gerisin geriye kaçanlara!”
Basın açıklamasına katılan vatandaşlar duygularını paylaştı
Vatandaşlardan Mahmut Yiğit, Kürtçe yaptığı konuşmasında, Kudüs ve Mescid-i Aksa meselesinin sadece Filistinlilerin veya Arapların meselesi olmadığını, Kudüs meselesinin ümmetin meselesi olduğunu ifade ederek, her ferdin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
Yiğit, “Siyonist israil, ümmetin kalbine saplanmış bir hançerdir. Bu hançerin çıkartılması lazım. Sadece Müslümanların değil insanlığın izzeti de şerefi de bu hançerin söküp atılmasına bağlıdır.” dedi.
Kudüs direnişine destek vermek için basın açıklamasına katıldıklarını belirten Ahmet Nas da şöyle konuştu:
“Müslüman ülkelerin lideri her ne kadar yeterince destek çıkmasalar da Müslüman halkın kalbi, Kudüs’ledir. Dualarımız Kudüs direnişi ile beraberdir. Allah’tan dileğimiz, Kudüs direnişçilerin muzaffer olmasıdır.”
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.