‘Gençlerimize yaşamlarıyla model alabilecekleri şahsiyetler sunmalıyız’
Siyer Araştırmaları Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım gençlerin çok ciddi problemleri olduğunu ve gençlere yaşamlarıyla örnek, model olabilecek şahsiyetlerin sunulması gerektiğini belirtti.
Siyer alanında yaptığı çalışmalarıyla tanınan Siyer Araştırmaları Vakfı Başkanı Muhammed Emin Yıldırım İLKHA’ya önemli açıklamalarda bulundu. Muhammed Emin Yıldırım, gençlerin çok ciddi problemleri olduğunu ve gençlere yaşamlarıyla örnek, model olabilecek şahsiyetlerin sunulması gerektiğini ifade etti.
İnsanlığın, özellikle de gençliğin çok ciddi problemleri olduğunu dile getiren Yıldırım, “Gençlerimize yaşamlarıyla örnek, model alabilecekleri şahsiyetleri sunmalıyız. Bunu biz yapmazsak ve bunu başkaları yaparsa, bu işi şeytana ve yandaşlarına havale ettiğimiz zaman ebetteki onların örnek ve model olarak takdim edecekleri örnekler de ne yazık ki onları hüsrana sevk edecek, Allah’ın sevmediği işler yapacak bazı adımlara yönlendirecektir.” dedi.
Yıldırım, “Herkesin ciddi bir şekilde gençlere örnek ve model olarak olabilecek isimleri onların dünyalarına bir yönüyle takdim etmesi ve anlatması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, “Bu gün eğer bizim gençlerimiz Hz. Musab’ı istenilen oranda tanıyabilse, Hz. Hamza’yı istenilen oranda tanıyabilse, Muaz İbn-i Cebel’i, Salim Mevla Ebu Huzeyfe’yi, Ubeyde Bin Cerrah’ı, (Hepsinden Allah razı olsun) onları tanıyabilseler gerçek kahraman kimliğini de tanımış olurlar.” şeklinde konuştu.
“Sahabe-i Kiram’ı tanımak lazım”
Sahabelerin iyi bir şekilde tanınması gerektiğini ifade eden Yıldırım, “Sorumluluğumuz, Peygamber Efendimiz’in (sav) ellerinde yetişen Sahabe-i Kiram efendimiz başta olmak üzere, tarihimizde bize yön veren, ideal kulluğu bize hayatları ile gösteren insanları gerçek manada tanımak ve onların bıraktığı mirası bu çağda da temsil edebilme kudretini gösterebilmektir.” diye konuştu.
“İnsanlık tarihinin en büyük devrimini Peygamber Efendimiz bir grup gençle ortaya koydu”
Peygamber Efendimiz’in (sav ) gençlerle olan münasebetini de anlatan Yıldırım, “Peygamber Efendimiz’in gençlerle olan münasebeti çok farklı bir münasebettir. Çünkü Asr-ı Saadet dediğimiz insanlık tarihinin en büyük devrimini Peygamber Efendimiz bir grup gençle ortaya koydu. Efendimize iman ettiği zaman Hz. Ali 10 yaşlarında, Zübeyr Bin Avvam 16 yaşlarında, Talha İbn-i Ubeydullah 19 yaşlarında, evini Peygamber’e hizmete sunan Erkam Bin Ebil-Erkam 18 yaşlarında, Medine’yi iman noktasında farklı bir noktaya sevk eden Esad Bin Zürare ve 5 arkadaşı 30 yaşının altındaydı ve Efendimiz (s.a.v) daha vefat döşeğindeyken 17 yaşındaki Usame Bin Zeyd’e bir sancak emanet etti.” ifadelerine yer verdi.
Bütün bunların gençlerin Peygamberin dünyasındaki yerini gösterdiğine işaret eden Yıldırım, “Eğer biz Efendimiz’in dünyasında gençlik ne demek, gençlere yüklenen misyon nedir, neler bekliyor. Oradan bir genç kendisine doğru yürüdüğü zaman, iman adına, mücadele adına gelip önünde durduğu zaman Peygamber dünyasında neler harekete geçiyor, bunları anladığımız an Efendimiz’in (sav) dünyasındaki gençliğin kıymetini anlarız ve bunu gençliğimize anlattığımız zaman 14 asır sonra bile onları bir hassasiyet içine sokabiliriz.” şeklinde konuştu.
“Onların misyonlarını öğrenmek lazım”
Yapılması gereken şeyin Hz Muhammed’i ve sahabeleri iyi tanımak olduğunu dile getiren Yıldırım, “Gerçek örnek alma konusunda onların misyonlarını öğrenmek, o büyüklerin ayak izlerini takip ederek sahil-i selamete ve dar’ul selam olan cennet yurduna yürümektir. Cenabı hak bu manada hepimize yardım etsin. Özellikle gençlerimize bu konuda şuur kazandırmayı bize nasip etsin. Onların yüreklerinde azimlerini, gayretlerini daha farklı bir biçimde açsın ve onlar da, bizlere de Kur’an, Sünnet yolunda yürümeyi nasip etsin.” diyerek sözlerini sonlandırdı. (Zeki Aras/Sezer Özer – İLKHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.